Şampiy10
Magazin
Gündem

Ailelere yarı yıl tatili önerilerim

.

ABONE OL
Vatan Haber

Yeni sınav TEOG ve yeni skandal: Yahu bırakın fikr-i takip etmeyi, bu sınavlarla ilgili her hafta yeni bir skandal olduğu için konuyu bir türlü değiştirmek mümkün olmuyor. Cumartesi günkü sayfamda, iptal olan SBS sınavıyla ilgili yazıp, bu yıl amacı aynı kalıp adı değişen TEOG sınavıyla ilgili de skandalların kapıda olduğunu belirtmiştim. Keşke haksız çıksaydım!

Ama 2 gün sonra yani geçtiğimiz pazartesi günü TEOG sınav sonuçlarının açıklanmasıyla yeni bir skandal bombası patladı. Sonuçların hesaplanma biçimi, az buçuk toplama çıkarma bilen herkesi dehşete düşürdü. Efendim; daha öncede belirttiğim gibi, nasıl bir hatadır bilemiyorum ama alt tarafı 20’şer sorudan oluşan sınavda, yine alt tarafı orta mektep tarifesi sorulardan 1 tane fen bilgisi, 2 adet de matematik sorusu yanlış hazırlanmıştı. Anlamadık ama hadi bunu geçtik. Yahu puanlama yapılırken, hatalı hazırlanan soruların cezası öğrenciye çektirilir mi? Özetle; eşit ağırlıklı olması gereken puanlama sistemi, yanlış sorular çıkarıldıktan sonra hesaplanmaya kalkışılınca, matematik ve fen bilgisinin katsayıları artmış oldu. Dolayısıyla, MEB’deki hesap çarşıya uymadı ve matematik-fen sorularından hata yapanlar, daha fazla puan kaybetmiş oldu. Bu katsayı değişiminin suçu ise soruları yanlış hazırlayan MEB’in. Hadi sorular yanlış hazırlandı, matematik-türkçe ve fen bilgisi 5’er puan kaybettirse gene sorun yok. Soru azaldığı için katsayıyı değiştirmek nasıl bir kafadır? Özrü kabahatinden büyük demek bu olsa gerek!

Yarışmalar, toplumun hisleri ve karakteriyle ilgili çok şey söyler

Türkiye, Gökhan’ı niye seçti?: “ Bazen bir yarışma sadece bir yarışma değildir.” Foucault’tan araklayıp yazdım elbette ama başka türlü anlatamazdım. Çoğu zaman, basit gibi görünen çok şey aslında harika birer sosyolojik çözümleyici olabiliyor. İşte, “O Ses Türkiye” de benim için böyle. Geçen yıl, sezonun başında finalde kimin kazanacağını söylediğimde, “Acun mu söyledi”, “Kazanacak olanlar önceden belli değil mi” , “Ama sen şimdi manipülasyon yapıyosun” filan yazan o kadar çok kişi oldu ki bu sene sezon sonuna kadar susma kararı aldım. Elbette ki sonuçlar belli değil ve ben de bilmiyorum, sadece toplumsal bir okuma yaparak tahminde bulunuyorum. Bu yıl da, jüriyi gördüğüm ân adım gibi emindim, Gökhan’ın bir yarışmacısının kazanacağına. Çünkü, bu sanıldığı gibi sadece iyi seslerin kazandığı değil, öncelikle jürilerin yarıştığı bir format. Finale 4 yarışmacı kaldı ve hepsi Gökhan’ın yarışmacısıydı ve böylece daha yarışma bitmeden kazanan jürü belli olmuş oldu. Bunu bir tek Ebru Gündeş kırabilirdi ama kocasının karıştığı skandal sonucu, halk Onu da eledi. Eleyeceği de belliydi. Durumundan ötürü seyirci yanında olabilirdi ama tutumundan ötürü kaybetti. Aslında bu ve benzeri yarışmalar, toplumun hisleri, seçimleri ve karakteriyle ilgili çok şey söyler. Bir ülke ve vatandaşlarıyla ilgili sosyolojik çıkarımlarda bulunmak ve fikir sahibi olmak istiyorsanız, bu gibi yarışmalardaki seçimlerine dikkat edin. Peki, neden Türkiye, kayıtsız şartsız “Gökhan” dedi? Altını çize çize, hatta biraz başkalarına ayar verir gibi Gökhan’ı seçti?

