CHP'li Faik Öztrak'ın 'Bir rapor var nedense yayınlatılmıyor' iddiası doğru çıktı
.
Babacan: IMF raporundaki bazı analizlere itiraz ettik, o haliyle yayınlatmadık
Önceki akşam Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin ödül gecesi vardı...
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, IMF’nin hazırladığı son program sonrası izleme raporunun insiyatif kullanılarak yayınlatılmadığını söyledi. Babacan “Bu bizim en doğal hakkımız. Üyesi olduğumuz bir kurum rapor yazıyorsa ve bunun içinde katılmadığımız subjektif analizler varsa yayınlatmıyoruz. Geçmişte de böyle 4-5 raporu yayınlatmadık” dedi
Önceki akşam Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin ödül gecesi vardı. Cemile Sultan Korusu’nda gerçekleşen ödül töreninden sonra Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile geç bir akşam yemeğinde biraraya geldik. Masada pek çok konu konuşuldu ancak bana göre en dikkat çekici olanı insiyatif kullanılarak yayınlatılmayan IMF raporu bölümü oldu. Babacan, bir soru üzerine IMF’nin hazırladığı son program sonrası izleme raporunun özetinin yayınlandığını ancak aslının yayınlanmadığını söyledi. Bu raporda Türkiye’ye henüz yeni bakmaya başlayan çaylak kabul edilecek uzmanların analizleri olduğunu söyleyen Babacan, “O kurumun üyesi olarak bazı haklarımız var. Ortağı olduğumuz bir kurum böyle bir rapor yayınlıyorsa bazı haklarımız var. Eğer katılmadığımız bölümleri varsa yayınlatmıyoruz. Nitekim son raporda subjektif analizlere dayalı bölümler vardı. Biz de itiraz ettik ve bu haliyle yayınlanmasını istemedik” dedi.
4-5 kez engel olduk
Babacan üstelik rapor yayınlatmama sürecinin ilk kez yaşanmadığını 2002’den bu yana 4 ya da 5 kez daha hazırlanan raporun yayınlanmasına engel olduklarını söyledi. Babacan böyle söyleyince Hürriyet Ekonomi Müdürü Vahap Munyar bana döndü ve “Ercan gördün mü bugüne kadar epey bir haber atlamışız” diye takıldı. Babacan daha sonra yanımızda Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı’yı arayarak itiraz edilen raporun akıbetini sordu. Babacan ile Çanakçı arasındaki telefon konuşması söyle gelişti:
-İbrahim Bey bazı bölümlerini çıkarın dediğimiz raporla ilgili son durum nedir?
-İlave bilgiler verdik, analizlere bir de verdiğimiz veriler ışığında tekrar bakın dedik ancak henüz bize dönmediler.
-Süreç biraz uzadı galiba değil mi?
-Evet efendim, ilettik ancak dönüş olmadı. Bir cevap vermediler.
Babacan telefonu kapattıktan sonra devam etti: “Bu çok önemli bir olay değil. Öyle olsa piyasada etkisini görürüz. Rapor yayınlanmasında bir işleyiş var. Hazırlarlar önce, “İzniniz var mı yayınlayabilir miyiz?” diye sorarlar. Kaldı ki ‘Evet yayınlayabilirsin’ dememiz hata olurdu. O kurumda bazı haklarımız var. Buna rağmen o raporu yayınlatsaydık, içinde yer alan analizleri kabul ettiğimiz anlamına gelirdi.”
Öztrak gündeme getirdi
CHP’nin ekonomi kurmaylarından Hazine eski Müsteşarı Faik Öztrak, geçtiğimiz günlerde bir yabancı yatırım raporunun ortaya çıkmadığını iddia etmişti. Kamuoyunda polemik konusu olan rapora Hükümet kanadından Sanayi Bakanı Nihat Ergün Sabah Gazetesi aracılığıyla cevap vermiş ve “Rapor nerede, kaynağını görelim. Şimdi seçim zamanı, yalandan ölen mi var? Yok. İstediğini söyle, ‘Böyle bir rapor var’ de. Böyle bir rapor varsa, tamam çıksın, kaynağını görelim. Kimse bunu hazırlayan, ciddi bir organizasyon, neye dayandırıyor bunu? Yani bunu birisi laf olarak söyleyebilir. Hadi dayandır neye dayandırıyorsun” demişti.
