Karatay Mutfağı
.
Prof. Dr. Canan Karatay’ı sanırım artık bütün Türkiye biliyor. Türkiye’nin 69 yaşındaki yeni “star”ı. Karatay Diyeti’yle memleketi salladı ve kendine getirdi desek yeridir. Dünyanın açık ara en mutluluk verici diyeti! Türkiyeli, lezzetli, neşeli, sağlıklı...
Bu sabah, bir grup basın mensubuyla çok güzel bir başlangıç yaptık. Canan Karatay’la beraber “Maria’nın Bahçesi”nde (Etiler’de çok sevimli bir Rum Lokantası) kah-valtı yaptık.
Neden? Çünkü Canan Hanım’ın üçüncü kitabı çıktı: “Karatay Mutfağı”.
Kitabın içinde hem diyetin kuralları ve bilimsel açıklamaları var hem de diyete uygun yemek tarifleri.
Yoğurt mayalamadan, buğday salatasına, sütlü balkabağı çorbasından, çipura ız-garasına, zencefil çayından sağlıklı kaçamaklar kadar her tür tarif var.
En heyecan verici bölümün ise baştaki “kendi malzemeni kendin yap” bölümü: Tereyağ yapmaktan, sütlü biber turşusuna, salamura siyah zeytin yapımından güneşte biber salçasına, ev sucuğundan çemene kadar yapmayı hiç aklıma getirmediğim malzemelerin tarifi. Gıda endüstrisi o kadar alçak bir sektöre dönüştü ki anneanne stilinde dönmekten başka çare yok.
Maria Hanım, kitabın içindeki tariflerden çok güzel kahvaltılıklar hazırlamış bize. İçinde tek bir zararlı barındırmayan ve beni neredeyse 5-6 saat tok tutan nefis bir şölendi.
Oradan çıktığımdan beri roman okur gibi tarifleri okuyorum.
Tek bir tanesi bile “Bu ne yahu? Kim yer bunu?” dedirtmedi bana. Aslında hemen hemen hepsi Türk mutfağının bildik güzel yemekleri. Fakat unsuz, pirinçsiz, şehriyesiz, katkı maddesiz versiyonları. Çok uzun zamandır içinde un, krema ve margarin geçen yemek tariflerini kendime göre çevirmekten veya çöpe atmaktan yorulmuştum.
Açıkçası çok heyecanlandım. Bildiğim ve sevdiğim malzemelerden neler yapılacağını gördüm. Tam istediğim gibi. Yavaş veya az pişirilmiş, diri, taze, lezzetli. O kadar heyecanlandım ki kendimin de tarif geliştirebileceği hissine kapıldım. Evdeki Girit kabağını kıymalı dolma yapacaktım, mercimekli, bulgurlu vejetaryen bir yemeğe çevirmeye karar verdim. Böyle de bir kitap işte.
Zayıflattığı yetmiyormuş gibi insanı yaratıcı olmaya da teşvik ediyor.
Kitabın yardımcı yazarı Nihal Doğan’ı da es geçmeyelim. Hayykitap’ta proje geliştirip editörlük yapan Nihal Hanım da ilginç bir insan. Bir ay önce Canan Hanım, ben ve Nihal Hanım beraber başka yerde kahvaltı yaptığımızda tanışmıştım kendisiyle. Doğal ve sağlıklı yiyecek konusunda gördüğüm muhtemelen en heyecanlı ve yaratıcı insan. Evinde kendi sirkesini kendi yapıyor. Hem de envai çeşit meyveden. 5 yılda 30 farklı sirke çeşidi geliştirmiş. Yapmakla kalmıyor, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ndeki “Doğal Sirke” atölye çalışmalarında meraklılara sirke yapımını da öğretiyor. Kitapta elma ve üzüm sirkesi yapmanın da tarifi var nitekim.
Kitaba “zayıflama kitabı” gözüyle bakmak büyük haksızlık olur. Düpedüz bir başkaldırı kitabı! Diyor ki: Sirkeni de yapabilirsin salçanı da sucuğunu da! Kimseye boyun eğme. Alçak gıda endüstrisine teslim olma! Kendi sağlığından sen sorumlusun, sahip çık!
Çıkın hakikaten...
Karatay Mutfağı : Kalıcı kilo verdiren yemek tarifleri, Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, Hayykitap. 19,50 TL