Şampiy10
Magazin
Gündem

Böyle kılıbıklığa can kurban

Serdar Ortaç’ın 26 yaşındaki İrlandalı manken Chloe Loughnan ile evlenmesi kariyeri açısından yararlı oldu. 48 yaşındaki popçu geçmişte ancak birbirinden güzel yabancı manken ordusuyla gezdiği zaman haber oluyordu. Ya da kumarda kaybettikleriyle gündeme geliyordu. Başka türlü isminden söz ettirmekte zorlanıyordu. Daha sonra astarı yüzünden pahalı gelmeye başladı.

Kumar alışkanlığı yüzünden başı ağrıdı parası azaldı. Çapkınlık olayı git gide baydı. Etrafını saran ‘no name’ mankenlerin magazin değeri azaldı. Serdar da uğraşmaya, masraflarına katlanmaya değmez dedi. Kendine genç, güzel ve yine yabancı bir manken bulup evlendi. Evlendiği günden beri de son derece gösterişli bir fiziği olan sarışın bomba eşi sayesinde sürekli gündeme geldi. Chloe gitti, Chloe geldi, Chloe şunu dedi, Chloe bunu dedi, Chloe şöyle yaptı, Chloe böyle yaptı diye de idare etti. Evliliğin repertuvarı kısıtlı olduğu için mecburen daha önce açıkladığı şeyleri arada bir yeni habermiş gibi süsledi. Son olarak Manavgat’ta verdiği bir konser sırasında eşinin yine çok kıskanç olduğunu hatırlatmış. Eskiden sahnede dansçılara sarıldığını ancak artık Chloe’nin dansçılarına sarılma yasağı koyduğunu tekrarlamış. Geçenlerde kılıbık olduğunu söyleyen ünlü sanatçı evin reisinin eşi Chloe Loughnan olduğunu itiraf etmiş. Eşin 22 yaş daha genç 20 santim daha uzunsa ve onun sayesinde senden bahsediliyorsa hiç önemli değil.

Dayan Serdar Ortaç dayan. Böyle kılıbıklığa can kurban!

Antalya’da Dua Lipa fırtınası esti

Arnavut asıllı İngiliz şarkıcı Dua Lipa bir konser vermek için canım Antalya’ya gelmiş. Hava alanından özel helikopterle alınan 23 yaşındaki cazibeli popçu geceliği 15 bin dolarlık villada konaklamış. Havuzda bikinisiyle yüzerken çekilmiş bir fotoğrafını Instagram hesabından paylaşmış. Son zamanların popüler sanatçısı Antalya’da olduğu için çok heyecanlı olduğunu söylemiş. Hijyen takıntısı olan genç yıldız kulisine 50 el 50 banyo havlusu istemiş. Ayrıca döner, ayran, deniz tuzlu biter çikolata, Hindistan cevizi suyu ve Yeni Zelanda balı talep etmiş.

Bu tuhaf karışımı tüketip midesini bozmadan sahneye çıkabildiyse kendisini ayakta alkışlamak gerek. Sadece Dua’yı değil onu oteline getirmeyi düşünüp gerçekleştiren Regnum Otelinin sahibi Ali Şafak Öztürk’ü de. Önce 78 yaşındaki ‘Galler Kaplanı’ lakaplı efsane şarkıcı Tom Jones’a ‘Delilah’ ve ‘Sex Bomb’ gibi dillere destan olmuş parçalarıyla süslediği unutulmaz bir konser verdirdi. Sonra sıra 15 yaşında evini terk eden, Amy Winehouse’la aynı okula giden, YouTube’a koyduğu parçalarla üne kavuşan ve adı Arnavutça ‘aşk’ anlamına gelen Lipa’ya geldi.

Bu ülkeye kimler geldi kimler geçti. Antalya’da Dua Lupa fırtınası esti!

Yazının devamı...

