Kadınların korkulu rüyası
.
Tıp sürekli ilerliyor ama maalesef kadın-doğum muayenesini kadınlar için korkulu rûya olmaktan çıkaran bir metod henüz bulunmuş değil. Zaten inancım o ki, bu konuda bir icadı olsa olsa yine bir kadın yapacaktır çünkü ancak bir kadın bu muayene biçiminin ne kadar rahatsız edici olduğunu anlayabilir. Hamilelik dışında kadın-doğum doktoruna gitmeyen pek çok arkadaşım var. Üstelik bu kadınlar gayet eğitimli ve modern insanlar. Utanarak söylüyorum ki benim de çok defalar muayene tarihini bir sonraki seneye ötelemişliğim vardır. Ama maalesef, “geç tanı” sebebiyle çevremde üst üste şahit olduğum can kayıplarında sonra artık kontrollerimi aksatmamaya çalışıyorum.
Muayene koltuğu rahatlatıyor
Geçen hafta, eş-dost-akraba ziyareti için memleketime gittim. Sağlığımı benden iyi tâkip eden en yakın arkadaşım Aslı, beni kolumdan tutup, İzmirliler için çok büyük şans olan, ülkemizin en iyi kadın doğum doktorlarından İsmail Mete İtil’e götürdü. Meğer, muayene biçimi tümden değişmese de kadınların rahatsızlığını azaltacak bir takım yenilikler varmış. Bir kere şunu fark ettim ki, muayene koltuğu, normal oturuşa yakın bir pozisyon sağlayınca tedirginlik de epey azalıyormuş. En önemlisi ise, simir almak için kullanılan spekulum denilen mengene benzeri metal ve sevimsiz aletin, silindir şeklinde yuvarlak uçlu bir çeşit plastik olanı varmış. Aslında bu yeni bir alet değilmiş ama anlaşılan her doktor kullanmıyor, çünkü ben de ilk defa rastladım. Bir başka güzelliği de tek kullanımlık oluşu. Metal olan steril edilerek tekrar tekrar kullanılırken, bu ürün, hasta için açılıyor ve kullanımdan sonra atılıyor. Eğer sizin için de kadın-doğum muayenesi “korkulu rûya” ise lütfen hekiminizden plastik ve tek kullanımlık spekulum kullanmasını isteyin. En az yılda bir kez rutin kontrolünüzü yaptırmanın ve momografi çektirmenin, hayat kurtardığını unutmayın. Ayrıca, yeni ve gelişmiş momografi cihazlarının kullanıldığı merkezleri seçerseniz, momografinin de artık son derece pratik ve acısız olduğunu göreceksiniz. Kendimizi ihmâl etmeyelim. “Korkunun ecele faydası yok” demeyelim, biz kontrollerimizi yaptıralım, kendimize bakalım, ondan sonrasını Allah’a bırakalım.