Kredi kartında yeni limit kriterleri hem bankaların hem vatandaşın canını yakacak. Finansal mühendislik yapıp bir kartla diğerini ödeyen vatandaş yeni dönemde zorlanacak. Bankacı ise batık artışından endişeli.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Cuma günü kredi kartlarına limit getirmeye yönelik attığı adımlar ve bir taslak hazırlığının ortaya çıkması hem sektör hem de tüketiciler nezdinde büyük tartışma yarattı.
Hazırlanan taslağa göre, geliri 1.000 TL ve altındakiler için kredi kartı limiti 1.000 TL ile sınırlandırılacak. Limiti 1.000 TL üzerinde olanların ise gelirini belgelendirmesi istenecek ve gelirin sürekliliği de kontrol edilecek.
Bankaların 11 Eylül’ü
1.000 TL ve altında geliri olanlar için belirlenen 1.000 TL’lik limit sadece tek bir kart için değil, tüm kartlar için toplam limit olacak. Bu kararın olası etkilerini konuştuğum bir bankacı, “Kart geliri yüksek bankaların 11 Eylül’ü” şeklinde yorumladı.
BDDK, kart limitlerinin yanında kredi kartlarındaki asgari ödeme oranlarını da yükseltmeye hazırlanıyor. Taslakta yer alan bilgilere göre, kredi kartlarında 15 bin TL’ye kadar olan limitlerde asgari ödeme tutarının yüzde 25’ten yüzde 30’a, 15 bin-20 bin TL arası limitlerde yüzde 30’dan yüzde 35’e yükseltilmesi öngörülüyor.
Mevcut kartları kapsayacak mı?
Kredi kartlarıyla ilgili getirilmesi planlanan düzenlemelerin mevcut kredi kartlarını kapsayıp kapsamayağı henüz net değil. Eğer açıklanan düzenlemelerin mevcut kredi kartlarını da kapsaması halinde hem bankalar hem de kullanıcılar için bambaşka dönem başlayacak.
Kredi kartı borçlarına ve borcunu ödeyemeyen kişi sayılarına ilişkin rakamlar, bu alanda bir düzenlemenin gerekliliğini gözler önüne seriyor. Ancak Cuma günü açıklanan düzenleme mevcut kartları da içine alırsa 2 önemli endişe öne çıkıyor. Bunlardan ilki kart limitlerini belirlemede kullanılacak gelirin “tam olarak” beyan edilememesi. İkincisi ise kredi kartında batıkların artması.
Çalışanların %35’i asgari ücretli
Şimdi bu iki endişeden ilkini biraz açalım... Türkiye’de çok sayıda kişi görünen gelirinden daha yüksek gelire sahip. Örneğin, çok sayıda işveren çalışanlarının maaşını asgari ücretten gösterip aslında daha fazla maaş veriyor.
Geçen hafta açıklanan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) prim gelirlerine göre, Türkiye’de çalışanlarının yaklaşık yüzde 35.1’i asgari ücretle istihdam ediliyor. Dolayısıyla bu kişilerin kullandığı kredi kartlarının toplam limitleri, bir anda 1.000 TL’ye inecek.
Birden fazla kredi kartı sahibi olan çok sayıda kişi “finansal mühendislik” başarısıyla kart borçlarını çevirebiliyor. Limitlerin bir anda 1.000 TL’ye inmesi halinde, borcu borçla çevirebilen tüketicilerin büyük bölümü zor durumda kalacak. İşte bu noktada sektör için de tehlike çanları daha yüksek sesle çalmaya başlıyor.
Kart ödemelerinde yaşanacak aksaklıklar bankacılık sektöründe batık kredi kartı tutarını yükseltebilir.
BANKA HİSSELERİ YÜZDE 3.48 DÜŞTÜ
Banka hisseleri düştü ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki yükselişin içerideki faizlere yansıması ve BDDK’nın taslak tebliğlerle tüketici kredilerine getirdiği düzenlemelerin olumsuz etkisi ile baskılanan banka hisseleri öncülüğünde borsa yüzde 2.55 düştü.
