Napoli'de bu lezzet duraklarına uğrayın
Napoli’de karın doyurmak mesele değil. Adım başı pizzacılar, büfeler ve minik tratorrialar kimseyi aç bırakmaz ama lezzet derseniz adres bilmek şart...
Pizacı Sorbillo gidilebilecek ilk adres. 1935’ten beri popüler bir pizzacı. Ünlü Pizacı, turistik Brandi’ye on basar.
Şık alışveriş caddesi Chiaia’da üzerindeki mütevazı Locanda N’Tretella ise önemli keşiflerimden. Dışarıda yemek ayrıca keyifli. N’Tretella’da balıkları kızarmış ya da soslu yapıyorlar. Yediğim domates soslu minik ahtapot (polpo) ile kızatılmış “alice” yani hamsi harikaydı mesela. Napoli’nin hamsisi de bir başka lezzetli. Bizdekine göre daha yumuşak tatta. Ancak hem görüntü hem lezzet olarak gümüş balığına da benziyor ama tercümesi hamsi. Mönüdeki, “bugün denizden çıkan” ibaresine göre balık seçiliyor. Bunun dışında burada klasik Napoli çeşitleri de var. Ancak kaliteli bir şarap istenirse şişe açtırmak gerekiyor. Falanghina Napoli’nin klasik şarabı. Bukeli ve damağa çok kuru gelmeyen yumuşak bir şarap. Sahibi Rino Artigiano’dan acı biber isteyince içerdeki İtalyan beylerden alkış alıyorum. Napoli böyle. Dostluk herkes için. Üzerine güzel tatlıları da vardı. Ben limon kremalı kek yedim.
Giorgio Armani'nin gittiği restoran
Bu mütevazı yere karşılık bir de hakiki gurmeler arasında bilinen ve özellikle gidilen bir yeri daha keşfettim bu kez. Dora, Giorgio Armani’nin gittiği yermiş. Armani’nin ağız tadı bizimkilerden daha mı iyi denecekse, iyi veya kötü, adam en azından İtalyan, eh görgülü de sayılır onun için ona güvenilir.
Ayrıca Türkiye’de görme hevesindekiler için Armani kuşkusuz sağlam bir referans. Biz de benzer etki altında arkadaşım Zeynep ile buraya gittik. Şişme derecesinde yenildi. Diğer masadaki, Beneventolu gurmeler ile fikirler paylaşıldı. Bize Ischia’nın Napoli’ye yakın adalardan biri) beyaz şarabından ikram ettiler. Açıkcası içtiğimiz Falanghina’dan çok daha kompleks bir tadı vardı... Mekan içinde görünürdeki tek garson yelekli Tony, dik duruşu, küçük adımları ve müztehzi gülümsemesi ile filmlik bir tip. Sahibi Giovanni ise sıkı bir alaylı şef.
Lezzeti iyice ciddiye alan bu mekanda seçtiğimiz kum midyesi vongoleli spaghetti’yi nasıl istediğimiz soruluyor. Şarap misali, kırmızı mı, beyaz mı? Beyaz kabuklu midyelerin tadını iyice net alabilmek için beyaz istiyorum. Yani domatessiz. Ancak vongololer besiye mi alınmış ne... Tabaklarımızdaki beşer, diyelim, vongele başka yerlerdeki 15-20 vongole’ye bedel. Sosa sadece maydanoz doğranmış. Yassı yapraklı maydanoza boşuna İtalyan maydanozu demiyorlar. “Denizden ne çıktıysa” ile yapılan casserole, yani domates soslu buğulama tipi çeşit ise çok özel. Bizdeki gibi tek bir balıkla yapılmamış. Birçok çeşit balığın koyun koyuna görüntü verdiği servis tabağı her evde olabilecek tevazuda...
Her balık birbirinden lezzetli. Bandır bandır ye. Napoli’den bir “baba”(özel formalarda pişirilen revani benzeri, kent ile özdeşleşmiş, aslında her yerde lebaleb bir tatlı) yemeden ayrılmamak için tatlı da istiyoruz. Bu baba gerçekten başka. Ağızda acı bir tat bırakan romlu olanlar yerine Giovanni’nin eşinin yaptığı az şekerli limoncello ile yumuşatılmıştı. Üzerine dayanamadım bir tek de ikram edilen limoncello’yu devirdim. Satılsaydı keşke... Duvardaki ünlüler arasında Armani’yi görünce yazım adına içim iyice rahat etti. Referansın ünlüsü ne de olsa fark ettiriyor, şurada, burada...
4 En ünlü balık yeri Napoli de merkezden uzakta olan Potsuopoli ama bu kez gidemedim.
Dora: Via Ferdinando Palaciano 30. Tel 08168 05 19
Locanda N’Tretella: Salita Sant’Anna di Palazzo 25
Pizzeria“Gina Sorbillo”: Via Tribunali 32
Locanda N’Tretella geniş bir mönüye sahip.
Erhun Şerbetçi’nin yeni sergisi
Ünlü Kulak Burun Uzmanı Doç. Dr. Erhun Şerbetçi’nin çektiği Yerebatan Sarnıcı’nın büyüleyici fotoğrafları, “Sarnıç Sarkaç ya da Populusa Vesileler” adlı sergisi ile Teşvikiye’deki Galeri Işık’ta...
Sanatseverleri Yerebatan Sarnıcı’nı daha önce hiç görmediği bir yüzüyle tanıştıran Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Op. Dr. Erhun Şerbetçi, çok özel karelerin yer aldığı sarnıç sergi serisinin üçüncüsü “Sarnıç Sarkaç ya da Populusa Vesileler” ile 10 Aralık tarihine kadar Feyziye Mektepleri Vakfı’na ait Galeri Işık Teşvikiye’de. “Sarnıç Yükü”, “Sarnıçtaki Hayalet” ve son olarak da bu kavramsal işler serisinin üçüncü ve son sergisi “Sarnıç Sarkaç ya da Populusa Vesileler” ile karşımıza çıkan Erhun Şerbetci, Yerebatan Sarnıcı’ndan yine büyüleyici fotoğraflar sunuyor. 1500 yıldır orada yaşayan sütunları fotoğrafladı. Onları çağdaş sanatın dili ile adeta öyküleştiren Şerbetci’nin “Sarnıç Sarkaç” sergisinde bu kez sütunlar sallanıyor, zamanı vuruyor ve Yerebatan Sarnıcı’nın gizli kalmış tüm tılsımlı imgeleri gözler önüne seriliyor. Sergi, yeni efsaneler, kutsal kaseler, sarnıç hayaletleri, çağdaş muskalar ve populus için milyar dolarlık satış şifreleri ortaya çıkarıyor.