Süzer: Gücümüzü finansta büyümek için harcayacağız
.
Kentbank’ta hukuk mücadelesini kazanan ve bankaya el konma sürecinde yönetim zaafiyeti olmadığını ispat eden Süzer Grubu, içinde tüm finansal enstrümanların yer alacağı bir model oluşturacak. Grubun finans faaliyetlerine bakan Baran Süzer “Likiditemizin büyük bölümünü finansta büyümeye harcayacağız” dedi
Süzer Holding İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Baran Süzer içinde tüm finansal enstrümanların olduğu bir finansal holding kurmak üzere harekete geçtiklerini, grubun tüm nakit gücünü bu işe harcayacaklarını söyledi. Süzer, bir yatırım menkul değerler şirketi satın almak istediklerini, varlık yönetimi şirketi, tüketici finansman şirketi ve mortgage finansman şirketi oluşturmak için de çalışmaların devam ettiğini ifade etti.
Şu an hiç bir kuruma borçlarının bulunmadığını, TMSF ile yaklaşık 2 yıl önce ibralaştıklarını kaydeden Baran Süzer, 1.1 milyar doların üzerinde özvarlığa sahip olduklarını, 400 milyon doların üzerinde de sermayeleri olduğunu belirtti.
Süzer, “Finansal holding planımızı hayata geçiriyoruz. Bir menkul değerler şirketini almak üzereydik ancak görüştüğümüz kuruluş son anda başka bir gruba satıldı. Ancak yeni görüşmelerimiz devam ediyor. Sadece hisse senedi aracılık hizmeti değil, şirket evlilikleri ve arzlarda etkin olacak bir menkul değerler şirketini bünyemize en kısa sürede katmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Baran Süzer, yurtdışında da yeni iş fırsatlarına baktıklarını belirtirken şöyle devam etti: “Başka ülkelerde de yeni fırsatlara bakarken öncelikle finans sektörüne yatırıma odaklanıyoruz. Bir yatırım bankası olur mu diye araştırıyoruz. Finans sektörüne hakim olunca zaten o ülkenin tüm sektörlerini bilebiliyorsunuz. Resmi daha iyi görüyorsunuz.”
Süzer Grubu’nun halen Kent Leasing ve Kent Factoring ile çok iyi bir performans gösterdiğine dikkat çeken Baran Süzer, Süzer Leasing ve Süzer Factoring ile de büyüme planları olduğunu kaydetti. Baran Süzer, “Leasing sektörü KDV değişikliği sonrası biraz kan kaybetmişti. Ancak şimdi yeniden eski gücüne kavuşuyor. Leasing yöntemini kullanması gereken pek çok sektör var” dedi. Süzer, bu iki alanda konservatif büyümelerine karşılık hedeflerinin leasing ve factoring alanında 2 yıl içinde ilk 10 şirket arasında girmek olduğunu da vurguladı.
Finansal alanda büyüme planlarına rağmen sigorta alanında ise olmayacaklarını kaydeden Baran Süzer, Generali Sigorta’da ellerinde kalan yüzde 25’lik hisseyi ellerinden çıkardıklarını belirtti. Süzer finansal sektörde büyürken bir taraftan da BDDK’ya bankacılık yapma gücüne sahip olduklarını göstermeye çalıştıklarını aktardı.
Gıdada büyüyor
Baran Süzer, finans alanı dışındaki sektörlerde de büyüme planları olduğunu sözlerine ekledi. Pizza Hut ve KFC’nin kriz ortamında iyi bir ciro performansı gösterdiğini anlatan Süzer, restoran sayılarını 80’den 100’e çıkaracaklarını ifade etti.
Ritz’de doluluk oranının yüzde 80’lerin altına düşmediğini kaydeden Süzer, şöyle devam etti: “Otel açıldığından bu yana yani 2001’den beri hep yüzde 15-20 üzerine koymuştuk. Ancak bu yıl 2008’deki performansın sektördeki yavaşlama nedeniyle hemen hemen aynısını yakalayacağımızı düşünüyoruz.”
Babam ABD’deki krizi 2006’da gördü, olası zararı engelledi
Gayrİmenkul alanında pek çok iş geliştirme projesi ile ilgilendiklerini kaydeden Baran Süzer, ABD’de Houston şehrinde yapmaya hazırlandıkları Ritz Residance projesinden vazgeçerek olası büyük bir zarardan da kurtulmuş olduklarına dikkat çekti. Baran Süzer “Houston’da 60’ar katlı iki residance yapma planımız vardı. Babam bu projeye uygun bir arsayı buldu ve görüşmelere başladı. Görüşmeler 2006’da başladı, müzakereler 6 ay kadar sürdü. Ancak babam daha o tarihte işlerin bozulacağını öngördü ve kaporayı yakma pahasına arsa alımından vazgeçtik. Projeyi de rafa kaldırdık. İyiki de kaldırmışız. Babamın öngörüsü sayesinde bu projeden kaynaklı büyük bir zararı engellemiş olduk” diye konuştu.
IMF’siz krizi geçersek sınıf atlarız
İŞ dünyasında genel kanı IMF ile yapılacak bir anlaşmanın Türkiye’nin küresel krizi daha az kayıpla atlatmasına yardımcı olacağı şeklinde oluşurken, Baran Süzer, tam tersine IMF ile bir anlaşmaya sıcak bakmadığını belirtti. Piyasalarda sonbahara doğru bir açılma olacağına da işaret eden Süzer, şöyle konuştu: “Biz mali disipline uyarak, IMF’siz kendi kaynaklarımızı yaratabiliriz. Dünyada çok ciddi bir kriz var ama Türkiye gerek Rusya’nın gerekse Körfez’in tam ortasında bulunuyor. Şayet oralardan kaynak çekebilirsek, bir kez daha borcu borç ile kapatma kolaycılığına kaçmazsak sınıf atlarız.”