Allah Müslümanların yollarını genişletmiştir

Haberin Devamı

DÜNDEN DEVAM
Müslümanlar, duydukları Kur’ân ile ve Kur’ân’a ters düşmeyen gelenekleriyle hareket ediyorlardı. Hadislerin resmi derleme işi Peygamber’in hicretinden yüz yıl sonra başlamış ve iki üç asırda tamamlanmıştır. Çeşitli bölgelere dağılmış bazı kimselerin bildikleri bu hadisler, derlenmeden önce bunları bilmeyen ve bilmedikleri için de uygulamayan Müslümanların imanları eksik miydi? Kimse böyle bir şey iddia etmemiştir. Hatta o üç asır insanlarının en hayırlı nesiller olduğu, Peygamber tarafından bildirilmiştir. Demek ki “Bugün size dininizi olgunlaştırdım ve size olan nimetimi tamamladım” (Maide: 3) ayetinin bildirdiği üzere din, bu hadislerin bir iki asır içinde derlenmesinden sonra değil, Peygamber’in hayatı içinde tamamlanmış ve yazılmıştır ki işte bu da Kur’ân’dır.

Hadisler, ihtiyaç olan yerde Kur’ân’ın açıklamasıdır. Peygamber, “Ben de insanım, siz benim önümde davalaşıyorsunuz. Belki içinizden biri, davasını ötekinden daha güzel anlatabilir, birinin konuşması, ötekinden etkili olabilir. Ben onun sözüne bakarak bir Müslüman’ın hakkını ona vermiş olursam bilsin ki o, ateşten bir parçadır. Artık onu ister alsın, ister bıraksın” buyurmuştur. Ve buyurmuştur ki: “Ben de insanım. Size dininiz hakkında bir şey emredersem onu alın. Ama kendi görüşümle size bir şey emredersem, ben de bir insanım (yanılabilirim).”

“Ben de bir insanım, insan düşüncesinde hata da edebilir, doğru da olabilir. Ben size ‘Allah böyle diyor’ demedim ki. Ben asla Allah’ın üstüne yalan atmam.” Sahabiler, bu durumu bildiklerinden, Peygamber’in kendi düşüncesiyle söylediği bir hususta önce bu sözün vahiy mi yoksa kendi görüşü mü olduğunu sorarlar. Kendi düşüncesi olduğunu söylediği takdirde, eğer kendileri başka türlü düşünüyorlarsa düşüncelerini söylerlerdi. Nisa 66-68’inci ayetlerde şayet Müslümanlara da, Yahudilere verilen emir gibi, “Kendinizi öldürün yahut yurtlarınızdan çıkın” diye emredilmiş olsaydı ancak pek azının bunu yapacakları bildiriliyor. Çünkü bu emir güçtür. Allah, Müslümanlara güç şeyleri emretmemiş, işlerini kolaylaştırmış, önceki milletlerin üzerindeki ağır bağları, yükleri kaldırmış, dini kolaylaştırmış, yollarını genişletmiştir. Öyle ise kendilerine verilen buyrukları yerine getirmeleri kendi yararlarınadır.

DİĞER YENİ YAZILAR