Fenomen gazlamasının ınstagram bazlaması

Hande Erçel’in sosyal medyada başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. 24 yaşındaki ünlü oyuncu ne yaparsa yapsın takipçilerine yaranmakta zorluk çekiyor. Tüm yaratıcılığını kullanıp ayak parmaklarını yara içinde bırakıncaya kadar dans ediyor. Beğenmedikleri gibi bir de üstelik kızcağızla dalga geçiyorlar. Eleştirilerin iğneli yorumların arkası kesilmiyor. Hande yine de yılmıyor ve umudunu yitirmiyor. Tüm iyi niyetiyle süslenip püslenip cicili bicili elbisesiyle güzel pozlar veriyor. Bu sefer kıyafetinin kendisine yakışmadığını ve kilolu gösterdiğini söylüyorlar. Şimdi de Periscope fenomeni olarak ün yapan Kerimcan Durmaz durup dururken kendisine sataşmış. Hande’nin sosyal medyada paylaştığı bir fotoğrafın altına ‘’Ay kusacağım bu bazlamadan’’ diye yazmış. Bunun üzerine hem Hande hem de popçu sevgilisi Murat Dalkılıç 23 yaşındaki ünlü fenomeni engellemiş.

Hızını alamayan Kerimcan buna ‘’Ay kusanlar çıksın. Instagram’ım kasılıyor’’ diyerek karşılık vermiş. Kerimcan’ın Instagram’da 2,7 milyon takipçisi var.

Bazlama dediği Hande Erçel’in takipçi sayısı ise onun 3 misli. Kerimcan gündeme gelebilmek için çareyi sosyal medyanın günah keçisi Hande’ye bulaşmakta bulmuş. Bir süredir magazin medyasında kendisiyle ilgili herhangi bir haber çıkmıyor. Yetenekleri kısıtlı ve zorlama olduğu için yavaş yavaş modası geçmeye başlıyor. Arada bir atılımda bulunup isminden söz ettirmesi reklamını yapması gerekiyor. Fenomen gazlamasının bazlama benzetisi de bu nedenden dolayı ortaya çıkıyor!

BOZVER: BİR AŞK HİKAYESİ OLARAK BAŞLADI YILAN HİKAYESİNE DÖNDÜ

Murat Boz ile Aslı Enver 2,5 yıl süren aşklarını 4 ay önce noktaladı. Daha önce de Murat’ın yüzüne gözüne bulaştırdığı kaçamağı nedeniyle bir kez ayrılmışlardı. Ancak ünlü çift hayranlarının yoğun baskısı ve kabahatin Murat’ın çapkınlık arkadaşı Esen Yenenler’in üstüne atılmasıyla kısa bir süre sonra barışmışlardı. Daha sonra Murat hiç beklenmedik bir anda birlikte yaşadıkları evden ayrılıp Aslı ile olan ilişkisini bitirdiğini açıkladı. Evlilik yolunda sağlam adımlarla ilerlediklerini sanan Aslı büyük hayal kırıklığına uğradı. İddiaya göre Murat son bir aydır Aslı ile barışmak için yoğun çaba harcıyormuş. Ortak arkadaşlarını devreye sokmuş. Bir türlü kopamadığı eski sevgilisinin evine çiçekler gönderiyormuş. Aynı sorunlarla tekrar karşılaşmak istemeyen Aslı bu kez tedbirli davranıyormuş. Düşünmek için zaman istediğini söylüyormuş. Yakın çevrelerine göre birbirlerine çok yakıştırılan ikilinin yakında yeniden barışmaları bekleniyormuş. Bir zamanlar ünlü çiftlerin isimlerinin birleşiminden oluşan Brangelina, TomKat, Kimye, Bennifer vardı. Bunlar da BozVer. Bir aşk hikayesi olarak başladı yılan hikayesine döndü!

Yazının devamı...

‘O Ses’ten gitti Gökhan geldi Beyaz

Beyaz yıllarca kendi şovunda başarısını kanıtladı. O Ses Türkiye’de de kendisine hangi görev veririlirse en iyisini yapar.

OSes Türkiye yarışmasının en renkli jüri üyesi Gökhan Özoğuz programdan ayrıldığını duyurmuş. Athena gurubunun sempatik solisti ve gitaristi televizyon izleyicisine kendini sevdirmişti. Ekrana çok yakışıyordu.

Doğal haliyle diğer jüri üyelerinin arasından sıyrılıp yeteneklerini göstermeyi başarıyordu. 5 yıldır jüri koltuğunda oturan 41 yaşındaki müzisyenin vedası popüler yarışma için büyük kayıp.

‘O Ses Türkiye’ deneyimli televizyoncu Acun Ilıcalı’nın iki kanalını birden kurtaran yapımlardan biri. Diğeri de ‘Survivor’ Zaten biri bitiyor diğeri başlıyor.

