Üçüncü santrale duygusal değil çok stratejik bakıyoruz
.
ABD-Çin konsorsiyumunun talip olduğu üçüncü nükleer santralle ilgili açıklama yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “Önümüzdeki günlerde konsorsiyumla birlikte üçüncü nükleer santralin saha seçimi ve fizibilitesi ile ilgili açıklamalar yapılacak. Hangi bölge olacağı henüz belli değil. Burada duygusal değil 17-18 kritere göre hareket ediyoruz” dedi.
G20 zirvesinde Çin ve Türkiye arasında 3’ü enerji alanında olmak üzere 4 anlaşma imzalandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Çin Enerji İdaresi arasında Yenilenebilir Enerji ve Kömür Alanında İşbirliği Anlaşmasını, Türkiye adına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Çin adına Ulusal Enerji İdaresi Başkanı Nur Bekri imzaladı. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Başkanlığı (TAEK) ile Çin Nükleer Güvenlik İdaresi (NNSA) arasında, Nükleer Güvenlik Alanında İşbirliği Hakkında Düzenlemeye Türkiye adına yine Berat Albayrak, Çin adına Dışişleri Bakanı Wang Yi imza attı.
Lobilere rağmen olacak
Bakan Berat Albayrak, Hangzhou’da gazetecilere anlaşmaların ayrıntılarını anlattı. Türkiye’nin 2023-2030 hedefleri olduğunu ve nükleerin bunun içinde önemli yer tuttuğunu belirten Bakan Albayrak, “Nükleer, Türkiye’nin 1956’dan beri rüyası, çok stratejik. Ama şimdiye kadar ekonomide, bürokraside, siyasette bir yere takılıyor ve hayata geçmiyor. Büyük bir direnç var. Türkiye’nin güvenli enerji kaynaklarını genişletmesi ve ali menfaatleri için bunu yapmak zorundayız. Farklı lobiler ve yapılan ne söylerse söylesin... Türkiye’nin enerji ihtiyacını istikrarlı sağlayabilmesi için nükleer enerjiye sahip olması şart. 60 yıldır tüm dünyaya helal olan bir teknoloji, Türkiye’ye haram deniliyorsa, orada bir numara var demektir” değerlendirmesini yaptı.
Üçüncü nükleer santral projesine de değinen Berat Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlk 2 nükleer santral Akkuyu ve Sinop. Üçüncüsü ile ilgili saha çalışmaları bir noktaya geldi, hangi bölge olacağı henüz belli değil. Burada duygusal değil 17-18 kritere göre hareket ediyoruz. Bunların içinde depremsellik, su yollarına yakınlık, hava yollarının kesişimi, askeri bölge ve diğer kriterler var. Haritalarda birkaç yer öne çıkıyor. Bunun için üst düzey istişare ile stratejik bir karar verilecek. Bu projenin bir tarafı Çin, diğer tarafı ABD’li Westinghouse. Bu, ABD-Çin konsorsiyumunun talip olduğu bir proje. Önümüzdeki genlerde konsorsiyumla birlikte üçüncü nükleer santralin saha seçimi ve fizibilite ile ilgili açıklamalar da yapılacak. Nükleerde uranyum altyapısını oluşturmak durumundayız. Sarı pasta dediğimiz uranyumda Yozgat Sorgun’da 20-30 yıllık, 5-6 bin ton rezervli bir saha mevcut. İşletme yabancı bir firma eliyle yürütülüyor. Türkiye nükleer teknolojiye geçtikten sonra, doğal kaynakları itibariyle alt yapısı hazır.”
30-40 milyar dolarlık proje
Bakan Berat Albayrak, “Çin, stratejik işbirliği çerçevesinde enerji alanında önemli görüşmeler yaptığımız bir ülke. Ulaştırma sektöründe de Çin’le çok önemli projeler var. Edirne-Kars hızlı tren porjesi ile ilgili uzun süredir devam eden bir süreç söz konusu. Burada 30-40 milyar dolarlık bir projeden bahsediliyor. Çin buna çok önem veriyor. Bu, modern İpek Yolu’nun önemli bir parçası. Çin’in uluslar arası anlamda birinci sıraya koyduğu stratejik bir proje. Pekin’i Londra’ya bağlamayı planlıyor.”
