Bir de ekonomi var
.
AKP’nin sert muhaliflerinden bir dostum, malum meseleleri tartışırken şöyle demişti: “AKP’nin iktidardan ve yerel yönetimlerden gitmesini istiyorum, ama bunun bir ekonomik krizle olmasına da aynı şekilde karşıyım.”
Siyaset ile ekonomi arasındaki ilişkilere biraz uzaktan ya da Batı ölçüleriyle bakınca mevcut durumu tahlille ilgili güçlüklerini doğal karşılamak gerekir.
Batı’da bakan değişir, hükümet değişir, yolsuzluk davaları da olur, ama ekonomi bu tür gelgitlerden etkilenmez ya da az etkilenir.
Şu anda Borsa İstanbul iniyor, dolar ve euro’nun Türk Lirası karşılıkları yükseliyor. Halk Bankası’nın yaşadığı sarsıntıyı, hisselerindeki değer kaybını da buna eklemek gerekir, çünkü genel tabloda etkisi vardır.
Piyasalar şu anda açık olarak bir siyasi istikrarsızlığı öngörüyor ve Türkiye ile ilgili hemen hemen bütün tecrübeler bu öngörüyü haklı çıkarıyor. En yakın 2001-2002 krizi, ciddi bir yönetim boşluğuyla büyümüş ve ülkenin nefesini kesmişti.
Aba altından sopa...
Türk ekonomisinin birçok kırılgan tarafı vardır, ekonomistler bunları net bir şekilde anlatıyor, Hükümet’in ekonomiden sorumlu bakanları da bu konularda açık davranıyor.
Son yolsuzluk operasyonunun ikinci dalgası, uygulanmayan gözaltılara rağmen yine ekonomide yeni sarsıntılar yaratabilecek niteliktedir.
İstanbul’a üçüncü havaalanı, gerekip gerekmediği ve yeriyle ilgili tartışmaların ötesinde ekonominin bütünü için önemlidir ve bir savcı bu projeyi “lekelemiş”tir. Üçüncü havaalanı projesi rafa kalkmasa da ertelenmesi büyük ihtimaldir.
Siyasi sonuç almaya yönelik olarak yürütülen soruşturmada yine gizlilik ilkesi ihlal edilmiş, “mallara tedbir kararı” açıklanarak hedefteki iş adamları ilan edilmiştir. Çoğu, devletle iş yapan ve AKP ile “arası iyi” olarak bilinen kişilerdir. Bu soruşturma tarzı da başka bir “aba altından sopa gösterme“ anlayışıdır, devletle, AKP’li belediyelerle iş yapan herkese “ayağını denk alsın” deniliyor.
Operasyonun boyutuyla ilgili bir kuşku kalmamıştır. Başsavcı’nın söylediği “iki yıldır sahte isimlerle gizlice yürütülen soruşturmalar” meselesinin, operasyonun ekonomi boyutu olduğu da ortaya çıkmıştır.