Üstelik jürüdeki herkes, Gökhan’a göre daha geniş bir tabana hitap ediyor daha magazinel daha popüler, daha çok ekstraya gidiyor, daha çok programda yer alıyor. Bu seçimin sebebini tek bir kelime ile açıklamak mümkün: Samimiyet. Bu halk, artık sadece gerçekten samimi olanı istiyor. Samimi görüneni değil, olduğu gibi görüneni ayırt ediyor. Tribünlere oynamalar, dikkat çekmeler, ajitasyonlar değil, kendi halinde olmak prim yapıyor.

Fazla şova gerek yok artık, bu seyirci için samimi olan kazanıyor.

Benden söylemesi...

İster müze gezin ister müzikale gidin

Geçen yıl yazmaya başladığımda, ilk işim çocuklar için bir sömestr rehberi hazırlamak olmuştu. Bu yıl da çocuklarınızla birlikte güzel vakit geçireceğinizi umduğum birkaç öneri paylaşmak istiyorum.

- Muhakkak ama muhakkak çocukları sömestr tatilinde bir tiyatro oyununa götürmeliyiz. Emin olun, insanın büyüdüğünde hatırladığı en güzel anılar içinde muhakkak çocukken gittiği oyun vardır. Bana göre en büyük sömestr hediyesi, çocukları bir sanat etkinliğine götürmek. Küçük çocuklar için 5 Taş Çocuk Tiyatrosu’nda yarı yıl şenliği var:

8 farklı oyun 2 ayrı sahnede çocukları bekliyor. Biletler 20 TL. Eğer çocuğunuz artık 10 yaş ve üzeri ise (hatta bazı çocuklar daha olgun olabiliyor, o zaman bu yaş 8 olarak da düşünülebilir) artık büyük işi tiyatro ve gösterilerin zamanı gelmiştir. Oyunların çocuğunuza uygun olup olmadığını anlamak için tiyatroların gişe memurlarına fikir danışabilirsiniz.


- İstanbul Modern, çocuklarımız için en eğitici programları düzenleyen yerlerin başında geliyor. Özellikle hafta sonları ücretsiz pek çok etkinlik de yapılıyor. Rezervasyon şart. 7-12 yaş grubu için, mükemmel sanat atölyeleri var. Müze etkinliğinin avantajlarından biri de çocuklar çalışmalarını yaparken, sergi gezip üzerine bir yorgunluk kahvesi içebiliyor olmak. Ayrıca, çocuklar için sömestr boyunca (27- Ocak-7 Şubat) her gün 55-85 lira arası ücret ödeyerek 1,5 -3 saat arası çeşitli eğitimlere katılım sağlamak mümkün. Kuş evi yapımı, kostüm tasarımı ve takı tasarımı, bana “keşke çocuk olsam” dedirten etkinliklerden bazıları. www.istanbulmodern.org

Rezervasyon için: eğitim@istanbulmodern.org

Tel:0212 3347352



- Kuşkusuz bu yarı yıl tatilinin en şahane gösterisi “Cats”. 21 Ocak-9 Şubat arasında, Zorlu Center’ın

yurt dışındaki salonları aratmayan ana tiyatro salonunda izleyebileceğiniz bu gösteri, dünyanın en iyi müzikallerinden biri. Küçük-büyük herkesi kendine aşık edecek müzikalin fiyatları her bütçenin altından kalkacağı türden değil: 110-252 lira arasında. Gönül ister ki bu müzikali büyük küçük herkes izleyebilsin ama ne yazık ki Londra’da da bu ve benzeri oyunlar çok pahalı. Ama, Avrupalıların gelir düzeyinin çok gerisinde olduğumuz için maalesef bizim ülkemizde daha da pahalı kalıyor. Eğer kendinize ve çocuğunuza ayırabilecek böyle bir bütçeniz varsa bunu “Cats” için kullanmanızı öneririm. Ödediğinizin karşılığını fazlasıyla alacağınıza emin olabilirsiniz. Biletler için: www.bilet.zorlucenterpsm.com


