Bir aceminin 1 Mayıs izlenimleri
.
İstanbul Emniyeti “güvenlik önlemlerini” her geçen yıl daha çok abartıyor. Güvenlik çemberi o kadar genişlemiş, o kadar genişlemiş ki Taksim Meydanı’na ulaşmak için vatandaşın en az 40 dakika yürümesi icap ediyor. Hadi trafiği 5 kilometrelik bir çemberde her yerden kestin; araç girmesin, karışıklık olmasın dedin. Metroyu niye kesiyorsun? Devrimci vatandaş spor yapsın diye mi? Göbeklerimiz erisin diye mi? Ne diyeyim Allah razı olsun... Bayramın adını da “1 Mayıs Spor ve İşçi Bayramı” yapalım o zaman. Seneye güvenlik çemberini 10 kilometre yapın bari tam olsun.
DÜNYA BARİYER KARDEŞLİĞİ
- Miting alanına girmek ayrı dert, çıkmak apayrı dert. Her yer bariyer. Kilometrelerce bariyer! Memleketin bütün bariyerleri İstanbul’a mı getirildi kardeşim? Onlar normal zamanda nerede duruyor merek etmedim değil. Ama daha önemli soru: Kimi kimden koruyorlar? Esnafı mitingcilerden mi? Mitingcileri provokasyonlardan mı? Provokasyoncuyu simitçiden mi?
ABDESTLİ KAPİTALİST İSTEMİYORUZ
- Bu yılın en heyecan verici grubu İhsan Eliaçık yönetimindeki “Antikapitalist İslamcılar”dı. AVM inşaatlarında, tersanelerde, maden ocaklarında ölen, çadırlarda yanan, barajlarda boğulan işçiler için Fatih Camii’nde gıyabi namaz kıldıktan sonra Taksim’e yürüyen Devrimci İslamcı kortej, assolist edasıyla alana son gelenlerdendi. Basının da en çok ilgisini onlar çekti.
- Kapitalizimle Mücadele Korteji’nin sloganlarından bazıları: “Abdestli kapitalist istemiyoruz” Tevbe suresinden: “Kenz (biriktirme) ateştir” “İşçiler değil patronlar yanacak” “Kula kulluk edene yazıklar olsun” “İşçi ırgat değil ortaktır”. “Mülk Allah’ındır”... Zaten İhsan Eliaçık’ın birkaç yazısını okuyunca insan anlıyor: antikapitalist İslamcı da olmak pekâlâ mümkün. Bu durumda İslamcı Sol da mümkün..
POMAKLAR, ÇERKEZLER, KIZILBAŞLAR, EŞCİNSELLER...
- 1 Mayıs’ta herkese yer var! İşçi olmaya gerek yok. Ezilmiş olduğunu düşünen herkes oradaydı. Hafif bir devrimci sos ver, kap pankartını çık meydana! Hak mücadelesi değil mi! Öyle. O zaman buyurun kimler ne istiyor:
- Çerkezler ana dillerinde eğitim istiyor. Ve çok hakikatli bir slogan üretmişler: “Bu topraklar daha kaç dile mezar olacak? Asimile olmak istemiyoruz!”
- Hemen arkalarından gelen Pomakların da sanırım aynı talebi var ama Kiril alfabesiyle yazdıkları için ne istediklerini tam anlamadık.
- Kızılbaşlar anladığım kadarıyla saygınlık istiyor.
- Eşcinsel, biseksüel ve travestiler ise “Patronsuz Pezevenksiz Bir Dünya İstiyoruz” ve “Heteroseksizme Teslim Olmayacağız! Ya Eşitlik Ya Hiç!” pankartlarıyla en cesur gruptu. Ben görmedim ama “İbneysem ne olmuş yani” diye bir pankart da varmış. Helal olsun...
AYŞE ARMAN’IN DEVRİMCİ KOSTÜMÜ
- Mitingde Ayşe Arman da vardı. Kargo pantolonu, off-road botları, siyah tişörtüyle fazla özenilmiş miting kostümünü giymişti. İzlenim mi yazacak yoksa “türbanlı”, “obez” , “eşcinsel” tecrübesi serisine “devrimci” bölümünü de mi eklemek istedi halk şiddetle merak etti. “Che tişörtüyle daha başarılı olabilirdi” dedi bol bıyıklı sendikacı bir ağabeyim. Seneye o da olur inşallah...