Savaş beşlisi
Ginseng, adaçayı, çörek otu, zerdeçal ve zencefil
Hepimiz kışın bitki çaylarını daha çok kullanıyoruz. Peki ama bitki çaylarının hangisini içmek daha faydalı? Nasıl hazırlamalıyız? Bu sorularımı konunun uzmanına, Yeditepe Ün. Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Erdem Yeşilada’ya sordum.
* Bitki çaylarını nasıl hazırlamalıyız?
Bitki çaylarını hazırlarken yöntemin bitkinin içeriği ve kullanılan kısmına göre uygulanması gerekiyor. Eğer uçucu bileşenler taşıyorsa ve bunların etkisi bekleniyorsa kaynatmaktan kaçınılmalı, taze kaynatılmış suyu kapaklı bir demlik ya da bardak içerisine konan bitkinin üzerine döküp kapağını kapatarak beklenmelidir. Süre, istenilen lezzete ve etki derecesine göre 5-15 dakikadır. Ancak kabuk, kök gibi odunsu bitki kısımları için su ilave edilerek kaynamaya başladıktan sonra 5-10 dakika kadar kaynatılması gerekir.
* Aktardan çeşitli bitkileri alıp kafamıza göre çay hazırlamak doğru mu? Zararı olabilir mi?
Bitkilerin sağlık için kullanılması durumunda içerisindeki etkili madde miktarının önemi ön plana çıkar. Manavdan aldığınız bir bitkide içindekilerin miktarını sorgulamazsınız. Domates alırken likopen oranı nedir diye düşünmezsiniz. Ama ilaç gibi etki bekliyorsanız, o zaman içindeki likopen miktarı önemlidir. Aynı satın aldığınız tablet ya da kapsül gibi... Aktardan aldığınızda, doğru bitki alıp almadığınızdan emin olmalısınız. Maalesef piyasa yanlış bitkilerin satıldığına sıklıkla şahit oluyoruz. Mesela bir çalışma için adaçayı olarak piyasadan topladığımız 40 numuneden sadece 12’si adaçayı idi. Diğerleri “Dağ çayı” olarak bilinen ve farklı etkilere sahip bitkilerdi. Aynı şekilde yanlışlıkla zararlı bitkilerin pazarlanması söz konusu olabiliyor. Ayrıca pazarlanan bitkilerin kalitesi, içerisinde etkili maddelerin yeterince olup olmadığı, çevresel toksinler (egzos, endüstriyel atıklar), tarım ilaçları, mikrobiyolojik kirlilik gibi riskler bakımından kontrol edilmiş olması önemli. Bu nedenle ürünlerin kalitesini kontrol etmesini, ambalajlı güvenilir markalı ürünleri satın almalarını öneririm.
* Bana baş tacı ettiğiniz 3 bitkiyi söyler misiniz? Ve nedenleri?
Aslında tercih yapmak oldukça zor; hangi beklentiler söz konusu ise ona göre seçim yapılabilir, ama ilk sırada şüphesiz Ginseng yer alır. Ginseng kökü; bitkilerin kralıdır. Vücut işlevlerini düzenleyici etkiye sahip ender bitkilerden biridir. Tansiyonu, kan şekerini, ruhsal durumu normale döndürür. Yani yüksekse düşürür, düşükse yükseltir. Adaçayı; gerçekten son derece yararlı bir bitkidir. Hipokrat’ın “Bahçesinde adaçayı yetişen neden ölsün ki!” ifadesi insan sağlığı için önemini ortaya koymaktadır. İçerisine karanfil atarak etkinliğini daha da genişletmek mümkün. Çörek otu; Dinimiz hadislerinde “ölümden başka her derde devadır” ifadesi yer almaktadır. Bağışıklık sistemini düzenler, kan şekerini düşürür. Ancak zerdeçal ve zencefil hiç de yabana atılmamalı; bu iki akraba baharat üzerinde son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar kanserlerden tutun, yangılı hastalıklara kadar geniş bir yelpazede hastalıkların tedavisinde yararlı olabileceğini ortaya koymaktadır.
