8 saat uyuyup 2 saat güneşlenin
.
Sağlıklı beslenmenin ve sporun hayatı nasıl uzatabileceği kanıtlandıkça daha çok hareket ediyoruz, yiyeceklerimizi seçiyoruz. Peki uzun yaşamak için hangi ana noktalara dikkat edelim?
Hepimiz daha uzun ve sağlıklı yaşamak istiyoruz. Bu konudaki araştırmalara her geçen gün yenisi ekliyor. Sağlıklı beslenmenin ve sporun hayatı nasıl uzatabileceği kanıtlandıkça bizler de çaba gösteriyoruz; daha çok hareket ediyoruz, sigarayı bırakıyoruz, uykumuza dikkat ediyoruz, yiyeceklerimizi seçiyoruz. Peki uzun yaşamak için hangi ana noktalara dikkat edelim? İşte ipuçları:
İçinizdeki çocuğu daima diri tutun
Dünyaya merakla bakan, bilgiye aç, neşeli, güleç çocuktunuz. Şimdi büyüdünüz, ama içinizdeki çocuğu hep diri tutun. Onu kucaklayın. Araştırmalar yeni deneyimlere açık kişilerin daha az kalp krizi geçirdiği, daha az beyin felci olduğu, daha az hipertansiyona sahibi olduğunu gösteriyor. Yeni arkadaşlar edinmekten korkmayın, yeni hobileriniz olsun, yeni teknolojik gelişmelere açık olun. Yeniye ‘merhaba’ deyin.
Tabağınıza bitki koyun
Daha çok sebze-meyve yemeye çalışın. Özellikle de koyu yeşil yapraklı ıspanak, maydanoz, dereotu, roka, ısırgan otu,pazı, semiz otu gibi sebzeleri ve otları.. Böylece hem yükselişe geçen kolon kanseri riskinizi azaltırsınız, hem de ihtiyacınız olan pek çok bitkisel bileşiği alırsınız.
Gün ışığını yakalayın
Bazı çiçekler gün ışığıyla açılıyor, güneş çekilince kapanıyor. Vücudumuzu da öyle düşünün; gün ışığında metabolizmamız bile daha hızlı. Güneşi, gün ışığını kaçırmayın. Sabahları erken kalkın. Mümkünse temiz havaya çıkıp, güneşin teninize ve zihninize değmesini sağlayın. Gün ışığı ruh halimizi de çok olumlu yönde etkiliyor, hayata daha pozitif bakmamızı sağlıyor.
D vitamininiz normal mi, ölçtürün
D vitamini sağlıklı kemikler için şart. En önemli kaynağı ise güneş. Kalsiyum ve fosfor minerallerinin emilimi için D vitamini gerekiyor. Bu iki mineralin de kemik, diş ve kas sağlığında önemi büyük. D vitamini eksikliğinde kemiklerimiz yoğunluğunu kaybediyor, kemik erimesi dediğimiz osteoporoz gelişebiliyor, küçük darbelerde bile kırılır hale gelebiliyorlar. Vücudumuz dışarıda güneş altındayken D vitaminini cildimiz aracılığıyla direkt güneş ışığından üretebiliyor. Yiyeceklerde de D vitamini var. Ama çok az yiyecek D vitamini içeriyor. Yağlı balıklar, ciğer, kırmızı et, yumurta, desteklerden D vitamini alabilirsiniz. Asıl kaynak güneş.
Stresden uzak durun
‘Keskin sirke küpüne zarar’ sözü bu konuyu anlatmaya yetiyor da artıyor. Genlerimizde bulunan bir mesaj var; tehlike anında’ savaş’ veya ‘kaç’ mesajı. Strese girdiğimizde beynimiz tüm vücuda bu mesajı gönderiyor ve vücutta tehlikeden korunmak için 7 ana değişiklik meydana geliyor:
1- Kalp hücreleri enerji üretmeleri için gerekli besinleri göndermek üzere daha çok kan pompalamaya başlıyor. Daha hızlı atıyor.
2- Kana daha çok oksijen sağlamak için solunum hızı artıyor.
3- Beyne ve kaslara giden kan damarları daha çok oksijen, glikoz ve besin maddesi taşınabilmesi için genişliyorlar.
4- Dalak daha çok kan üretmeye başlıyor. Vücut ‘Herhangi bir kazayla karşılaşabilirim’ endişesiyle kanın pıhtılaşma yeteneğini artırıyor.
5- Karaciğer ve iskelet kasları daha çok enerji sağlaması için kana ekstra glikoz salıyor.
6- Göz bebekleri daha iyi görebilmek için büyüyor.
7- Enerjinin sadece kaslar ve beyin tarafından kullanılabilmesi için sindirim yavaşlıyor ve sindirim enzimlerinin salgılanması duruyor.
Stres kısa süreli olursa tamam, ama uzun sürdüğünde bu değişiklikler vücuda çok zarar veriyor.
İyi uyuyun
Uyurken hem fiziksel, hem de zihinsel olarak dinleniyoruz. Normal bir uykuda; vücut sıcaklığı, kan basıncı, solunum hızı, diğer vücut fonksiyonları azalıyor, vücudumuz dinleniyor. Uyku vücudun kendini onardığı zaman, bağışıklığı güçlendirdiği zaman. Uyku sorunları birçok hastalığa neden oluyor. Yaşam kalitemiz düşüyor. İdeali 7-8 saat.
İleriye dönük hedefler koyun
Anadolu’da uzun yaşayanlarla yaptığım televizyon programında hep şunu gözledim; hala ileriye dönük beklentileri var. Bilim bu konuları araştırıyor, ancak görünen o ki beyin hücrelerimize ancak yaşamaya değer bir şeylerimiz varsa ‘yaşa’ komutu veriyor.
Takviyeleri unutmayın
A, C, E vitaminleri, çinko ve selenyum minerallerine “savaş beşlisi” diyoruz. Çünkü bunlar vücudumuzda hastalık ve kanser yapıcı etkilere karşı en güçlü antioksidanlar. Stres sırasında vücuda zarar veren serbest radikal oluşumu artıyor. Savaş beşlisi işte bu serbest radikallerin oluşumunu önlüyor. Onlarla savaşıp vücuttan atılmalarını sağlıyor
Savaş beşlisi hangi yiyeceklerde var?