SORU: Dinimizde 1 erkeğin şahitliği yeterliyken kadınlarda neden 2 şartı aranıyor? (Rıdvan Gümet)
CEVAP: Tek erkeğin şahitliği yeterli olmaz. Şahitlerin en az 2 olması istenir. Şayet borç alıp verirken 2 erkek şahit bulunmazsa o zaman 1 erkekle 2 kadın şahidin bulunması emredilir. 2 kadının şahitliği, sadece borçla ilgilidir. Genelde hassaslığından ötürü ani olaylarda çabuk heyecanlanan kadının unutma veya şaşırma durumunda borcun, kamu hukukunun güvencesi için 2 kadın şahit şartı getirilmiştir. Ayet indiği zamanlarda yani 15 asır önce ticaret, borç verme, genelde ekonomik konular erkeklerin egemenliğindeydi. Kadınlar bu işle meşgul olmadıkları için deneyim sahibi değillerdi.
Deneyimlerinin olmadığı ekonomik konuda şaşırma ihtimalinden dolayı 1 yerine 2 kadın şahit bulundurmak emredilmiştir. Ancak bu emir gereklik ifade etmez. Tavsiye niteliğindedir. Çünkü borç alıp verenler isterlerse şahitsiz de bu işi yaparlar. O zaman borç alan inkâr ederse, borç vermiş olan ispat edemediği takdirde hakkını kaybeder. Sonuca katlanır. Yani borç veren kimse isterse tek erkeğin veya tek kadının şahitliğiyle de yetinir ama borç konusunda sadece tek kadının şahitliği, iddiayı ispata yeterli görülmez. 2 kadın şahit, sadece ekonomik meselelerdedir. Çünkü bu husus, borçla ilgili bir konuda belirtilmektedir. Ama diğer konularda erkek kadın farkı yoktur. Hatta kadınların uzman oldukları doğum, çocuğun annesinin tespiti gibi hususlarda tek kadının şahitliği de geçerlidir.
Cehaletin böylesi!
SORU: Bir arkadaşım semtimizin cami imamına “Peygamberimiz hangi mezhebe ve imama göre ibadet etti” diye sordu. “İmamı Azam Hazretleri’nin içtihadına uydu” şeklinde cevapladı. Ben de “Hocam Peygamber Efendimizin zamanında mezhepler var mıydı” dedim. İmam efendi, “Ben seni hiç camide görmedim” diyerek bulunduğumuz yeri terk etmemizi istedi. “Bu insanların kafasını karıştırma” deyip hızla uzaklaştı. (Fikret Yıldız)
CEVAP: Hz. Peygamber’in İmamı Azam’ın ictihadına uyduğunu söyleyen imam, cahil kelimesinin dahi ifade edemeyeceği kadar cahildir. İmamı Azam, Hz. Peygamber’in vefatından 70 yıl sonra doğmuş, Peygamber’in yolunda âlim bir mümindir. O imam denilen kişinin hiçbir sözüne güven olmaz. Bu cahil adamı Diyanet’e duyurun. Böyle bir cahil nasıl namaz kıldırır camide?
Tövbe kapısı açık
SORU: Biri küfre düştüğünde tövbe etse bile yaptığı ibadetler boşa mı gider? (Ahmet Ay)
CEVAP: Önemli olan kulun son halidir. Günahından, hatasından tövbe eden kimsenin tüm hataları silinir. İyilikler, kötülüklerin izini siler. Tövbe eden hiç günah işlememiş gibi olur. Ama imanlıyken inkâra düşen ve küfründe ısrar eden, son nefesini de küfürle kapatmış olan kimsenin bütün güzel amelleri yok olup gider. Bu husus Kur’ân ayetiyle sabittir. Son nefese kadar tövbe kapısı açıktır.