İmrenme güzel haset kötüdür (6)

Haberin Devamı

* DÜNDEN DEVAM

Dünkü yazımda belirttiğim Maide Suresi 27-30’uncu ayetlerde, Tevrat’ta okuyup öğrendikleri bir olay anımsatılarak Peygamber’i çekemeyenler, haksızlığın ve kıskançlığın sonucu hakkında uyarılmaktadırlar. Bu öykünün anlatılmasındaki hikmet, hasedin, kardeşi kardeşe öldürtecek kadar kötü olduğunu belirtmektir. Adem’in iki oğlundan Kabil, kardeşi Habil’i çekemeyerek öldürerek büyük ziyana uğramıştır. Yahudilerle Araplar da kökende kardeştiler. Çünkü Yahudiler, Hz. İbrahim’in oğlu İshak soyundan, Kureyş Arapları da Hz. İbrahim’in diğer oğlu İsmail soyundan gelmişlerdi. İşte Kureyş ile kökende kardeş olan İsrailoğulları, Kureyş içinden çıkan Peygamber’i kıskanıyorlardı. Gözünü bürüyen haset ve kıskançlığa yenilerek kardeşinin kanına giren Kabil, sonunda nasıl ebedi pişmanlığa ve ziyana düştü ise kardeşleri arasından çıkan bir Peygamberi çekemeyenler de sonunda öyle pişmanlık içine düşerler.

Zuhruf Suresi’nin 31-32’nci ayetlerinde de Hz. Muhammed’in peygamberlik rütbesiyle şereflendirilmesini kıskanan Kureyş liderlerinin tutumu kınanmaktadır. Onlar, Hz. Muhammed’i çekemedikleri için Kur’ân’ın, Mekkeli veya Taifli büyük bir adama indirilmesi gerektiğini, Muhammed’in peygamberliğe layık olmadığını söylemişlerdi. 32’nci ayette Allah’ın rahmetini taksime kimsenin hakkı olmadığı, dünya hayatında insanların geçimini Allah’ın taksim ettiği, en büyük lütuf olan peygamberliği de dilediği kuluna vereceği buyurulmaktadır. Herkesin içini bilen Allah, kimin peygamberliğe layık olduğunu bilir. Allah nazarında ululuk mal veya soyla değil, ruh temizliğiyledir.

Allah’ın rahmetini, kendisinden başkası bölüştüremez. Allah insanları, malca, fiziksel kuvvetçe, kabiliyetçe, akılca birbirinden farklı yaratmıştır. Kimini güçlü, kimini zayıf, kimini zengin, kimini yoksul, kimini daha akıllı, kimini belli bir yönde daha kabiliyetli yaratmıştır. Kiminin parası, kiminin zekası çoktur. Kimi güçlüdür, kimi zayıf. Kiminin ilmi, kiminin sanatı vardır. Böyle farklı meziyetlere sahip olan insanoğulları, birbirini tamamlamaktadırlar. Bu farkların bulunması, toplum düzeninin gereğidir. Ama para, mal, beden gücü insana manevi bir üstünlük sağlamaz.

* DEVAM EDECEK

DİĞER YENİ YAZILAR