Yemin kardeşliği ve ahiretlik

Haberin Devamı

SORU: Dinimizde kan kardeşliği var mı? Ahretlik ne demektir? (Aysel Artem)

CEVAP: “Yeminlerinizin bağladığı kimselere de hisselerini verin” (Nisa: 33) ayetinde yemin kardeşliği kuranlara paylarının verilmesi emredilir. İslâm’dan önceki dönemlerde yeminle kardeşlik kuranlar vardı. Kimine göre İslâm’da bu uygulama kaldırılmış kimine göre de yürürlüktedir. Hanefilere göre şayet Kur’ân’da sayılan miras sahiplerinden artan olursa bu kısım mevlal-muvalat denilen yemin kardeşine verilir. Şimdi bu tür kardeşliğe işaret eden ayeti açıklamaya çalışalım: Yeminin çoğulun “eyman”dır. Ayette yemin akdiyle bağlananlar söylemi üzerinde çeşitli yorumlar vardır ama en güçlü yoruma göre kastedilenler, haliflerdir (kendileriyle dostluk, kardeşlik ahdi yapılmış bulunanlar).

“Kanım, senin kanındır”

İslâm’dan önceki dönemin genel adı olan cahiliyye döneminde yeminle kardeşlik kurma geleneği vardı. Biriyle dostluk kurmak isteyen, kardeş olmak istediği kimseyle “Kanım senin kanındır. Sen bana varis ol, ben sana varis olayım. Sen benim hakkımı ara, ben senin hakkını arayayım” diye sözleşirdi. Birbirleriyle bu şekilde sözleşenler (yani şimdiki deyimle kan kardeşliği kuranlar) birbirlerine varis olur, biri öldüğü zaman halifi (antlısı) malının altıda birini alırdı. İşte bu ayet, daha önce bu tür antlaşma yapılmış olanlara, miras paylarının verilmesini emretmektedir. İslâm, kötülük üzerine yapılmış antlaşmaları kaldırmış ama iyi antlaşmaların yerine getirilmesini emretmiştir.

Kardeşlik sebebiyle varis

Hz. Peygamber, Medine’ye geldiği zaman ensar ile muhacirleri birbirlerine kardeş yapmıştı. Muhacir, ensarlıya bu kardeşlik sebebiyle varis olurdu. “Ana babanın ve akrabanın bıraktıkları için mevlalar (varisler) yaptık” ayeti inince kardeşlik yoluyla kurulan miras alışverişi ortadan kaldırıldı. Birbirlerine kardeşlik akdi yapmış olanlara mevlal-muvalat denilir. Hanefiler, mevlal-muvalat denilen antlıya, belli bir pay ayrıldığını bildiren bu ayetin neshedilmediği, yürürlükte olduğu kanısındadırlar. Doğru görüş de budur. Çünkü Kur’ân’da bulunan ayetler arasında nesih söz konusu değildir. Zira Kur’ân’da birbirine aykırı hükümler yoktur. Nesih ancak aykırı hükümler arasında olur. Kur’ân’da birbirine aykırı söz bulunmadığına göre nesih de söz konusu olamaz. “Rahim sahipleri (kan akrabası), Allah’ın kitabına göre birbirlerine daha yakın dostturlar” (Enfal: 93/75; Ahzab: 97/6) ayeti, mirasla ilgili değildir sadece insanın akrabasına daha çok yakınlık duyduğunu, bunun insanın doğası gereği olduğunu bildirmektedir.

* DEVAM EDECEK

DİĞER YENİ YAZILAR