Sevdiğim bir yere zamanımı ve bütçemi ayırarak gittiğimde canımı en çok sıkan şey, yer bulamamak ve kalabalık nedeni ile iyi hizmet alamamak olur. Mekan sahibinin yetersiz ilgisi, yavaşlamış servis, keyifle düşünü kurduğum yere karşı beni soğutur. “Nerede hata yaptım?” diye düşündüğümde de sonucu bulmak zor olmaz benim için. Hata bende ve yaptığım zamanlamadadır. İstediğim yere doğru zamanda gittiğimde, bu sorunların hepsinin ortadan kalktığını görür, hatta neredeyse gittiğim mekanı kapatmış gibi hissederim. Bu durumda, aldığım hizmet ve tattıklarım anılarımın süsleri olur. Kısa veya uzun fark etmez, tatilde en önemli şeydir zamanlama. Şimdi bu nedenle diyorum ki, Ege’nin tam zamanı...
Yaz aylarının kalabalığı, karmaşası, otellerde yer bulma sorunu gibi dertlerden kurtulmanın yanı sıra balık seçeneklerinin en zengin olduğu dönemdeyiz.
Her çeşit otun köy pazarlarından alınarak taze bir şekilde masaya getirildiği ve çok az insana sunulan hizmetin ayrıcalıklarından yararlanmak istiyorsanız yazı beklemeyin. Şimdi tam zamanı Cunda’nın. Cunda artık yaz aylarının kalabalığını kaldıramıyor. Yaz dışındaki mevsimlerde zamanı değerlendirebilecek alternatif programlara gereksinim var. Çok insana ortalama, hatta kötü hizmet vermek gibi bir riske girmektense zaten küçük olan kapasitenin kaliteli hizmete yönelmesi gerek. İşte Cunda’daki Otel Sobe tam da bu anlayışla yapılmış bir butik otel ve yaz dışındaki aylara yönelik hazırlıkları da var... Güzel bir bahçesi bulunan Sobe’de kahvaltıyı bahçede, kapalı alanda veya odanızda alabilmeniz mümkün. Cunda küçük bir yer olmasına rağmen son dönemde başta Rahmi Koç olmak üzere iş adamlarının desteği ile hızla gelişmiş ve gezecek çok yer ve yapacak çok etkinlik var.
Nasıl gidilir?
İstanbul’dan yola çıkacaklar için Yenikapı-Bandırma feribotu ile 2 saatte Bandırma’ya ulaşıp oradan da Balıkesir ve Havran’ı geçerek 3 saatlik bir yolculukla Cunda’ya ulaşabilirsiniz. Yolda Havran’dan durmadan geçerseniz karabiberli leblebi alamazsınız, bence unutmayın ve durun.
Sobe Otel’in odalarında hamak ve şömine var
Mimar Seda ve Nüshet Ak tarafından yapılan ve hepsi birbirinden güzel 7 odadan oluşan Sobe Otel’de ben en çok hamaklı oda ile şömineli odayı sevdim. Hatta şımarıp her ikisinde de birer gece kaldım.
Oda fiyat aralığı:
Mart ayında 140-160 TL
Nisan-Mayıs aylarında ise 200-220 TL
P 0266.327 31 02-04
Bay Nihat
Bay Nihat’taki soframızda Barbun tava, Deniz Çipurası ızgara, Sirkeli Kalamar, balık pastırması, Hindiba, hardal out, fener kavurma, akivades vardı ve herbiri mükemmeldi. Yemeğin üzerine ise bence yörenin en güzel lezzetlerinden biri olan lor tatlısı müthiş bir final oluyor.
P 0266 327 17 77 www.baynihat.com.tr
Sokaklarda “zeytinyağı” kokusunu takip edin
Antikacıları, hediyelik eşya dükkanlarını gezerek alışveriş keyfi yapabileceğiniz gibi Ada’nın tarihi ve doğal güzelliklerini görmek için de bir plan uygulayabilirsiniz. Bunca yıl sürekli seyahat eden ve bu nedenle sürekli aynı yerde durma konusunda özürlü olan biri olarak öğle yemeği için Ayvalık yolunu tuttum. Çok da iyi yapmışım. Ayvalık sahilinde “Yörük” lakabı ile bilinen Mehmet Kurt’un işlettiği Şehir Kulübü’nde son derece zengin yerel yemek seçeneklerin arasında kayboldum desem yalan olmaz. 12 ay açık olan Şehir Kulübü’nde öğle yemeği saatini kaçırmayın çünkü en özel yemekler bu saatlerde tüketiliyor ve bitiyor. Ayvalık’a inmişken yol boyunca duyduğum zeytinyağı kokusunu izledim ve unutmadan hemen zeytinyağı aldım. Buraya kadar gelip almamak olmaz; size de öneririm. Bunun için yine merkezde bulunan Kürşat Yağları’nın mağazasına uğrayıp alışverişinizi yapabilirsiniz. Ben özellikle çeşnili olanı tavsiye ediyorum.
Kürşat Yağları P 0266 312 70 94 www.kursat.com.tr
ŞEHİR KULÜBÜ
Sadece yöresel otlarla yapılan yemekleri saysam bu sayfa dolar. Ama ben yediklerimizi sayayım yine de: Tavuk etli keşkek, Sıcak Akkız, Ada köfte, Hindiba otu, otlu börek mükemmeldi. Ayrıca enginar, ahtapot salata ve kırma zeytinin de tadına baktık. Tüm otlar yöre pazarından taze taze alınıyor.
P 0266 312 36 76
Taşkahve’de dingin bir akşamüstü keyfi...
Şehir Kulübü’ndeki güzel öğle yemeğinin ardından Cunda’ya dönüp sokaklarında gezen kedilerle arkadaşlığımı ilerlettikten sonra denize karşı oturup yüzümü akşam güneşine verip, Taşkahve’nin muhabbet tüten ocağından kahve içmenin tadını çıkardım. Siz de Cunda’nın vazgeçilmezi Taşkahve’sinde vitrayların arasından yansıyan ışıklar yere vurduğunda, kahve veya çayınızı Ada’nın yaşlılarının dinginliğini ve neşesini izleyerek yudumlayın. Cunda’da akşam yemeği ise bu mevsim tam keyif düşkünlerine hitap ediyor. Mekanı, sunumu ve sunduğu lezzetlerle marka olma başarısını göstermiş Bay Nihat tam bir mide bayramı olarak tanımlanabilir. Akşam yemeği için bir diğer seçenek de adını bilenlerin geldiği, fiyatları ile mütevazı mekan Yakamozu seçebilirsiniz. Cunda’da geceyi sonlandırmadan önce de size iki seçenek sunabilirim. Sakin bir sohbeti tercih ederseniz Laterna cafè-bar biçilmiş kaftan. Laterna P 0266 327 30 50
Yok hâlâ enerjiniz var ve harcamadan duramam diyorsanız Moshos taverna’da canlı müzikle coşabilirsiniz.
Moshos P 0266 327 31 27
Şimdi Cunda zamanı...
Sevdiğim bir yere zamanımı ve bütçemi ayırarak gittiğimde canımı en çok sıkan şey...
Haberin Devamı