Gel gör bizi HES neyledi...
.
Gözümüzün içine baka baka yalan söyleniyor. Tüm dereler satıldı ama “satmadık, 49 yıllığına su kullanım hakkını verdik” deniliyor.
Üstelik, dereleri satanların kendilerini vatanı en çok seven ilan ederken “Bu su milletindir şirketlere vermeyin” diyeler vatan hainliğiyle suçlanıyor.
Yetmiyor ekranlara çıkarak derelerini koruyan insanları hedef gösteriyorlar.
“Bunlar yabancıların, lobilerin maşası” diyorlar ama dereleri sattıkları şirketlerin hemen hepsinin yabancı ortaklı olduğunu kamuoyundan saklıyorlar.
Satarken enerjide bağımsızlık diyorlar ama, bütün suları şirketlere satılan bir milletin nasıl bağımsız olabileceğini açıklayamıyorlar.
Doğayı koruyacağız diyorlar ama koruma altındaki alanların bile yağmalanmasının önünü açmak için yasa hazırlıyorlar.
Gözlerimize baka baka yalan söylüyorlar.
Bazen yaşadıklarımın bir kabus bir şaka olduğunu düşünüyorum.
Ancak ne zaman bir dereyi, bir kuşu bir çiçeği görsem ya da düşünsem aklıma Çevre ve Orman Bakanlığı geliyor ve kendimi gerçeğin ta kendisinin içinde buluyorum.
Hem de öylesine gerçek ki
Geçenlerde deresi için mücadele eden bir arkadaşımla dertleşiyordum.
Bana “Ben dinden anlamama karşın buraya gelip dereyi satın alarak iş makineleriyle doğayı altüst edenlere büyük günah işlediklerini; antikapitalist olmama karşın şirket yetkililerine kapitalizmin bile bir ahlakı olduğunu anlatmaya çalışıyorum” dedi.
Ben de çok anlamam ama biraz araştırdım.
Müslüman Müslüman’a bunu yapar mı kitapta yeri var mı diyeÖ
Elbette kimin ne olduğunu söylemek bana düşmez. Hele din konusunda.
Ama Kuran-ı Kerim’de Rahman Suresi’nde “Bitkiler ve ağaçlar (Allâh’a) secde ederler. Allâh göğü yükseltti ve dengeyi koydu. Sakın dengeyi bozmayın.” deniliyor.
Türkiye’nin bütün derelerini şirketlere satan Çevre ve Orman Bakanlığı’nın akarsuların tamamının akışını keserek bu dengeyi nasıl bozduğunu görmek için hidroelektrik santrali (HES) inşaatı yapılan ya da bitmiş herhangi bir akarsu vadisine gitmek yeterli.
Kuran, suyu hayatın kaynağı olarak işaret ediyor. (Allâh her canlıyı sudan yaratmıştır . MûmÓnûn, 18).
Bizim Çevre ve Orman Bakanlığımız ise suyun ısrarla boşa aktığını söylüyor.
Şunu sormadan da edemiyorum.
Doğaya karşı bu yapılanların Müslümanlıkta yeri var mı?
Bunu bilemem.
Ayrıca kimsenin inancını sorgulamak bana düşmez ama sanırım ben Müslüman’ım diyenin de kendine bu soruyu sormasında fayda var.
Yücel Sönmez
yucel.sonmez@dogadernegi.org