Şampiy10
Magazin
Gündem

Aslolan barış sürecidir

.

ABONE OL
Vatan Haber

Gezi direnişinin yol açtığı hararet BDP’ye kadar geldi. Direnişin ilk aşamasında BDP vardı, siyasi tansiyon ve tepkiler “ulusalcı” hatta ilerleyince BDP’nin seçimi alandan çekilmek oldu.

“Ulusalcı” ruhun sahnenin önünü ele geçirdiği bir toplumsal hareket, kaynağı ne olursa olsun, BDP’nin temsil ettiği siyasetin yanında olacağı bir hareket değildir.

Öfke ve tepkilerin çok değişik kaynakları olduğu, krizin yönetilmesindeki yanlışların fazlalığı ne kadar doğruysa, siyasetin sokağa hâkim olan kesimlerinin en büyük “derdi”nin barış süreci olduğu da o kadar doğrudur.

Dil ve üslup

Barış süreci, yüzyıla yakın süren bir çatışmanın, otuz yıllık bir savaşın sona erdirilmesiyle gerçekleşebilecek bir “demokrasi projesi”dir.

BDP ve Kürt siyasetinin çevresindeki yapılanmalar yeni bazı kuşkuları dile getirirken sürecin devamına ilişkin iradelerini de tazeliyorlar.

Yeni karakollar yapılması, korucu kadrolarının artırılması gibi iddialar dile getiriliyor olabilir, bunları süreci karartacak beyanlar gibi görmek yerine yanlış bilgilerin düzeltilmesi ve Hükümet’in en üst katında da sürecin devamına ilişkin iradenin aynı kuvvetle devam ettiğinin işaretlerinin verilmesiyle manasız polemikler de engellenir.

“Barış süreci”nden bütün vatandaşların birbirleriyle, ama farklılıklarıyla barış içinde birlikte yaşamasını anlıyorsak, kullanılacak dil ve üslup da her zaman bu hedefin gerektirdiği şekilde olmak durumundadır.

Meclis çalışmalı

Türk toplumunun çoğunluğu, “Demokrasi projesi”ni benimsediğini her vesileyle gösteriyor.

“Demokrasi projesi”nin Kürt meselesinin de üzerinde, bütün Türk toplumunun geleceğiyle ilgili bir proje olarak ilerlemesinden de toplumun geniş kesimi sadece memnuniyet duyar.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş “bir otobüs durağının yerini değiştirirken bile halka, o durağı kullananlara soracağız” dedi.

Aslolana, barış sürecine ve demokrasi projesine dönerken de “bir otobüs durağını bile halka sormanın” rahatlığı ve hazmı içinde yürümek en büyük siyasi kuvvettir.

Meclis’in tatile girmemesi ve yaz boyunca demokratik reformlar için çalışması son günün en yerinde önerilerinden biridir.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Sertleşme mi normalleşme mi?
  2. 9 Temmuz, sonra 15 Temmuz, sonra da seçim mi?
  3. Yürüyüşün son gününden sonrası
  4. Şaşıracak bir şey yok, beklenen oldu
  5. Anlaşılan ekonomiden herkes memnun
  6. Negatif enerjiden kurtulmak
  7. Bundan sonra seçim hazırlığı
  8. Nazi krizinin devamı
  9. Yüz yıl önceki Kürdistan vaadi
  10. Bu yürüyüşün bir finali olacak

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.