Şampiy10
Magazin
Gündem

Cenk Akyol

.

ABONE OL
Vatan Haber

“Çok hassas bir konu... Ortam da öyle, çok hassas. En ufak bir şey söylediğimde bile bambaşka yerlere çekilebileceğini biliyorum ve ben bunu istemiyorum.”

Profesyonel basketbol oyuncusu Cenk Akyol, dün telefonda işte böyle dedi.

***


Akyol’un yaşadıklarını biliyorsunuz.

Yıllardır yer aldığı A Milli Basketbol Takımı aday kadrosuna alınmadı Cenk Akyol.

Başka bir zaman olsa; şampiyon takımın, sezonu çok iyi geçirmiş oyuncularından biri olduğu için yine tartışılırdı ama basketbol camiası içinde, en fazla, “sürpriz” ya da “yanlış” bir karar olarak söz edilip kapanırdı konu.

Ancak mesele, zamanlaması itibariyle, ‘gündem’ ile paralel (ve çok doğal) olarak bambaşka boyutlara taşındı.

Çünkü Akyol, Gezi Parkı gündeminde bir izleyici olarak beklediğini bulamadığı bir haber kanalına kişisel olarak tepki göstermişti.

O kanal Basketbol Milli Takımlarının resmi yayın organı, kanalın ait olduğu holdingin bankası da Türkiye Basketbol Federasyonu’nun (TBF) ana sponsorlarından biriydi.

Bu yüzden diyorum, “Konu çok doğal olarak başka boyutlara taşındı” diye.

***


Mevzuyu takip edenler, yapılan bir dizi açıklamayı biliyor.

Basketbol Milli Takım teknik kadrosu, TBF, ana sponsor banka ve son olarak TBF Başkanı Turgay Demirel, art arda yaptıkları açıklamalarla oyuncunun kadroya alınmamasının, gündemdeki tartışmalar ile bir ilgisi olmadığını duyurdular.

Cenk Akyol ise bu süreçte tek bir yazılı açıklama yaptı.

“İlk ve son açıklama” niteliğinde bir metin ile durumu kendi açısından izah etti 26 yaşındaki oyuncu.

***


Yaptığı o açıklamadan sonra, konunun muhataplarından ‘karşı açıklamalar’ gelince dün aradım Cenk Akyol’u.

Tartışma, polemik, gerginlik istemeyen bir üslup ile sadece şunları söyledi:

“Çok hassas bir konu... Ortam da öyle, çok hassas. En ufak bir şey söylediğimde bile bambaşka yerlere çekilebileceğini biliyorum ve ben bunu istemiyorum. Bu yüzden de, yaptığım açıklamanın dışında herhangi bir yorumda bulunmak istemiyorum. Beni anlamanızı rica ediyorum.”

Gayet medeni bir üslup ile seslendirilen, gayet makul bir ricaydı bu.

Ve “Ne söylesem, bambaşka yerlere çekilecek” cümlesi de bir o kadar haklı bir kaygıydı.

Bu nedenle karşımdaki kişinin ‘susma hakkı’nı kullanmak istemesine saygı duymaktan başka seçeneğim yoktu.

***


Konu ile ilgili olarak aklımda şu sorular var:

- Basketbol camiasından, Cenk Akyol’a telefonda ya da yüz yüze destek veren arkadaşları, eski sporcu ya da teknik adamlar bu desteklerini kamuoyu önünde seslendirmekten neden imtina etmiş olabilirler? (Bilmiyorum ama eminim böyledir çünkü malumunuz, yüzüne karşı “Yanındayım, arkandayım” deyip, dışarıda sessiz kalmak bizde âdettir.)

- Akyol, Galatasaray Kulübü’nün bir oyuncusu. Kendi kulübü, kendi koçu ve kendi taraftar grubu dışındakilerden neden ses çıkmaz? Yarın öbür gün formasını giymesi muhtemel kulüplerden, birlikte çalışması olası teknik adamlardan ya da diğer kulüplerin taraftar gruplarından neden bir açıklama gelmez?

- Yaşadığı bu olay, genç bir sporcunun kariyerini olumsuz etkileyecek bir iz bırakır mı? Doğal, anlık ve insani bir tepki gösterdi diye, Cenk Akyol’a basketbol camiasında “cüzzamlı” muamelesi yapılır mı?

- Eğer durum bu ise yanlış ve yazık değil midir?

KEŞKE...

Hayatın değil, o hayatı bu şekilde yaşamayı tercih eden bizlerin ‘acımasız’ olduğu gerçeğini görebilsek.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. ZIPIR
  2. Siyah-beyaz ölüm-yaşam
  3. Bahçeli’nin kararlılığı
  4. İttifak kulislerinden isimsiz demeçler
  5. Cumhur ittifakındaki bağ pamuk ipliği mi, çelik tel mi?
  6. Küresel liderin bölgesel temasları
  7. Tercih
  8. Siyaset, saygı, üslup
  9. Bu soru bütün Meclis’e
  10. İlk gün mesajları ve soruları

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.