Bu hafta yarı başkanlık
.
Başkanlık sistemine geçiş konusu, Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’nin gündeminden çıkmış değildir. Bu hafta yarı başkanlık ile ilgili önemli bir başlangıç yapılacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan pazartesi günü bakanlar kurulunu topluyor. Yer tartışmaları bitmemiş Ak Saray, yani cumhurbaşkanlığı sarayıdır.
1982 Anayasası, dönemin koşulları dolayısıyla, seçilmiş sivil hükümetin “başında duracak” bir cumhurbaşkanı öngörmüştü. Bu cumhurbaşkanı cumhuriyetin temel kurumları üzerinde, yüksek yargı ve üniversite üzerinde söz sahibi olurken, isterse hükümetin başında durması da mümkün kılınmıştı.
Bu yapının oluşturulma amacı, seçilmiş sivil siyasilere bir şekilde ve kritik anlarda fren yaptırmak ya da ayar vermekti.
Turgut Özal cumhurbaşkanlığı süresince aslında fiili başbakan gibi davrandı, hükümetin bütün çalışmalarının ayrıntısına vakıf bir üst makam olarak gerekli gördüğü bütün ayarları verdi.
Demirel 90’ların en çalkantılı dönemindeki görev süresince daha siyasi ve uzlaştırıcı bir rol üstlenirken başkanlık sisteminin daha faydalı ve etkili olacağına inanmıştı.
Ahmet Necdet Sezer ise yetkilerinin fazlalığından şikayetçiydi, kendine göre bir ulusalcı hatta durdu, süresini böyle tamamladı.
Tayyip Erdoğan halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı olarak görevini nasıl yapacağını seçilmeden önce de açık olarak ortaya koymuştu. Kendine yaptığı görev tanımı Turgut Özal’dan da fazla yetki kullanan bir cumhurbaşkanı tanımıydı.
Şimdi bu tanımın içinde yer alan, “bakanlar kurulunu toplama ve başkanlık yapma” yetkisini kullanmaya başlayacak.
Bu yetkiyi kullanırken, cumhurbaşkanlığında kurduğu bir yapıyla bütün icraat alanlarını izleyen bir sisteme de sahip olacak.
Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında temel konularda bir siyasi farklılık olmadığı sürece bu yarı başkanlık sisteminin işlemesinde bir sorun olmayacağı ortadadır.
Bu sistemin hukuki ve siyasi meşruiyeti de cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmiş olmasının yanı sıra manevi olarak AKP’nin lideri olarak görülmesine dayanmaktadır.
Türk modeli bir yarı başkanlık sistemi ilk kez denenecektir, ama Erdoğan’ın fikrinin hala başkanlık sistemine yatkın olduğuna kuşku da yoktur. Bunun mümkün olup olmayacağı da 7 Haziran akşamı görülecektir.