Esnafı hiç bu kadar memnun görmemiştim çekler geri dönmüyor
Seçim bölgesi olan Ankara’da ya da gittiği diğer illerde esnafla dertleştiğini ve hiçbir dönemde bu kadar ‘İşlerimiz iyi memnunuz’ dendiğini görmediğini belirten Ali Babacan “Bir sıkıntıları olsa seçim dönemi bizi bulmuşken ağlarlardı. Büyük mağazalardan, AVM’lerden dert yanarlardı. Oysa şimdi bakıyorum sorduğum esnafın yüzde 80-85’i halinden memnun görünüyor” diye konuştu. Babacan piyasada işlerin iyi olduğunu Merkez Bankası takasından dönen çek oranlarının da teyid ettiğini söyledi. Babacan “2008 krizi öncesi çeklerde geri dönme oranı yüzde 5’lerdeydi. Kriz ortamında yüzde 10’lara kadar çıktı. Son baktığımda yüzde 2.01’e indiğini görüyorum. Bu çok olumlu bir veri” ifadesini kullandı.
Bankalar Birliği seçiminde Hüseyin Aydın’ı destekledik
Ali Babacan’a, “Bankalar Birliği seçiminde herkes Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen’in seçilmesini beklerken sizin Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın’a destek verdiğiniz. Hatta banka patronlarını aradığınız” spekülasyonları yapılıyor. Bu iddiaya ne diyorsunuz? diye sordum. Babacan, “Evet Hüseyin Aydın’ın arkasında olduğumuzu söyledik. Hüseyin Bey adaydı. Ancak nedense kamuoyunda onun adaylığı hiç konuşulmadı. Ergun Özen dahil başka isimlerin adaylığından sözedildi. Biz Hüseyin Aydın‘ın yanında olduk” diye konuştu.
Babacan’a “Şayet eski Başkan Ersin Özince’nin sert mesajları olmasa, seçimde yine bir adaya desteğiniz olacak mıydı” diye tekrar sordum.
Babacan şöyle yanıt verdi:
-Kimin neyi söylediği ve söyleyiş tarzı çok önemli. Biz mesajı alırız. Siyaset ve ideoloji kokan cümlelerle o mesajın desteklenmesine gerek yok. Siyasete çok meraklı olan başka işe girecek. Hüseyin Bey de sorunları dile getiriyor ancak daha dengeli cümlelerle.”
Kelle koltukta iş
Babacan, daha sonra kredilerdeki yüzde 25 ısrarlarına değindi:
-Bankalar Birliği toplantısında enerji dahil bazı kredilerin bu limitin dışında tutulması istendi. Biz de diğer kredilerden feragat ederek tabii ki enerji kredilerini daha hızlı artırabilirsiniz, ancak toplamda yüzde 25 sınırına dikkat edin dedik. Hâlâ kelle koltukta iş yapmak isteyen bu sınıra uymayanlar olursa bilemem. Hepsi olgun insanlar. Ben kredilerde bir sorun yaşayacağımızı düşünmüyorum.
Cari açık yüzde 8’e yakın çıkar büyüme yüzde 6’yı zorlar
Ali Babacan, cari açıkla mücadelede olumlu sonuçlar alındığını, ithalattaki artış hızının kırıldığını, kredilerin de yavaşladığını söyledi. Babacan, “Seçim sonrası cari açıkla ilgili daha sert tedbirler alınabilir mi, vergi artışı olabilir mi?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Vergi artışı bizim dördüncü aşamada gündeme getireceğimiz tedbirdir. Henüz o noktadan çok uzaktayız. Vergi gelirleri artıyor. Yeniden yapılandırmadan gelen kaynağı borç ödemede kullanacağız. O yüzden vergi artışlarından, sıkı maliye politikasından sözetmek için çok erken. Gelinen noktada kaygı verici bir durum yok. Dünyada sıkılaştırıcı para politikaları bir süre daha uygulanmayacak. O yüzden cari açığın finansmanında bir sıkıntı yok. Tabii bazı belirsizlikler var. Petrolün fiyatı, Yunanistan’ın durumu önemli. Petrol 110 dolarlarda kalırsa, büyüme yüzde 6 olursa cari açık GSYH’nin yüzde 8’i olur.”