Biliç 2040’a kadar Beşiktaş’ta kalır mı?
.
Vatan Haber
Geçen sene yaza doğruydu...
Çalan cep telefonumun ekranında beliren isim, Serhan Asker’di.
TRT Spor ’un programcısı ve Hürriyet Spor’un yazarı arkadaşım.
Serhan o günlerde, TRT’de yayınlanan “EURO-2012’ye Doğru” programının kayıtları için Avrupa başkentlerini geziyordu.
Serhan’ın “Bil bakalım neredeyim?” sorusuyla başlayan görüşmemiz şöyle devam etti:
- Bilmiyorum.
- Split’teyim... Peki bil bakalım kimle beraberim şu anda?
- Hırvatistan’dan bu şekilde aradığına göre... Biliç mi yanındaki kişi?
- Evet, çekimleri yaptık, sohbet ediyoruz. Beşiktaş’tan bahsediyoruz. Hoca, “İnönü” diyor, “Çarşı” diyor... Çok yakından takip ediyor sizin takımı da, tribünü de.
- Tanışmıyoruz ama selam ve sevgi ilet benden. Bizim taraftar da çok sever kendisini biliyorsun.
- İletiyorum selamını... Biliyorum. Zaten o yüzden aradım. Murat, bak hoca burada. Yanından konuşuyorum. Ve ne diyor biliyor musun? Avrupa Şampiyonası sonrası, yeni sezon için Rusya, İtalya, Almanya ve İngiltere’den teklifler almış. “Ama benim aklım Beşiktaş’ta” diyor.
- Ah keşke... Ne iyi olur. Ama bizde “Feda” sezonu başlayacak biliyorsun...
- Biliyorum, biliyorum. Kendisi de biliyor ama senin tanıdıkların vardır yönetimde. İstersen bir sor. İlgilenirlerse, hoca gelmeye hazır. Çok istekli. “Koşullarda bir şekilde anlaşırız. Beşiktaş tam benlik, ben de tam Beşiktaşlığım” diyor.
- Serhan, bana sorarsan sadece bu tavır bile o insanı gözümde özel kılar. “Pazarlık gücüm düşer mi” diye düşünmeyip, istekli olduğunu açıkça söylemesi ne güzel. Olur, memnuniyetle... Hemen sorup arayacağım seni.
Telefonu kapatır kapatmaz, Beşiktaş Yönetim Kurulu’ndan yakın bir arkadaşımı aradım. Durumu anlattım.
Yetinmedim, kulübün üst düzey profesyonellerinden biri olan bir başka dostumu aradım. Ona da aktardım Split’ten gelen haberi.
Zaman geçti, bizim kulüpten ses seda çıkmadı.
Dolayısıyla benden de Serhan vasıtasıyla Biliç’e bir dönüş olmadı.
Sonrası malum...
Beşiktaş Yönetim Kurulu takımın başına Samet Aybaba ’yı getirdi.
Slaven Biliç de Rusya’nın Lokomotif Moskova kulübü ile anlaştı.
Geçen sezonu biliyorsunuz; Beşiktaş Aybaba’da aradığını bulamadı, Biliç de Moskova’da...
Ve Hırvat teknik direktör (bir yıl gecikmeyle de olsa) bu sezon kavuştu Beşiktaş’ına.
Tabii Beşiktaşlılar da ona.
Bu yazıyı yazmadan önce Serhan’ı arayıp, yukarıda aktardığım telefon görüşmemizin tarihini sordum. Arşivine baktı ve “12 Mayıs 2012 Cumartesi” dedi.
Serhan bir bilgi daha verdi bu arada.
Biliç’in idolünün Sir Alex Ferguson olduğunu söyledi.
“Umarım kaderi aynı olur idolü ile” dedim.
1941 doğumlu Alex Ferguson, 1986’da United’ın menajeri olduğunda 45 yaşındaydı.
1968 doğumlu Slaven Biliç, 2013’te Beşiktaş’ın teknik direktörlüğüne geldi ve 45 yaşında.
Belki de bu tesadüf, Biliç’in çok isteyerek geldiği ve çok da iyi başladığı Beşiktaş kariyeri için ilahi bir işaret tir, kim bilir...
Bu arada unutmadan...
Ferguson’un Manchester
United kariyeri tam 27 sene sürdü.