Öcalan, Gülen sırada kim var?
.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iadesi konusunda ayak sürüyen Amerika Birleşik Devletleri’ni (ABD) bir kez daha ve bugüne kadarki en sert ifadelerle eleştirdi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde dün düzenlenen Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Adayları kura Töreni’nde yaptığı konuşmada, Gülen’in ABD’ye gidişini şu sözlerle hatırlatıp yorumladı:
“Ne yaptılar? Bölücü terör örgütünün başını teslim ettiler, onun yerine bir başka terör örgütünün başını aldılar. Oyun çok sinsi. Bunlara çok dikkat etmemiz lazım. Eğer bu vermeme süreci uzarsa, devam ederse, seslendireceğimiz çok hassas şeyler de olacaktır.”
***
Erdoğan’ın ABD için “Teröristin birini verdiler, bir başkasını aldılar” diyor ya...
Tarihlere bakıldığında, evet, tam da öyle durum.
***
Terör örgütü PKK’nın -o dönemki- lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanıp Kenya’da teslim edildiği Türk güvenlik ve istihbarat elemanlarının eşliğinde Türkiye’ye getirildiği tarih, 15 Şubat 1999, Pazartesi.
Fethullah Gülen’in ABD’ye yerleşmek üzere Türkiye’den ayrıldığı tarih de 21 Mart 1999, Pazar.
Yani Öcalan’ın Türkiye’ye verilmesinden sadece 5 hafta sonra.
Cumhurbaşkanı’nın, “Birini teslim ettiler, onun yerine bir başkasını aldılar” dediği bu işte.
***
Böyle bir zamanlama tesadüf olabilir mi?
Öyle olduğuna inanmak, hele de bunca şey yaşandıktan sonra, herhalde büyük saflık olur.
İşte bu sebeple, Erdoğan bu zamanlamayı, “Çok sinsi bir oyun” olarak niteliyor.
***
Aynı bakış açısıyla devam edersek...
Yani ‘ABD’nin, kendi açısından son kullanma tarihi gelen Öcalan’ı Türkiye’ye verirken, onun yerine, bambaşka bir dünyanın insanı olan Gülen’i kanatlarının altına aldığı’ tezinden hareket edersek...
Hele bir de o dönem yaşanan süreci düşünürsek; yani Türkiye’nin Suriye üzerinde kurduğu baskının dozunu artırması sonucu Öcalan’ın Şam’dan gönderilmesi, önce Rusya’ya, oradan İtalya’ya ve nihayet Kenya’da Yunanistan’ın Nairobi Büyükelçiliği’nde son bulan serüvenini, bu arada geçen zaman düşünürsek...
***
O günlerin tecrübesiyle bugüne bakalım...
Türkiye, ABD’den Gülen’i vermesini istiyor.
Kulislerde, “Washington yönetimi, doğrudan iade etmiyorsa, en azından topraklarından çıkartsın, üçüncü bir ülkeye göndersin” görüşü de seslendiriliyor.
Yani, Türkiye baskısını artırıyor. 1998 - 99 döneminde Öcalan ile ilgili yaşanan süreçte olduğu gibi bu baskı olumlu sonuç verebilir ama bu ihtimalin gerçekleşmesinin zaman alacağına şüphe yok.
***
ABD eğer bir gün Gülen’i Türkiye’ye verirse...
Ya da en azından Pensilvanya’dan çıkartır, başka bir ülkeye gönderirse; o zaman durumu sanırım şöyle okumalıyız:
Aynı bir dönem Abdullah Öcalan’da olduğu gibi, ABD için Fethullah Gülen’in de son kullanma tarihi geldi.
Ve yine sanırım, bu tespit ile birlikte şunu da düşünmeliyiz:
Zamanında Öcalan’ı teslim edip sadece 5 hafta sonra Gülen’e kapılarını açanlar; şimdi onu verirken acaba bugünlerde - ya da 5 vakte kadar - kimi alıyor? Hatta belki de aldı bile...