En çok reytingi de bu ikisi alıyor. Figüran niteliğindeki diğer programların pek adı sanı duyulmuyor.

Yani söz konusu ses yarışması Acun’un olmazsa olmazlarından. O da bunun farkında olduğu için Gökhan’ın yerini doldurmak istemiş.

Bir başka sevilen televizyon yıldızı Beyazıt Öztürk’ün transferini gerçekleştirmiş. Beyaz’ın jüri üyesi olarak mı yoksa sunucu olarak mı ekibe katılacağı belli değilmiş.

Beyaz yıllarca kendi şovunda başarısını kanıtladı. Hangi görev verilirse verilsin en iyi performansını ortaya koyacağından şüphe yok.

Ancak Gökhan’dan boşalan yeri değil Beyaz kolay kolay kimse dolduramaz. Durumu şöyle özetlemek mümkün:

‘’O Ses Türkiye’den gitti Gökhan geldi Beyaz, ama elma portakalın yerini alamaz’’

Buse’ciğin yüzlerce yıllık Yunan heykeline 20 günde nazar değdi

Yazının devamı...

Bas bas paraları Leyla’ya bas bas dolarları Yıldız’a

Yıldız Tilbe nevi şahsına mahsus ünlülerimizdendir. Yapaylığı yoktur acayip dobradır, içi, dışı birdir. Aklına geleni söyler kafasına estiği gibi davranır. Ne zaman ne diyeceğini ve ne yapacağını kendisi dahil kimse bilemez. Ancak 52 yaşındaki İzmirli sanatçı her defasında mutlaka dikkat çeker. Yıldız yine yapmış yapacağını ve bu kez ekonomiye bir çözüm üretmiş. Doların önlenemeyen yükselişi hakkında ‘’TL basıyorsak dolar da basarız, nedir yani?’’ demiş. Hızını alamayan ünlü şarkıcı ‘’Pound da euro da basalım. Dünyanın bütün paralarını basalım’’ önerisinde bulunmuş.

Yıldız’ın yaratıcılığına belki şimdi gülebilirsiniz ama döviz piyasalarındaki olumsuz hareketlenme sona ermezse yakında başka çare kalmayacak. ‘’Bence dünyadaki bütün ülkelerin paralarının değerleri aynı olmalı. Birini diğerinden üstün kılan nedir ki?’’ demesi mantıklı gelmeye başlayacak. Keşke bu dünyada herkes Yıldız Tilbe gibi olabilse ve hiçbir şeyi kendine dert etmese.

Kontrolü dışındaki tüm sorunlara kendi inandığı son derece basit çözümler getirebilse. Ne güzel olur. Bir denemekte yarar var. Halep ordaysa arşın burada. Dert dövizdeyse derman Yıldız’da.

Ne demişler? ‘’Bas bas paraları Leyla’ya. Bas bas dolarları Yıldız’a. Bi’ daha mı geleceğiz dünyaya?”

FİLMİN ADI: CEM YILMAZ MORGÜL

Yıldız Tilbe gibi nevi şahsına mahsus ünlülerimizden biri de Yılmaz Morgül’dür. Yılmaz Morgül kafasına estikçe yaptığı antikalıklarla Yıldız Tilbe’yi aratmaz. Kendisi de en az değerli meslektaşı kadar bu konularda yaratıcıdır. Herkesten farklı konuşma ve davranma konusunda son derece ustadır. Ne zaman ne söyleyeceği ve ne şekilde davranacağı tam bir muammadır. Renkli kişiliğiyle tanınan 54 yaşındaki şarkıcıya Alaçatı sokaklarında rastlamışlar.

‘Survivor’ yarışması mezunu ünlü sanatçı ayak üstü muhabirlerle sohbet etmiş. Gündem yaratacak bir açıklama nasıl bulurum diye düşünürken o anda aklına gelmiş. Durup dururken ‘’Cem Yılmaz bana birkaç kez film teklif etmişti, kabul etmedim’’ demiş. Tek şartla oynayacağını isminin afişte onunla birlikte üstte olmasını teklif ettiğini söylemiş. ‘Cem Yılmaz Morgül’ olarak yazılsın demiş. Ancak Cem kabul etmemiş. Oysa hiç de fena fikir değil.