Güneş ve rüzgarda iki ihale açacağız
Yenilenebilir enerjide yeni bir model ve strateji ile yürüdüklerini belirten Bakan Albayrak, şöyle konuştu: “Yıl sonuna kadar güneş ve rüzgarda iki ihale açmayı düşünüyoruz. Hedefimiz yerli Ar-Ge’nin önünü açmak. Türkiye’de teknolojinin önünü açmak için sadece alım garantisi vermek yetmiyor. Alım garantisiyle teknolojiyi tüketiyor, ama üretmiyoruz. Türkiye’de yerli üretimi teşvik edecek bir model geliştireceğiz. Güneşte belli bir bölgede açık eksiltme ile belli bir kapasiteyi kuracak firmalara yerli Ar-Ge şartı koyarak ihale açacağız. Rüzgarda da bir paketi aynı şekilde ihale edeceğiz. MTA’nın sondaj alt yapısında çok ilerleme sağladık. Avrupa’nın 30-40 yıl önce tamamladığı sondaj altyapısı haritamızı oluşturacağız. Türkiye’de bu oran yüzde 20’lerde ve ortalama 300 metre derinlikte. 2019’a kadar yüzde 60’lara ve en az 700 metre derinliğe taşıyacağız. Kömürde yaptığımız keşifler bu çalışmaların yansımasıdır.”
‘Sessiz sedasız’ gaz depolama kapasitesi arttı
Enerjide 10-20 yıl sonrasını görerek karar vermek gerektiğini belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “2019’da seçim var diye düşünme lüksümüz yok” dedi. Türkiye’nin elektrik tüketiminin üçte birinin Marmara’da olduğunu hatırlatan Albayrak, şöyle konuştu: “Yüzde 21-22’si sadece Trakya’da. Peki, bunu nasıl karşılıyoruz? İthalat ve taşıma ile. Meselenin maliyet, kayıp, kaçak tarafı var. Enerji ile ilgili stratejik vizyonu tüketildiği merkezlere, sanayiye, demografik yapıya göre düzenliyoruz. Haritayı, arz-talep dengesinde tüketim ve üretim maliyetine göre dengelememiz lazım. Enerjide an kötü senaryoya göre B, C, D planlarınız olması lazım. Elektrik gittiğinde hayat duruyor. Bunun için bugüne kadar alınmış tedbirlerin ötesinde birçok senaryoyu çalışıyoruz. Mesela sessiz sedasız doğalgaz depolama kapasitesi oranını artırdık.”
% 10’u nükleerden gelecek
2023-2030’un Türkiye’sinin 120-150 bin megavat kurulu gücü ifade ettiğini kaydeden Bakan Albayrak, bunun yüzde 10’u, 10-15 bin megavatının nükleerden sağlanacağını vurguladı. Albayrak, şöyle devam etti: “Japonya ile de nükleeri hızlandırmak için bir anlayış birliği belgesi imzalayacağız. Türkiye’nin teknoloji ile ilgili iyileştirme beklentisi var. Burada zaman kaybetmemek, 2023-2030 yıllarını kapsayan planda ilk reaktörü devreye almak istiyoruz. Rusya tarafı ile verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Türk Akımı Projesi’nin birinci fazı ile ilgili beklenen izinlerin onayını gerçekleştirdik.Bu proje ile ilgili süreç olumlu ilerliyor. Biz gaz konusunda sessiz ve derinden önemli adımlar atıyoruz. Rusya uzun bir süredir önemli bir ortağımız. Yeni ve farklı işbirlikleri yolunda adımlar atacağız. Ciddi yavaşlayan Akkuyu süreci hızlanıyor. Rosatom ekibi Türkiye’ye geliyor.”