- “Uzay Kampı Türkiye” . 2-7 Şubat arasında, 9-15 yaş grubunda 2 gün süren “Yıldızlar ve Gezegenler Macerası”na yalnız katılım mümkünken, 7-11 yaş için olan “Aile/Çocuk Uzay Kampı”na ebeveynler de eşlik ediyor. 5 günlük ve 2 günlük programlar dışında günübirlik ziyaret de mümkün. Detaylı bilgi istiyorsanız www.spacecampturkey.com.tr adresini mutlaka ziyaret edin.

- Kuşkusuz, diğer kentlerde İstanbul’daki kadar çok alternatif yok. Ama yine de çocukların 15 günlük süresi için epey bir şey bulmak mümkün. Ankara, İzmir ve pek çok kentte çocuk tiyatroları için www.mybilet.com adresinden, bilet temin etmek mümkün. Biletleri hemen almazsanız, yer bulamayabilirsiniz aklınızda olsun.

- Eğer çocuğunuzu şehir dışına götürme veya yollama imkanınız varsa, bu kent İzmir olmalı! Hem unutulmaz bir deneyim hem de şahane bir eğitim:

- Ayrıca; evde sinema keyfi-mısır patlatmaca-kestane yapmaca unutulmamalı, kutu oyunları “can”dır ama kahvaltı kurmacasına oynamak ayrı bir heyecandır, yabana atılmamalı.

Hazır fırsat bulmuşken çocuklar DVD’ler sayesinde Şarlo ve Laurel-Hardy ile mutlaka tanıştırılmalı. Araya bir de eski Türk filmi sıkıştırmalı.

Şimdiden iyi eğlenceler...

- Sömestr tarihlerinde İstanbul’da olacaklar çok şanslı. Kuşkusuz, ülkenin bu en faal kentinde çocuklar için de çok şey var. Bence ,insanın çocuğuyla vakit geçireceği en güzel yerlerin başında oyuncak müzesi geliyor. Sunay Akın’ın, müthiş girişimi ve eşinin olağanüstü çabalarıyla , Oyuncak Müzesi, hem küçükler hem büyükler için “Çocukluğumuzun Cenneti “ bana göre. Gezmesi ve kafesinde bir kahve içmesi ve insana müthiş zevk veren bu mekânda ayrıca çocuklar için harika etkinlikler var. İsterseniz çocuğunuzla birlikte katılabileceğiniz, isterseniz siz kafesinde biraz kafa dinlerken çocuğunuzu dahil edebileceğiniz bu etkinlikler için rezervasyon yaptırmanızı öneririm.

İletişim için;

www.istanbuloyuncakmüzesi.com

Tel: 0216 3594550


- Pera Müzesi de çocukları yarı yıl tatilinde unutmamış. 4-14 yaş gruplarına yönelik programlara bir göz atın derim. Tabaklara desen yapımından sabun laboratuvarında üretime kadar farklı atölyeler var.

eğitim@peramuzesi.org.tr

Tel:0212 3349900(4)

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Müslüm filmine dair...
  2. Kızkardeşlik duvarı
  3. Gelecek bize nasıl gelecek
  4. Yoksa siz “Tarihin sıfır noktası”nı hala görmediniz mi?
  5. Nafaka...
  6. Okullar açılırken veli dilekleri
  7. Geç gelen yaz geç gider
  8. Nobel Akademisi’nde kriz
  9. “Y” ile “Z” kuşağı yetersiz ve mutsuz
  10. Çocukları kandileriyle başbaşa bırakın

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.