Ülkemizde kraft biracılık konusunda çalışmalar sürüyor. Farklı şehirlerden gelen 7 üretici geçen hafta Antalya’da buluştu, tecrübelerini ve hayallerini anlattı.
Sifnos adasında kaldığımız otelden çıkmış kumsalın diğer ucunda, kilisenin etrafındaki birkaç evden ibaret olan köye doğru yürüyorduk. Öğlen güneşi Ege Denizi’nden gelen hafif esintiyi etkisiz hale getiriyordu. Ayaklarımız kah suyun içinde kah sıcak kumların üstünde yürürken önümüze çıkan bir tavernaya girmeye karar verdik. Yunan adalarında sık sık karşınıza çıkan balıkçı lokantalarından birisi, birkaç ağacın sağladığı gölgeliklerin altında mavi masalar, sandalyeler, keyifli insanlar.
Tavernalarda meze istemek için mönüye bakmaya gerek yoktur. Uzomuzu da “yeşil Barbayani, yoksa Mini” diye sipariş ederken genç garson “uzo listemizi görmek ister misiniz” diye sordu. Tabii ki isterdim, uzo sayfasını buldum, tam farklı bir uzo isteyecektim ki, sayfayı çevirdim ve gözlerimi yerinden fırlatacak bir sürpriz ile karşılaştım: “Yunan Kraft Biraları Listesi”
Listeler gittikçe uzuyor
Kraft biralar küçük üreticilerin yaptıkları artizanal ya da benim pek sevmediğim bir tabir ile butik biralardır. 1980’li yıllardaki “Amerikan Bira Devrimi”nde ortaya çıktılar ve hızla bütün dünyaya yayıldılar. Yunanlıların da iyi kraft biraları olduğunu biliyordum ama küçük bir adadaki bir kumsalın üstündeki bir tavernada 11 biralık bir kraft bira mönüsü açıkça beklemiyordum. Listeyi veren delikanlı tavernanın sahibinin yeğeniymiş, yazları Atina’dan gelip işletmeye yardımcı oluyormuş. “Patronu nasıl ikna ettin uzoların yanında kraft bira satmaya” diye sordum. “Zor oldu” dedi: “İlk önce yalvar yakar bir tane koydurabildim, sonra o satınca ikinci, üçüncü derken bir ara otuz kraft birayı bulduk. Sonra stok problemleri çıkınca patron vazgeçecek diye korktum ve 10-15 kraft biralık bir listede karar kıldık.”
Tatları da adları da keyif verici