Buse...
.
“Anne, yine ağlayacak mısın?”
Gözleriyle ilgili ya da o olaya dair bir şey söyleyecekse, önce annesine dönüp bu soruyu soruyormuş Buse...
Göremiyor ama duyuyor çünkü. Biliyor annesinin ağladığını, konu her açıldığında.
Her seferinde aynı soru:
“Anne, yine ağlayacak mısın?”
Doğumgünü yaklaşıyor
Buse 5 yaşını bitiriyor şimdilerde.
İki hafta kadar sonra, 27 Temmuz’da 6’sına basacak.
Sağ gözü hiç görmüyor. Solda ise küçük de olsa bir umut ışığı var. Düşük seviyede bir ışık algısı olduğunu söylüyor doktorlar sol gözünde.
Buse’nin dünyası, yaklaşık bir buçuk sene önce karardı...
Merasim Sokak’ta ölümden döndü
Kim biliyor musunuz Buse?
17 Şubat 2016’da, Ankara Merasim Sokak’ta askeri servis araçlarına yönelik bombalı terör saldırısında ölümden dönen o küçük çocuk.
Hatırlayanlarınız vardır... Patlamada kendisi gibi ağır yaralanan annesiyle ayrı hastanelerde tedavi altına alınan; annesi onu, o annesini soran, o günün 4 buçuk yaşındaki terör mağduru.
Sonradan annesiyle aynı hastanede, aynı odada tam iki hafta tedavi gören çocuk Buse.
Artık göremiyor!
Kafatasındaki riskli bölüm
Sağ gözü, görme yetisini tamamen kaybetti aldığı ağır yaralar sebebiyle. Sol gözünde az da olsa bir ışık algısı var. Yurt dışına, İngiltere’ye gidebilirse belki tekrar aydınlanacak dünyası, bir miktar da olsa...
Kafatasında bir parça da eksik Buse’nin... Kafasının o kısmındaki yumuşak yapı her türlü travmaya açık. En ufak bir çarpma ya da sert bir dokunuş bile ciddi risk anlamına geliyor küçük çocuk için.
Hiçbir okul kabul etmemiş Buse’yi
Buse’nin bu sene ilkokula başlaması gerekiyor. Göremediği için kabul etmemiş hiçbir devlet okulu ya da özel okul.
Önündeki tek seçenek görme engelliler okulu. Ancak orada da, diğer çocukların, özenle korunması gereken kafasına temas etme ihtimali var. Ailesi bu yüzden göndermeyi düşünmüyor Buse’yi görme engelliler okuluna.
İngiltere umudu bürokrasiye takılmış
Anne Şenay Şenses de hâlâ 17 Şubat’ın izlerini taşıyor vücudunda. Yüzünde ve sol kolunda cam parçaları var hâlâ. Aynı, ailenin tek çocuğu, küçük kızının vücudunda olduğu gibi.
Daha önemlisi; anne kız, ruhlarında o günden kalan derin izlerle yaşıyorlar. Tabii baba Hüseyin Şenses de öyle.
Geçen yaklaşık bir buçuk yıl içinde gördüğü tedavi sonunda geldiği nokta ancak bu olmuş Buse’nin.
Anne baba araştırmış, İngiltere’de bir hastane bulmuş bu konularda uzman. Ancak yurt dışında tedavi olmanın bir prosedürü var malum. Bürokrasiye takılıp kalmış durumda İngiltere umudu.
Buse gazi sayılmıyor
Bir de ‘gazilik’ mevzuu var. Genelkurmay’da sivil memur olan anne Şenses için olaydan sonra başlatılan gazilik işlemleri devam ediyor ancak küçük Buse ‘gazi’ sayılmamış. Sadece ‘terör mağduru’ olarak yer alıyor halen kayıtlarda.
Buse’ye ‘gazilik’ unvanı verilmemiş olması, küçük kızın geleceğine dair ciddi bir kazanımdan mahrum kalması anlamına geliyor.
Ve terör kurbanı olan Buse şimdi hem ‘gazilik’ konusunda hem de yurt dışında tedavi görebilmek için büyüklerinden müjdeli bir haber bekliyor.
Devletin Buse’ye vereceği bir doğum günü hediyesi, onun 6 yaşına basarken yeniden doğması demek olacak.