ODTÜ’de bir zavallılık panayırı
.
ODTÜ bir nevi sırat köprüsüne döndü. Elini kolunu sallaya sallaya gidemiyorsun artık. Hafızası olan bir üniversite. Söylediğin her lafın, yaptığın her hareketin hesabını soruyorlar. “Yaptım”, “yanıma kâr kaldı”, “unutuldu gitti” yok! Aradan geçsin isterse 5 yıl, günah tüneli ODTÜ bir bir yüzüne çarpar “edim”lerini.. Ve lakin şöyle bir sorun var: Protestonun da zeki olanı güzel.
ODTÜ’de bir teoloji sempozyumu düzenlenmiş. Konularına bakınca sempozyumu Akitçilerin basması beklenirken...
Aa! Feministler basmış! Niye? Çünkü konuşmacılardan biri Sevan Nişanyan.
Nişanyan, karısının (ablam oluyor) üzerine dışkısını döktüğü o meşum 2008 yazında, hadiseyi basına yansıtan ve kendilerine Feminist Kolektif diyen bir grup kadının üzerinden anti feminizm yapmıştı.
“Feminizmin çirkin bir nefret ideolojisi olduğunu düşünüyorum “ demiş idi. “Ben bir halt yedim. Kadınlar da bu yüzden benden nefret etti” yerine “feminizm nefret ideolojisidir” demek gülünç elbette. Feminist olsun olmasın kadınlar (ve erkekler) durduk yerde, mesela erkeksin, mesela esmersin, mesela Ermenisin diye seni protesto etmedi. Bir halt yedin! İnsanlar senden cinsiyetinden değil yaptığından dolayı nefret ettiler.
Ha entel olduğun için daha çok lime lime edildin, doğru. Aynı hareketi bir kadın kocasına yapsaydı... Ne kadar ayıplanırdı bu da başka bir adaletsizlik.. Kadının erkeğe uyguladığı psikolojik ve sosyal şiddeti de bilmiyor değiliz. Sevan Nişanyan umurumda değil. Sonradan kendi meşrebince nedamet getirmiş, şimdi ablamla can ciğer kuzu sarması imiş falan... Kitaplarını alıp okuyanlar, “ay ama çok enteresan adam” diyenler, belgeselini çekenler, belgeselinde onu övmekten ağzı düşen kankileri falan..
Hepsi uzak dursun benden... Prensip denen bir şey var. Fakat nedir bu prensibin ölçüsü? ODTÜ’lü feministler “Gelme buraya! Senin gibi bir kadın düşmanı şiddet severi istemiyoruz” diye mail atmış önceden. O da “tehditlere kulak asmam” diye cevap vermiş.
Sonra kızlar akıllara seza bir “parodi” hazırlıyorlar. Nişanyan kürsüye çıkacakken “I love Sevan” diye bir pankartla sahneye fırlıyorlar. Beş on dakika onu ne kadar çok sevdiklerini haykırıyorlar. Nazi selamı veriyorlar. Nazi sembolleri taşıyorlar. Salonu işgal edip boşaltmıyorlar. Ne oluyor derken bir kız öğrenci gelmiş geçmiş en saçma, en zeka yoksunu bildiriyi okuyor.
Özetle şunu diyor: “Madem sen feminizm faşizm dedin, en büyük faşist olarak seni liderimiz seçtik”. Bütün o Nazi selamları falan... Bunun içinmiş. Bir zavallılık panayırı ki harbiden utanırsın...
Karısına (ve dahi kocasına/çocuğuna/arkadaşına) şiddet uygulamış bir adam (veya kadın) senin için hayat boyu “boykot”lu olabilir.
Fakat susturmak? Gelme istemiyoruz demek? Meraklısına terör estirmek? Üstelik de dünyanın en büyük ırkçı katliamlarından birine uğramış bir milletin bir ferdine Nazi selamı ve işaretleriyle gülünç bir “parodi” sergilemek? Zeki ODTÜ’lüler... Hasretle bekleniyorsunuz..