Altın değerinde Bordeaux şarapları

Haberin Devamı

Bordeaux dünyanın en tanınmış ve en prestijli şarap bölgesidir. 1855 yılındaki Paris fuarından önce Bordeaux’daki şarap tüccarları bölgenin en iyi şaraplarının bir sıralamasını, bir klasifikasyonunu yapmaya karar vermişlerdi. Bunun sonucunda sıralamaya girmeyi başaran 61 tane şarap “Grand Cru” ünvanı ile Bordeaux’nun en iyi şarapları olarak isimlerini şarap tarihine değişmeyecek şekilde kazımış oldular. Değişmeyecek şekilde diyorum, çünkü Bordeaux şaraplarının 1855 klasifikasyonu o günden beri tek bir istisna dışında değişmedi.

61 Grand Cru şarap kendi aralarında 5 kategoriye ayrılmıştı. Bunlardan Chateau Lafite Rothschild, Chateau Margaux, Chateau Latour ve Chateau Haut Brion Premier Cru olarak Bordeaux’nun en iyi şarapları olarak şarap dünyasının zirvesine oturmuşlardı. 15 şarap Deuxièmes (ikinci) Crus, 14 şarap Troisièmes (üçüncü) Crus, 10 şarap Quatrièmes (dördüncü) Crus, 17 (son anda Chateau Cantemerle’in ilavesiyle 18) şarap ise Cinquièmes (beşinci) Crus olarak 1855 klasifikasyonunda en iyi Bordeaux şarapları olarak yer almayı başarmışlardı. Mouton Rothschild sahibinin bitmez tükenmez çabaları ve üstün kalitede şarapları sayesinde 1973 yılında Premier Cru arasına girmeyi başarmış, ama onun dışındaki bir değişikliğe açıkçası şimdiye kadar kimse, belki de çıkacak olan kavgaları göze alamayarak cesaret edememiş.

Müzayedelere çıkan 150 bin dolarlık Şarap

Aslında 5 büyük şatonun şöhretleri 1855 yılından çok daha eskilere dayanıyor. ABD’nin ilk başkanlarından Thomas Jefferson, Paris’te büyükelçi olarak bulunduğu zamandan beri Chateau Haut Brion’un en iyi müşterilerinden birisiymiş. 1985 yılında ünlü yayıncı Malcolm Forbes, Chateau Lafite’in Thomas Jefferson’un mahzeninden çıktığı iddia edilen 1787 yılının şarabının bir şişesine 150 bin dolar vermişti. Ve tahmin edebileceğiniz gibi bu 5 Premiers Crus şatonun şarapları müzayedelerde en yüksek fiyatlara el değiştiren şaraplar oluyorlar, hele iyi yılların şaraplarsa... İyi yıllar da ne yazık ki sadece arada bir oluyor.

Bordeaux şarapları için 2009 yılı da iyi bir yıl olacağa benziyor. Güzel bir yazın ardından gelen yağışsız ve serin Eylül geceleri 2009 rekoltesini şimdiye kadar ki en iyilerinden birisi yapacak gibi... “Tabiat bize bu yıl çok cömert davrandı” diyen üreticilerin bazıları 2009 rekoltesinin efsanevi 1945 kadar iyi olabileceğini söylüyor. Gerçi Bordeaux şarapları için çok aceleci olup bunu söylemek zordur. 1945 yılından bu yana 1961, 1982, 1989, 1995 rekolteleri muhteşem şaraplar vermiş ve hâlâ bazı mahzenlerde bulunabilen şişelerin değerleri katlanarak artmıştır. 2000 ve 2005 rekolteleri de artık olgunlaşıp içilmeye başladılar, ama onlarında hızla artan fiyatları bu şarapları alanları, “Onları içelim mi, yoksa saklayıp ilerde üç beş misli fiyata satalım mı?” ikilemine düşürmüştür. 2009 Bordeaux’larının da bu performansı gösterecekleri düşünülüp birkaç kasa bir kenara atmak akıllı bir yatırım olacağa benziyor.

Rus ve Çınlıler piyasayı canlandırıyor

Şaraptan da yatırım mı olur diye dudak büküyorsanız, bazı rakamlara bir göz atmanızda yarar olabilir. ABD’deki müzayedelerde satılan şarapların değeri 1997 yılında 56 buçuk milyon dolar iken, 2007 yılında 190 milyon dolara yükselmiş. Bunda Rus ve son yıllarda Çinli dolar milyarderlerinin iyi ve özellikle pahalı şaraplara merak salmalarının da büyük rolü olmuş. Rus ve Çinlilerin neredeyse limitsiz para harcama kapasite ve merakları şarap fiyatlarını da önemli ölçüde yukarıya çekmiş. Wine Spectator dergisine göre bu 10 yıllık dönemde Bordeaux’nun 5 Premier Cru başta olmak üzere 16 Grand Cru şarabından oluşan endeksi 100 puandan 191 puana yükselirken, aynı artış 1982 gibi iyi bir rekolte için 100 puandan 252 puana olmuş. Yani 1997 yılında 100 dolara aldığınız bir 1982 rekoltesi Bordeaux şarabı 2007 yılında 252 dolar olmuş. Christie’s ve Sotheby’s gibi müzayede evlerinin Londra rakamlarına bakacak olursanız, 1999 yılındaki bir müzayedede bir kasasını (12 şişe) 2 bin 500 sterline aldığınız Chateau Latour’u bu yıl 17 bin 500 sterline satabileceğinizi hayretle görebilirsiniz. Peki şarap yatırımının riski yok mu derseniz, tabii ki var. Aynı borsada yanlış hisseye oynayabileceğiniz gibi, yanlış şarapları alabilirsiniz. Ama en büyük tehlike dayanamayıp yatırım diye aldığınız şarapları içip yatırımınızı sıfırlamanızdır. Ama onda bile hiç değilse ağzınızda güzel bir tat kalır.

DİĞER YENİ YAZILAR