Ünlü komedyen zaten buna benzer filmler yaptı. Ortak ismi araya koymadı kelimeyi tersten yazdı. GORA ile AROG yapımlarında olduğu gibi. Cem için de bir hava değişikliği olur. Her filminde nerdeyse aynı oyuncu kadrosu var. Kendisi de hem iki farklı rolde hem her sahnede var. Yükü hafifler. Üstelik bugüne kadar deneyip de bir türlü başaramadığı kadar komik de olur. Senaryoya bile gerek yok.

Morgül’ü kendi haline bıraksın yeter. Filmin adı da nasılsa hazır: ‘’Cem Yılmaz Morgül’’. Bundan alası. Şam’da kayısı. Ama orda da Morgül gibisi yok!

Yazının devamı...

Instagram’da birinciliği kaptı kutlamak için Haka dansı yaptı

Serenay Sarıkaya Instagram’da 7 milyon takipçiye ulaşmış. Bu daldaki rakipleri Elçin Sangu, Demet Özdemir ve Aslı Enver’i geride bırakmış. 27 yaşındaki oyuncu başarısını dans ederken çekilmiş bir videosunu takipçileriyle paylaşarak kutlamış. Görüntüsünün altına da “7 milyonu harika bir video ile kutluyorum. Sizleri çok özledim’’ diye yazmış. Hayranlarından ne zaman uzak kalmış da özlemiş bilemem ama yaptığı dans konusunda bir fikrim var. Yeni Zelanda’nın Maori yerlilerine ait ‘Haka’ adında 140 yıllık geçmişi olan bir savaş dansı vardır. Eskiden savaşlardan önce kendi güçlerini göstermek ve karşı tarafı korkutmak için kullanırlarmış. Amaç rakiplerinin moralini bozarak mücadeleye başlamadan psikolojik bir üstünlük sağlamakmış. Haka Dansı günümüzde rugby başta olmak üzere ulusal takımları tarafından spor karşılaşmaları öncesi yapılıyor. Sergilenen hareketler hırçın ve ürkütücü, dansçıların mimikleri sert gözükse de aslında duygusal anlamlar taşıyor. “Yan yana durun yan yana, zirveye çıkacağız zirveye, güneşin doğduğu yere” gibi birlik, beraberlik içeren sözler içeriyor. Serenay’ın iki dansçıyla yaptığı söz konusu dans da Haka Dansı’nı andırıyor.

Güzel oyuncu sanki rakiplerine gözdağı veriyor. Sosyal medya popüler olalı savaş alanları değişti. Kozlar artık meydanlarda değil Instagram’da paylaşılıyor. Serenay da kurallara uymuş. Instagram’da birinciliği kaptı. Kutlamak için Haka Dansı yaptı!

BEBEK’TEKİ ÇÖP ARABASININ İÇİNDE BİLE ÜNLÜ GÜZELLER VAR

İstanbul’un gözde semtleri Nişantaşı ve Bebek başka hiçbir yere benzemiyor. Dünyaca ünlü Hollywood yıldızlarının gözdesi Beverly Hills bile onların yanında sönük kalıyor. Nişantaşı ve Bebek’te mağazalar, barlar, kafeler, kulüpler ve birbirinden ünlü simalardan geçilmiyor. Bu nedenden dolayı magazin muhabirleri sürekli oralarda nöbet tutuyor. Zaman zaman da emeklerinin ve sabırlarının karşılığını alıyorlar. Çakırkeyif ünlülerin ağzından haber niteliğinde laflar kapıyorlar. Ya da ünlü isimlerin son derece ilginç görüntülerini yakalıyorlar. Özellikle Bebek’te muhabirlere harika malzeme çıkıyor. Yıllar önce Hülya Avşar ile evliyken Kaya Çilingiroğlu’na bir bar çıkışında park edilmiş arabayı kastederek “Ferrari sizin mi?” diye sormuşlardı.

Kaya da “Siz Feraye’yi nerden tanıyorsunuz?’” diye cevap vererek gizli ilişkisini kendi ağzıyla ortaya çıkarmıştı. Geçtiğimiz akşam yine Bebek’te tesadüfen yine aynı bardan çıkarken Türkan Şoray ve Cihan Ünal’ın kızı Yağmur’un topuğu takılmış. Ayakkabıları bir tarafa fırlayan 33 yaşındaki Yağmurcuk kendini bir anda belediyeye ait çöp toplama aracının içinde bulmuş. Beverly Hills avucunu yalasın. Bebek’teki çöp arabasının içinde bile ünlü güzeller var!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.