Peygamberimiz Bedir Savaşı’nda zafer için dua etti

Haberin Devamı

SORU: İş yerinde namaz kılamadığını belirten bir okuyucunuzun sorusuna verdiğiniz cevapta, “Ezan okunduğunda abdest alıp oturduğu yerden Allah’ı zikrederse namaz kılmış olacağını, zira namazın aynı zamanda salat manası olarak zikir ve dua” anlamına geldiğini belirtmiştiniz. Benim çalıştığım işyerinde de aynı durum söz konusu. Fakat kafamı karıştıran, Peygamber Efendimiz’in Bedir Savaşı’nın en şiddetli anında bile namazı terk etmeyip kılması aklıma geliyor. O zaman çıkmazda kalıyorum. Savaş gibi zor bir ortamda değiliz. Ne yapmam lazım? (Fatih Yılmaz)


CEVAP: Kim demiş Bedir Savaşı’nın en şiddetli zamanında Peygamber’in savaşçılarının namaz kıldığını? Peygamberimiz Bedir Savaşı’nda bizzat çarpışmaya iştirak etmedi. Ona bir çadır kurdular. Orada ordusunun başarısı ve zaferi için “Allahım, şu bir avuç Müslüman ölürse yeryüzünde sana ibadet edecek kimse kalmaz” diye dua etti. O savaş öyle günlerce sürmedi. Birkaç saat içinde Müslümanların zaferiyle sona erdi. Ama Hendek Savaşı’nda Müslümanlar gündüzün düşman karşısında namaz kılamadı. Akşam olup da karanlık çökünce ve savaş durunca Peygamberimiz ashabına öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarını kıldırdı.


Bazı hadisler Kur’ân’-ı Kerîm’e tamamen terstir

SORU: Hollanda’da yaşıyorum. “Kur’an Ansiklopedisi” adlı eserinizi mutlaka almak istiyorum. Dinimi öğrenmekte kararlıyım. Buradaki İslâm Enstitüsü’nde Arapça öğrenmek istiyorum. Sadece Kur’an’ı öğrenmekle dinimi öğrenmiş olur muyum? İnternet ortamında dünyanın her yerinde yaşayan Müslümanlarla iletişim kuruyorum. Bunların çoğu “Hadisler Kur’ân’ı açıklar. Hadisler olmadan İslâm’ı öğrenmek mümkün değil” diyor. Bu doğru olabilir mi? (Özcan Erdömez)


CEVAP: Kur’ân Ansiklopedisi’ni okursanız İslâm’ı öğrenirsiniz. Orada Kur’ân’ı açıklayan sağlam hadisler var. Ama öyle hadisler var ki, Kur’ân’a tamamen terstir. Bütün hadisler Kur’ân’ı açıklamaz. Tam tersine Kur’ân ışığına gölge düşürür, insanları dinden kaçırır. Birçok hurafe bu hadis rivayetleri yoluyla dine girmiştir. Onun için hadisin sağlam olması, rivayet zincirinin sağlamlığı yanında metnin içeriğinin de Kur’ân’a uygun olması, ters olmaması gerekir.

DİĞER YENİ YAZILAR