* Kadınların özel günleri için bir çay hazırladınız. İçinde neler var?
İçerisinde “kırmızı yonca, civan perçemi, mayıs papatyası, çoban çantası, karahindiba, gül çiçeği, söğüt kabuğu, zerdeçal” bulunuyor. Bu suretle adet dönemlerinde başlangıcı ile bitimi arasında günde 3-4 defa çay demlenerek içildiğinde şikâyetlerde önemli azalma sağlayabiliyor.
* Kışın yeterli su içemiyorum diyenlere...
Kış aylarında zaten su içme alışkanlığı olmayan kişi sudan daha da uzaklaşıyor. Size önerim içimi hoş, sıcak içecekler hazırlamanız. Ofisimde gün boyu bu içecekler hazırlanıyor ve misafirlerimize ikram ediyoruz. İşte çok beğenilenlerden 2-3 tanesinin tarifi:
Tarçın-karanfilli elma çayı
Malzemeler:
* 2 elma
(dilimlenmiş)
* 8 çubuk tarçın
* 8 adet karanfil
* 1,5 litre su
* Bal
Hazırlanışı:
* Bal hariç tüm malzemeyi kaynatın.
1 iri fincana sıcak elma çayınızdan koyun. İçine 1 çay kaşığı bal ekleyerek için.
Zencefilli-tarçınlı ballı çay
Malzemeler:
* 3 halka taze zencefil
* 1 limon (halkalar halinde kesilmiş)
* 8 çubuk tarçın
* 1,5 litre su
* Bal
Hazırlanışı:
* Bal hariç malzemenin tümünü kaynatın.
* Fincanınıza 1 çay veya 1 tatlı kaşığı bal koyup üzerine çayınızı ekleyin. İyice karıştırın.
Uzun boylu kadınlarda kanser riski daha yüksek!İngiliz Kanser Araştırma Kurumu’nun yürüttüğü ‘Milyon Kadın Araştırması’na göre uzun boylu kadınlarda çeşitli kanserlerin görülme olasılığı daha yüksek. Boydaki her
10 santimlik uzunluk kanser riskini yüzde 16 artırıyor.
Steve Jobs diyeti
Birkaç kitabı bir arada okumak adetimdir. Yeni bitirdiğim bir kitap Walter Isaacson’ın yazdığı Steve Jobs. Steve Jobs Apple’ın kurucusu. Ekim başında pankreas kanserinden öldü. Yaşarken bir ikondu, ama ölümünden sonra benim gibi birçok teknoloji özürlü bile sıkı hayranı oldu sanıyorum. Kitapta dikkatimi çeken önemli bir nokta garip ve sağlıksız bulduğum beslenme şekli... Jobs, üniversiteye girdiği yıl vejetaryenliğe karar veriyor. Ancak kafayı kendi deyimiyle fazla takıyor. Habire muzlu ekmek, havuç yiyor. Fazla havuç yemekten turunculaştığı söyleniyor. Arkadaşları onun ten renginin bazen günbatımı turuncusu olduğunu söylüyor. Beslenme alışkanlıkları 20"nci yüzyıl başında ünlenen bir Alman sağlıklı beslenme tutkunu Arnold Ehret’in ‘Mukussuz Diyet Şifa Sistemi’ kitabını okuduktan sonra iyice garipleşiyor. Sadece meyve ve nişastasız sebzelerle beslenmek gerektiğine inanıyor, vücudun düzenli aralıklarla oruç tutarak temizlenmesi gerektiğini düşünüyor. ‘Her zamanki gibi manyakça kafayı taktım" diyor. Bir ara bir hafta boyunca sadece elma yiyor. İki günlük oruçlarla başlıyor. Sonra bir haftadan fazla oruç tutabilir hale geliyor. Oruçların sonunda bol su içiyor ve bol yapraklı sebze yiyor. (Ehret, 56 yaşındayken düşüp başını çarparak ölmüş.)