88’inci sıradaki demokrasimiz
.
Vatan Haber
Demokrasi endeksi başlığı altında her yıl bir çalışma yapılıyor. “Economist Intelligence Unit”in bu çalışmasında her ülkeye aynı kıstaslarla notlar veriliyor ve ortaya dünyanın “demokrasi haritası” çıkıyor.
Bu yılın sıralamasında Türkiye 88’inci. Geçen yıl 89’uncuydu; ama Türkiye, durum iyileştiği için bir sıra yukarı çıkmadı, başka bir ülkenin durumu daha kötüye gittiği için 88’inci oldu.
Yakın yıllara kadar Türkiye bu endekste yüzün altında dolaşır, “demokrasi yok denecek kadar az” sınıfında görülürdü. Bir miktar yol almışız, ama 88’inci sırada olmanın karşılığı “demokrasi açısından eksikleri çok fazla”dan başka bir şey değildir.
AKP’nin 2002’de ilk seçimi kazanmasının ardından birçok önemli yasa değişikliği yapıldığını kimse inkâr etmiyor. Ama şu anda 88’inci sırada olmamızın nedeninin hükümetin bir şekilde “frene basması” olduğuna da kuşku yoktur.
Siyasi irade en azından “frene bastığı” izlenimi verdiği anda da, yargıdan güvenlik güçlerinin en alt birimine kadar geleneksel refleksler hortluyor.
Geleneksel refleks, şu anda geçerli olan anayasada en gelişmiş haliyle sergilenen “her vatandaş potansiyel suçludur”, “önemli olan vatandaşın değil, devletin korunmasıdır” şeklindeki ruhun bizzat kendisidir.
En tepede frene basıldığını hisseden bu ruh için yayınlanmamış kitaplar da, gazetecilik faaliyetinin her türlüsü de “vatan haini-devlet düşmanı” sınıfına girer. Şunu da unutmamalıyız; bizzat basının içinde de bu ruh vardır ve diğer kurumlardaki kadar etkili olarak ortaya çıkabilmektedir.
Demokrasi endeksinde bu kadar aşağılarda yer almak, ne kadar iyi niyetli hatırlatmalarda bulunulursa bulunulsun, yine siyasi iktidarın sorumluluğudur.
Yargı ve güvenlik güçleri “kendi başlarına” demokratik süreçleri engelleyecek, geriletecek bir “kampanya” havasında çalışıyorsa bunun önüne geçmek de yine siyasi iktidarın sorumluluğudur.
Siyasi iktidar frene basmadığı konusunda ikna edici bir görüntü vermiyorsa, karakolda, kamera olduğunu bile bile kadın döven polis memurları var olacaktır.
Demokrasi endeksinde 88’inci sırada olmak, bugün her şeyden çok daha fazla utanç verici bir durumdur. Demokrasi kelimesini her cümlede kullananlar bunun utancını hissetmedikçe 88’inci sıradan kurtulamayız.