Nazi selamı değil, Ortodoks yemini
.
Dün gazetemizde Yunan Parlamentosundaki yemin töreni haberi vardı. Haberde mühim bir hata vardı. Müsaadenizle düzeltmek istiyorum.
- Haberde “Yunan Naziler (Altın Şafak partisi milletvekilleri) söz verdikleri gibi Nazi selamı vererek yemin etti” deniyordu. Hayır, o Nazi selamı değil. Dikkatle bakarsanız üç parmağın bitişik olduğunu görürsünüz. Bizim editörler daha da dikkatli baksaydı meclisin ezici çoğunluğunun bunu yaptığını görecekti. Bu, Ortodoks Hıristiyan’ların yemin etme şekli. Sağ el ileriye doğru uzatılır, baş, işaret ve orta parmaklar “Baba, Oğul, Kutsal Ruh” üçlemesini (teslis) temsil edecek şekilde birleştirilir.
- Madem başladık devam edelim. Yunanistan laik bir devlet değil. Resmi din Hıristiyanlık. Bu nedenle meclis metropolitin (Patriklikten sonra gelen dini rütbe) yönettiği 2 dakikalık bir ayin ile açılıyor.
- Bu karşın milletvekili yeminleri hem dini hem lâdini (din dışı).
- Meclis başkanı önce Hıristiyanlara uygun metni okuyor: “Allah ve teslis adına anayasaya ve demokrasiye sadık kalacağıma yemin ederim.” İşte bu esnada milletvekilleri yukarıda anlattığım gibi üç parmaklarını birleştirip kollarını ileriye doğru uzatıyor.
- Sonra Müslümanlara uygun metni okuyor: “Allah ve onun resulü Muhammed adına anayasaya ve demokrasiye sadık kalacağıma yemin ederim.” Bu sırada Müslüman milletvekilleri kur’ana el basıyor.
- Sonra dini yemini reddeden komünistlere sıra geliyor. Onların metninde Allah, Tanrı, peygamber sözleri geçmiyor. Yemin sırasında onlar bir şey yapmıyor, sadece ayakta duruyor. Orada bulundukları için yemin ettikleri farz ediyor. Bu arada komünistlerden biri dini yemin etmek istiyorsa ona da engel olan yok.
- Budist, Hindu, şintoist olsa ona da uygun yemin metni ve şekli geliştirecekler ama öğrendiğim kadarıyla Hıristiyan ve Müslüman dışında bir dinden vekil olmamış şimdiye kadar. .
- Çok meşakkatli di mi? Açıkçası bizimki gibi vicdana dayanan bir yemin benim için daha evla. Fakat görüldüğü gibi “laik olunmayınca demokratik olunmuyor” diye bir şey yok! Biz güya laikiz mesela ama demokratik değiliz.
Türk’e benzer pala bıyıklı Türk düşmanı
Yunan Meclisi’ndeki yemin töreni sırasında görkemli bir pala bıyığı ve beline kadar dalga dalga uzun saçlarıyla genç bir “Altın Şafak” vekili dikkatimi çekti.
Şahsi Atina muhabirim Manitakis Bey’e sordum: Konstantinos Barbausis imiş adı. Yunanistan’ın milli kahramanı “Kolokotronis”e atfen saçlarını ve bıyıklarını uzatıyormuş. “Kolokotronis’e sadece saçımla benzemek istemem, kalbimle de benzemek isterim” demiş bir röportajında.
Peki kim bu Kolokotronis dersiniz?
Yunanın “Yunan Bağımsızlık Savaşı”, bizimse “Mora isyanı” değimiz o mücadelenin önemli komutanlarından biri. İsyanı bastırsın diye yollanan Dramalı Mahmut Paşa’nın komutasındaki 42 bin kişilik Osmanlı ordusunu darma duman etmiş. Yunan Devletinin kurulmasında çok önemli katkıları olmuş. Ama sonrası hayli karışık. Önce Bavyera Prensi Otto’yu Yunanistan’ın başına geçsin diye destekliyor, geçince karşı çıkıyor, sonra hapse atlıyor, idama mahkum oluyor ama sonra affediliyor...
1 günlüğüne milletvekili olabilen Konstantinos Barbausis işte bu milli kahramanın izinde...
Fakat birinin ona komutandan ziyade Türk’e benzemişsin demesi lazım. Bizim Kapalı Çarşı’da mesela bol miktarda var böyle uzun saçlı bıyıklı yakışıklı halı satıcılarından. Bir tavlasıyle ince belli bardakta çayı eksik önünde...