Şampiy10
Magazin
Gündem

Cezalara şartlı destek

.

ABONE OL
Vatan Haber

Hükümet yeni yargı paketini Meclis’e sevk ediyor.

Bakanlar Kurulu üyelerinin imzasını taşıyan kanun tasarısının idari yargı ile ilgili düzenlemeler kısmı ve Yargıtay kanununda yapılan değişiklikler bölümü hakkında hukukçuların söyleyecek sözü muhakkak olacaktır.

Tasarının içeriğini ve maddelerin detaylarını VATAN’ın haber sayfalarında bulacaksınız.

Beni ise öncelikli olarak tasarının, “Ceza hukuku alanındaki düzenlemeler” başlığının altındakiler ilgilendiriyor.


Yani; kadınlara ve özellikle çocuklara yönelik şiddet, cinsel istismar vb. suçların karşılığı olan cezaların ağırlaştırılması. Keza hırsızlık ve uyuşturucu kullanımı konusundakilerin.

***


“Son dönemde kadın ve çocuklara yönelik şiddet arttı, oluşan toplumsal hassasiyet karşısında hükümet çözümü cezaları artırmakta buldu.” Sıradan ve genel değerlendirme böyle. Ama işin aslı tabii ki bu değil.

İşin aslı şu:

Ensest dâhil, çocuk ve kadına yönelik cinsel istismar, devamında da şiddet ve cinayet, Türkiye’de maalesef hep çok yaygındı. Üstelik öyle zannedildiği gibi ülkenin sadece belli bölgelerinde de değil. Neredeyse her yerde.

Son dönemde değişen, medyanın bu konudaki net ve takipçi tavrı oldu. Hep var olan bu acı gerçek, artık duyulur, görülür oldu. Fark burada.

Toplumsal duyarlılık da bu sayede oluştu bir nebze.

***


Kesin çözüm elbette cezaları artırmak değil. Kesin çözüm, bu dramatik gerçeği yaratan nedenleri doğru tespit edip, o zemini ortadan kaldırmak.

Fakat bu uzun soluklu işi başarıncaya kadar, kısa vadede caydırıcı cezaları hayata geçirmekten başka çare yok.

O yüzden, cezaları ağırlaştırma formülüne destek verilmesinden yanayım. Ama şartlı bir destek...

“Cezaları ağırlaştırıp caydırıcı hâle getirdik, bu iş bitti” denilecekse bir anlamı yok.

Caydırıcı cezalar ancak geçici bir etki yaratabilir. Bu nedenle yapılan düzenlemeyi, ‘zaman kazanmak’ olarak görüp, cezaların caydırıcı olacağı süreyi iyi değerlendirmek şart.

Kampanyalardan da öte bir seferberlik ilan edip, topluma hızlandırılmış bir eğitim vermekten söz ediyorum.

Sadece devlet kurumlarının değil; sivil toplum örgütlerinin, kanaat önderlerinin, medyanın ve gücü olan herkesin elini taşın altına koyacağı bir çalışma başlatılması gerekiyor.

Ve bu konuda hemen adım atılmalı. Yarın bile değil, hemen bugün.

*****


KEŞKE...

Hz. Muhammed‘in “İnsan, iki nimet hakkında yanılgıdadır; sağlık ve boş vakit” hadisini her gün hatırlasak.

*****


Bakın, görün, buyurun

Siyasetin, devlet meselelerinin, takım elbiseli hayatın dışında bir yaşam da var aslında bu ülkede. Dışında ve ötesinde...

Üstelik en az o ‘ciddi’ dünya kadar ciddi bir yaşam. Ama o kadar asık suratlı değil. Somurtmak yerine gülümseyen ya da ağlayanların şekil verdiği bir yaşam.

Düşünen, dert edinen, çözüm üreten, her konuda daha iyisini arayan insanların renklendirdiği bir yaşam.

Farklı etnik kökenlere sahip, bambaşka sektörlerde para kazanan, öncelikleri değişik olsa da dünyaya bakışları ortak insanların; rol kestikleri değil, rol aldıkları bir yaşam.

İçinde büyüdükleri kültürel atmosfer itibariyle farklı dünyaların insanlarının ortak nefes aldıkları bir yaşam.

Öz güven ile ukalalık arasındaki ince çizginin ayrımındakilerin çekinmeden konuştuğu bir dünya.

Ön yargıları olsa da, yargısız infazlara hayır diyenlerin çifte standartları reddeden, farkındalık ve içtenlik eksenli dünyası.

***


Politikacıları, devlet adamlarını, yöneticileri akılcı argümanlarla eleştiren ama aşağılamayan...

Hukuk insanlarını, güvenlik yetkililerini; hakaret ederek değil, evrensel kriterlere göre tenkit eden...

Spor, sanat ya da medya dünyasının önde gelenlerinin yanlışlarını, ortaya çıkan sonuçlar üzerinden ileten ama topyekûn karalamayan...

İdeolojik farklılıkları ayrışma ya da düşmanlık vesilesi değil başka dünyaları görmeyi sağlayan pencereler olarak algılayanların oluşturduğu bir yaşam.

Günlük ezberlerin dayattığı hayatı yaşarken belki fark edemiyoruz ama bahsettiğim gibi bir dünya da var bu ülkede.

Biraz daha dikkatli, biraz daha özenli gözlerle görebileceğiniz...

Sadece bakarak değil, görmek isterseniz görebileceğiniz...

Ve eğer isterseniz; içinde kendinize rahatlıkla yer bulabileceğiniz bir dünya.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. ZIPIR
  2. Siyah-beyaz ölüm-yaşam
  3. Bahçeli’nin kararlılığı
  4. İttifak kulislerinden isimsiz demeçler
  5. Cumhur ittifakındaki bağ pamuk ipliği mi, çelik tel mi?
  6. Küresel liderin bölgesel temasları
  7. Tercih
  8. Siyaset, saygı, üslup
  9. Bu soru bütün Meclis’e
  10. İlk gün mesajları ve soruları

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.