Şampiy10
Magazin
Gündem

Konunun uzmanı diyor ki...

.

ABONE OL
Vatan Haber

“Travmatik olay, üstesinden gelip geride bırakmakta yani sindirmekte zorlandığımız yaşantıları içerir. Midenizde hazım sorun yaratacak olan kötü yiyecekler gibi travmatik yaşantılar da bellekte hazım sorununa neden olur.”

Travma uzmanı, Psikolog Belgin Levent’e ait bu sözler.

***

Dünkü yazım ( http://www.gazetevatan.com/murat-celik-922633-yazar-yazisi-bu-gerceklerle-yasiyorsak/ ) üzerine Psikolog Belgin Levent’ten gelen tespitleri bugün, çözüm yollarını da yarın aktaracağım...

Tedavi için önce teşhis gerekiyor malum...

Bugün teşhisler...

***

İşin uzmanı bakın neler söylüyor:

- Travma sonrası stres bozuklukları ile başa çıkmak için zihnimiz, tıpkı midemiz gibi, bu olayı hazmetmeye yani sindirmeye çalışacaktır. Ancak bu zahmetli ve zor bir süreçtir. Çünkü travmatik yaşam olayı benliğe yabancıdır. Bu tür olaylar tehlikeli, baş edilemez ve beklenmedik bir zamanda ortaya çıkarlar; hazmedilmeleri zaman alır. Bir grup insan için yaşanan olayı sindirmek mümkün olamamakta ve bu insanlar yaşamları boyunca tıpkı hazmedilememiş bir yiyecek gibi iç dünyalarında taşırlar.

- Travmatik yaşam olayı, ölüm, ölüm tehdidi, ağır yaralanma ya da bedenin bütünlüğüne yönelik bir tehdidin ortaya çıktığı ve kişinin kendisinin yaşadığı ya da tanık olduğu olay olarak tanımlanıyor.

***

- Ruhsal travma yaratan olaylar, bireyin kendisi, diğerleri, gelecek ve dünya ile ilgili inanç ve yargılarını sarsan/yıkan yaşantılardır. Travmatik olay sonrasında kişi; kendisi, diğerleri ve dünyaya değin kurgu ve tasarımlarını tekrar gözden geçirmek zorunda kalır.

- Stres yaratan sıradan bir olayla travmatik stres yaratan bir yaşantı arasındaki temel fark, travmatik olanın reoryantasyonu gerektirmesidir. Ruhsal travmanın temel özelliği, yaşamın sürekliliği ve bir düzeni olduğuna inancın kaybıdır. Zihinsel, duygusal, bedensel, ruhani ve dünyevi süreklilik sekteye uğramıştır. Yani artık “hiçbir şey eskisi gibi değildir.”

***

- İnsanla ilgili en rafine bilgilerimizden biri güvensizlik yaşayan birinin aynı zamanda dehşetli bir biçimde korku ve endişe içinde olduğudur. Bunun esas nedeni kişinin kendini içinde bulduğu yabancı çevrenin içerdiği belirsizlik ve çevre üzerinde neredeyse hiç hakimiyetinin olmamasıdır.

- Bu düzeyde belirsizlik şiddetli korku ve endişeye neden olur. Travma olayına maruz kalan kişi de

buna yakın düzeyde belirsiz ve kaotik, karmaşık bir dünyada bulur kendini. Doğaldır ki vereceği duygusal tepkilerin başında korku, dehşet ve endişe olacaktır. Üstelik travma anında ortaya çıkan şiddetli ses, sarsıntı ya da uyarıcılardaki ani değişiklikler korku ve irkilme tepkisinin doğal kaynaklarıdır. Uyarıcılardaki ani değişiklik ve belirsizlik irkilme, korku ve endişeye yol açar.

YARIN: Pekiyi bütün bunlarla nasıl başa çıkacağız?

Yazarın Diğer Yazıları

  1. ZIPIR
  2. Siyah-beyaz ölüm-yaşam
  3. Bahçeli’nin kararlılığı
  4. İttifak kulislerinden isimsiz demeçler
  5. Cumhur ittifakındaki bağ pamuk ipliği mi, çelik tel mi?
  6. Küresel liderin bölgesel temasları
  7. Tercih
  8. Siyaset, saygı, üslup
  9. Bu soru bütün Meclis’e
  10. İlk gün mesajları ve soruları

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.