Libananco davasında en kritik 180 gün
.
Cem Uzan’ın zam yapıp tazminat talebini 100 milyar dolar gibi uçuk bir rakama çıkardığı Libananco davasında son sözler 1 Temmuz itibarıyla söylendi ve gergin bekleyiş başladı. Artık karar 3 kişiden oluşan tahkim heyetinin iki dudağının arasında.
Libananco adlı Kıbrıs Rum merkezli şirketin Çukurova ve Kepez Elektrik’e ortaklığının tazminat talebi doğuracak bir zarara yol açıp açmadığı büyük bir ihtimalle önümüzdeki 2 ay içinde karara bağlanacak. Sonrasında ise yine tahkim heyeti tazminat talebini belirleyecek. Bazı basın organlarında hâlâ, Paris’te Hakan Uzan’ın ortaya çıkmasına da neden olan sürecin davanın esastan görüşülüp görüşülmeyeceği ile alakalı olduğu yazılıp çiziliyor. Ya doğru bilgi alamıyorlar ya da bu davanın bitmemesi ve sonsuza kadar uzaması için hükümet kanadı ile birlikte dua ediyorlar.
Türkiye’yi savunan avukatların zaten şu ana kadar temel savunma kurgusu dava sürecini uzatabildikleri kadar uzatma üzerine kuruldu. Ancak deniz bitti.
Hakan Uzan’ı Paris’e getirten, serbestçe dolaşmasına imkan yaratabilen tahkim heyeti en geç 6 ay içinde bu dava dosyasını kapatmış olacak. Edindiğim izlenime göre kararın çıkması 180 günü de bulmayacak ve sonbaharın ilk haftalarında bu iş bitecek. Gelin son duruma bir göz atalım. Enerji Bakanlığı’nın Forensic uzmanlarına yaptırdığı raporlar fos çıktı. Türk tarafı, Libananco’nun ardında olduğunu iddia ettiği Uzanlar’la ilgili 250 iddianın tamamını geri çekti. Bu büyük bir mağlubiyet gibi algılanıyor ve ister istemez Enerji Bakanlığı’nı tedirgin ediyor. Türk tarafının avukatlarından Jan Paulson son olarak mahkeme heyetine, ‘Türkiye tarafının sunduğu Forensic raporlarının kayda alınmamasını talep ediyoruz’ dedi.
Bu arada Türk tarafının sunduğu bilirkişi raporlarının Türkiye’yi savunan Coşar Hukuk Bürosu’nun avukatları tarafından kaleme alındığı anlaşıldı. Ismarlama raporlar bakalım Tahkim Heyeti’nin bakış açısını ne derece etkileyecek? Daha önce yazmıştım Türk tarafı çok büyük bir yanlış yaparak Libananco’yu savunan ABD’li avukatlık bürosunun tüm elemanlarının telefonlarını ve e-mail yazışmalarını takibe aldırmıştı. Bilirkişi raporları ikinci bir skandal nedeni sayılabilir.
Libananco avukatları uluslararası arenada çok büyük bir fiyaskoya yol açabilecek bu durumu 1 Temmuz’da verdikleri son savunmada müthiş bir şekilde kullandı. Avukatlarının dinlenmesi ve izlettirilmesi ile ilgili Türkiye tarafında ilgili kurumlar arasında yapılan yazışmaların tümü bir dosya halinde belgeleri ile Tahkim Heyeti’ne sunuldu. Daha önce dediğim gibi Türkiye’de böyle hukuk skandalları sıradan hale geldi ancak uluslararası arenada hukuğun ayaklar altına alınmasına imkan verilmiyor.
Ve gelelim 100 milyar dolarlık tazminat talebine... Libananco, 100 milyar dolarlık tazminat rakamının tespiti için Türk tarafından yüzlerce evrak ve bilgi istedi. Türkiye’de elektrik borçlarına uygulanan aylık temerrüt faizinden, Çukurova ve Kepez Elektrik’in 2003’ten bu yana yarattığı ekonomik değere kadar pek çok sorunun cevabı isteniyor. Bu talep Tahkim Heyeti tarafından Türk tarafına iletildi ve haliyle yine bir şok yarattı.
Benim edindiğim izlenim Türkiye’yi Tahkim Heyeti nezdinde en çok zora sokan durum, Libananco’yu savunan avukatların tüm yazışmalarının Coşar Hukuk Bürosu’nun talebi ile Türkiye tarafından takibe alınması gibi görünüyor. Türkiye bu hukuk skandalının faturasını ödemek zorunda bırakılabilir. Türk tarafının savunmasının omurgasını oluşturan ‘Libananco ÇEAŞ ve Kepez’e el konulduğunda ortak değildi. Bu şirket hile yoluyla hisseleri sonradan üzerine geçirilmiş, Uzanlar’a ait bir şirkettir’ tezi bakalım Tahkim Heyeti üzerinde ne derece etkili olabilecek. Hakan Uzan Paris’te 23 Mart’ta ifade verdikten sonra yeniden kayıplara karıştı. Cem Uzan ise Saint Tropez’de tatil yapıyor ve mahkemenin sonucunu bekliyor.