BIST-100 Endeksi yüzde 2.55 düşüşle 72.382 puandan kapanırken, bankacılık endeksi yüzde 3.48 geriledi. En çok düşen bankalar arasında yüzde 4.57 ile Akbank, yüzde 4.27 ile Garanti Bankası, yüzde 2.89 ile Yapı Kredi ve yüzde 2.34 ile İş Bankası yer aldı.
Kart borcu kredi borcuna dönüşebilir
Peki kredi kartı limitlerinin bir anda düşürülmesi ile yaşanabilecek kabustan nasıl kurtulunabilir? Eğer getirilmesi planlanan düzenleme mevcut kredi kartlarını kapsamayıp, yeni verilecek kartları içeriyorsa bir sorun yok. Düzenleme mevcut kartları da kapsayacaksa geçiş süreci için belli bir zaman verilebilir. Örneğin, “Limitlerin gelire göre belirlenmesi uygulamasına 2015 yılında başlanacak. Herkes önlemini bu tarihe kadar alsın” denilebilir. Bu süre zarfında tüketiciler de kart borçlarını azaltmak için bir dizi karar alabilir. Kart borcunu tüketici kredisi ile kapatmak ilk akla gelen tercih olarak öne çıkıyor. Bu arada sektörün teknik altyapısının da şu an yeni düzenlemelere hazır değil. Birden fazla kart için belirlenecek tek limitte tüketicinin hangi kartı ne şekilde seçeceği de yanıt bekleyen bir diğer soru.
Kartta batık tehlike sınırının altında
Türk bankacılık sektöründe takipteki alacaklar 2012 yılsonuna göre yüzde 11.7 artarak Haziran 2013 itibarıyla 26.1 milyar lira seviyesine yükseldi. Sektörün takibe dönüşüm oranı ikinci çeyrekte yüzde 2.8 olurken, bu oran en yüksek yüzde 3 ile KOBİ kredilerinde, yüzde 2.7 ile bireysel kredilerde gerçekleşti. Bireysel krediler içinde en yüksek takibe dönüşüm oranı ise yüzde 4.9 ile kredi kartlarında gerçekleşti.
1.000 TL üzeri limitler nasıl belirlenecek?
Cuma günü açıklanan taslakta sadece 1.000 TL ve altında geliri olanlar için kredi kartında üst limit belirlenmiş durumda. 1.000 TL üzerinde gelire sahip olan ve bunu düzenli olarak beyan edenlerin kredi kartı limitlerinin ne şekilde belirleneceği konusunda bir açıklama yapılmadı. Ancak bankacıların genel beklentisi, 1.000 TL üzerinde geliri olanların kart limitleri belirlenirken “çarpan” oranının kullanılabileceği yönünde. Yani maaş arttıkça kart limiti de artabilir. Örneğin 3.000 TL geliri olan 5.000 TL, 5.000 TL geliri olana 10.000 TL, 10.000 TL geliri olana 20.000 TL kart limiti verilebilir. Ayrıca mevduat, bono ve hisse senedi gibi tasarrufları olanların da kart limitleri yukarı çekilebilir.
Karar banka kârlarını olumsuz etkileyecek
Bankaların kârları içerisinde kredi kartlarının payı da oldukça yüksek. Dolayısıyla kredi kartlarına getirilecek limit uygulaması kart kullanımını dolayısıyla kârları aşağıya çekecek. Reuters’a dün bilgi veren üst düzey bir ekonomi yetkilisi, karşılıkların artmasının etkisiyle sektörün kârının yaklaşık 2 milyar lira düşeceğini belirterek, “Tabii bu zarar anlamında değil, kârın sermayenin altına gizlenmesi şeklinde olacak. Sektörün kârının yaklaşık yüzde 10’unun bünyede tutulmasına yönelik adım olacak” dedi. Kredi kartı gelirlerinin azalması halinde bankalar, bu kaybı başka ürünlerden elde ettikleri geliri artırmayla aşmaya çalışabilir. Bankaların düzenlemelerden gelecek söz konusu olumsuz etkileri dengelemek için kredi kartlarındaki, bonus, puan ve mil gibi uygulamaları azaltabileceği de tahmin ediliyor.