Kurban, Allah’ın adı anılarak kesilir

Haberin Devamı

SORU: Almanya’dan yazan Serdar Kurnaz şöyle diyor: “İnternetten ve haberlerden takip edebildiğime göre Türkiye’de hayvan stokunda sorun yaşandığı için ‘bu sene kurban kesilmeyebilir’ fetvasının verilebileceği söyleniyor. İslâm, kolaylık dini olduğuna göre, şartlar oluşmadan ritüel ibadetler gerçekleşemeyeceğine göre, kurban ibadetini sadaka vererek gerçekleştirmemiz mümkün mü?” Okurum Gökhan Zunluoğlu da aynı konuyla ilgili olarak diyor ki: “Bir yazınızda kurban kesmenin sünnet olduğunu
belirtmiştiniz. Kevser Suresi’nde ‘Habibim biz sana şüphesiz Kevseri verdik. Sen de Rabbin için namaz kıl ve kurban kes’ diye bir ayet var. Sizin yazınızla ayet arasında bir çelişki yok mu?

CEVAP: Kevser Suresi’nde “Habibim” ifadesi yoktur. Habibim sözcüğünün Arapçası Habibi’dir. Var mı böyle bir sözcük ayette? Hayır, yok. Sonra “Fe-salli li-rabbike vanhar” ayetini “Rabbin için namazkıl, kurban kes” diye çevirirler. Peki, namazın kurbanla ilgisi ne? İnsan namaz kılarken kurban mı keser? Ayetteki “vanhar” kelimesi, “nahr” kökünden emirdir. “Nahr”, boğaz çukuru demektir. Namaza başlama tekbiri alırken ellerin boğaza kadar kaldırılması emredilmektedir. Ayetin manası “Öyle ise Rabbin için namaz kıl, başlama tekbiri alıp ellerini boğaz
çukuruna kadar kaldır” demektir. Kaldı ki Kur’ân’daki bütün emirler yükümlülük yani gereklik bildirmez. Serbestlik (ibaha) ifade eden emirler de vardır. Maide Suresi’nde “İhramdan çıkınca avlanınız” emri var. Şimdi ihramdan çıkınca avlanmak farz mıdır? Hayır, serbesttir. Kur’ân’ın en uzun ayeti olan borcu yazdırmakla ilgili ayette “Borç verdiğiniz zaman onu yazın. Aranızda bir yazıcı, adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, yazsın; borçlu olan da yazdırsın...” (Bakara: 282) buyurulmaktadır. Burada borcu
yazdırma hususundaki emir, gereklik değil, tavsiye niteliğindedir. Birbirine güvenen taraflar borcu yazdırmamakla günah işlemiş olmazlar. Ancak bir ziyan durumunda sonuca katlanırlar. Hiç kimse senetsiz borç alıp vermenin günah olduğunu söylememiştir. Kurban farz değil, Peygamberimizin açık ifadesiyle Hz. İbrahim’in sünnetidir. Kurbanın farz olduğunu söylemek hayvan katliamına yol açar. Hac Suresi’nde kurban kesmek emredilmez. İslâm’dan önceki
cahiliye dönemi Arapları da hacda kurban keserlerdi. Ancak onlar, kurbanı putlarının adlarını anarak keserlerdi. Yani ibadete şirk karıştırırlardı. Tevhide aykırı olan bu durumun düzeltilmesi için kurbanlık hayvanlar boğazlanırken yalnız Allah adının anılması emredilmektedir. Emredilen kurban kesmek değil, hayvan keserken sadece Allah’ın adı anılarak kesilmesidir. Hayvan üretimi ve et ürünleri konusunda sıkıntılı geçen bu yıl, kurban kesme sünneti yerine, Kur’ân’ın vurgulu emirlerinden olan sadakaya ağırlık
verilmesinin, kurbana verilecek miktarda veya daha fazla bir paranın yoksullara dağıtılmasının, dinin ruhuna ve amacına daha uygun olacağını düşünüyorum. Bu sözümden, kurban ibadetini inkâr ettiğim anlamı çıkarılmamalıdır. Kurban elbette sünnettir. Sadece zorunlu durumlarda ehemmin mühimme (daha önemli olanın, önemli olana) tercih edilmesinin uygun olacağı kanaatimi belirtiyorum.

DİĞER YENİ YAZILAR