SORU: Kur’ân’ın yedi harfte yazılması ne demektir? Hz. Osman’ın altı nüshayı yaktırdığı doğru mu? Kur’ân’da nesih var mı?
CEVAP: Kur’ân yedi harfle yazılmadı. Öyle yazılması da mümkün değildir. O zaman bir tek henüz gelişmemiş Arap yazısı vardı. Kur’ân, mevcut yazıyla ve Kureyş Araplarının konuştuğu lehçeyle yazıldı. Ama Müslümanlar sadece Kureyş Araplarından ibaret değildi. Lehçeleri, Kureyş lehçesinden farklı kabileler vardı. Bunların Kur’ân’ı Kureyş lehçesiyle okumaları mümkün değildi. Çünkü bu iş uzun eğitim isterdi. O lehçeye dilleri dönmezdi. Onların da Kur’ân’ı kendi lehçeleriyle okumalarına izin verildi. Vahiy meleği buna müsaade etti. Bundan dolayı Peygamberimiz “Kur’ân yedi harf üzere indirildi” buyurdu. Yani belli başlı yedi Arap lehçesiyle okunmak üzere indirildiğini, kabilelerin Kur’ân’ı kendi lehçeleriyle okuyabileceklerini belirtti. Ama Kur’ân’ı yazanlar, onu en büyük ve fasih lehçe olan Kureyş lehçesiyle yazdılar.
Hz. Osman Kur’ân’ı yeniden derletip çoğaltırken yine Kureyş lehçesi esas alınarak yazılmasını emretti. Herhangi bir ayrılığa neden olmamak, tek yazımda birleşmek üzere özel Mushafları yaktırdı. Çünkü onlar denetimden geçirilmemişti. İnsanlar birey olarak bazı kelimeleri yanlış yazabilirlerdi. Ortada, 12 kişilik bir komisyon tarafından ortak akılla ve titiz bir çalışma sonucu yazılan resmi Kur’ân varken artık yazımında bazı yanılmaların bulunma ihtimali yüksek bulunan özel nüshaların kalması, ileride Müslümanlar arasında kafa karışıklığına neden olabilirdi. Bunda Peygamberimizin gözde arkadaşlarının konsensüsü vardı. Eğer öyle olmasaydı dört küsur yıl halifelik yapmış olan Hz. Ali, pekâlâ Osman Mushafını kaldırır, kendi Mushafını onun yerine resmi Mushaf yapardı. Oysa o, özel Kur’ân nüshalarının yaktırılması yüzünden Hz. Osman’ı eleştirenlere, “Ben de Osman’ın yerinde olsaydım, onun yaptığını yapardım” diyerek onu savunmuştur.
Neshe gelince. Bir tek nesih vardır. O da henüz yazılmadığı için unutulmuş olan bazı ayetlerin yerine yenilerinin gelmesi. Ama Kur’ân’da bulunan bütün ayetlerin hükmü geçerlidir. Kur’ân içinde birbirini nesheden (hükümsüz kılan) ayetler yoktur. Çünkü nesh ancak birbirine ters olan hüküm ayetlerinde yani emirlerde olur. Oysa Kur’ân’da Allah’ın sözlerinde ihtilaf bulunmadığı, O’nun sözlerinin değiştirilmeyeceği vurgulanır. Eğer Kur’ân’da birbirine aykırı sözler yoksa ve Allah’ın sözleri değişmez ise nesih de olamaz.
Kur’ân Kureyş lehçesiyle yazıldı
Haberin Devamı