Yaz yaklaşırken tatil hazırlıkları da herkesin kafasında şekilleniyor. Mavi yolculuk son yılların en çok tercih edilen tatillerinden biri. Ege’nin serin sularında ve ıssız koylarında yapılan bir haftalık bu yolculukların yanı sıra Yunan Adalarına yapılan yolculuklar da rağbet görüyor.
Yer mavi, gök mavi, hatta sağın, solun mavi ile boyandığı bir dünyanın kapılarını aralayan mavi yolculuk halali bile etkileyici. Tekneye bindiğiniz bir Cumartesi gününden başlayalım isterseniz. Sizden önce inen yolculardan sonra temizlenen ve sizin için hazırlanan tekneye adımınızı atarken, dış dünya ile ilişkilerinizi ayakkabılarınızı çıkartıp, teknenin girişindeki sepete atarak bırakıyorsunuz.
Mavi tatil bence dünyada yapılacak yolculuklar içinde en güzeli ve bu nedenle çok yakından tanımadığınız kişilerle çıkmamak da fayda var. Ne de olsa 20-30 metrelik ve 4 kamaralı bir teknenin içinde 24 saat birlikte olmak kolay olmasa gerek...Mavi yolculuk demişken size keyifli bir Yunan Adaları yolculuğundan seçenekler sunacacağım. İşte mavi yol tatili yapabileceğiniz en güzel adaları...
Nisyros
Tekne Nisyros limanına demirledikten sonra adanın sahili boyunca küçük bir gezintiye çıkın. Burada göze çarpan balık restoranları, kafeler özellikle öğleden sonraları neredeyse tamamen boş. Adadaki dar sokaklar bu sokakların iki yanına kurulu biririne sırtlarını vermiş evler görülmeye değer. Nisyros’un bazen 1.5 metreyi geçmeyen sokak aralarında araba kullanmak olanaksız.
Sokak aralarında güneşin kavurucu sıcağını hissetmeden bir yaz gününün keyfini çıkartmak ancak Nisyros’da mümkün olmalı. Mavi-beyaz renklerin hakim olduğu Nisyros sokaklarında mozaik desenli avlular, kapı önü süslemeleri ve sardunyalar karşılıyor sizi. Adanın en geniş alanı köy meydanı diye de tabir edilebilecek bir yer ve burada hem yerel hem de uluslar arası kahve sunulan kafeler var. Devasa manolya ağaçlarının altında akşamüstü kahve içmek bile insanı rahatlatıyor… Nisyros adasını turistik kılan en önemli yanı hala aktif olan volkanı. enteresan bir ada. Ege Denizi'nde bulunan ve "İncirli" anlamına gelen Yunan adası Nisyros'un, 1422'de patlayan yanardağı hâlâ aktif. Kraterin kıyısında kurulu olan Nikea Köyü, mozaikli meydanı ve orada kurulu kilisesi, bembeyaz sokakları ile fotografik açıdan da olağanüstü.Nisyros limanından her gün özellikle feribotun geldiği saatlerde kalkan otobüsler turistleri volkana götürüyor. Yılın belirli dönemlerinde su buharı ve gaz çıkışları olan volkanın yakınına gitmek ise kükürt kokusu nedeniyle çok zor. Nisyros Adasına gidip de adanın etrafındaki plajları ziyaret etmemek olmaz. Çünkü sakin mi sakin koyları ile Ege’nin serin sularına kendinizi bırakmak için ideal plajlar bunlar…
Simi
Türkiye’ye oldukça yakın olan bu adayı artık bilmeyen yok gibi. Ancak mavi yolculuk yaparken adanın dört bir yanını kaplayan ve inanılmaz güzellikteki kumsallara gitmemek mümkün değil. Simi’nin ünlü plajları arasında Nanou, Nimborios, Nos, Pedi, Sesklia, St. George, St. Marina, St. Nicnolas yer alıyor. Bu koylardan Nanou’da her türlü spor aktivitesi yapılabiliyor. Ayrıca taxi-bot ile adanın dört bir yanına tur alınabiliyor. Koydaki küçük Rum tavernalarında gönlüünzce eğlenebilirsiniz. Nimborios’da yine küçük ama güzel bir koy. Eğlenceli tavernaları ve plajı ile tanınıyor. Sesklia ise Simi’ye çok yakın küçücük bir ada. Akvaryum gibi bir denize sahip olan Sesklia denizi ve yüzmeyi sevenler için ideal bir seçenek. Sesklia’ya ulaşmak için motor botlar ve tekneler var.
Ve Rodos
Rodos’un kale içinde kalan bölümü çok ilgi çekici. Yüksek duvarlar arasında kalan dar, dapdar sokaklar, arnavut kaladırımı tabir edilen siyah küçük kaldırım taşları ile bezeli caddeler insanı kendine doğru çekiyor. Eski Rodos, 14. ve 16. yüzyıllar arasında Rodos şövalyeleri tarafından yapılmış. Rodos’un bir de estetik ameliyat geçirmiş olan yeni bölümü var. Çok zengin turistler orayı tercih ediyor ama eski Rodos her zaman çok çekici…Rodos dar sokakları ile eski bir fotoğraf karesinden fırlamış gibi duruyor. Eski kentin meydanı hem limana hem de kentin yüksek noktalarına sadece on dakika uzaklıkta. Meydan, kafeler ve restoranlarla dolu ve alış veriş yapılacak küçüklü büyüklü dükkanlar var. Bu dükkanları gezmek çok keyifli. Aynen Türkiye’de olduğu gibi çok sesli bir satıcı topluluğu var. Büfelerde döner yapılıyor. Meydandki kafelerde yemek yemek isterseniz mönüdeki isimlerin size çok tanıdık geldiğini farkedeceksiniz. Pilakis, cacık, ayran, imam bayıldıs, Greek salad ki bu tam anlamıyla bir çoban salatası, zeytinyağlı yemekler ve işte Rodos. Tam bir Akdeniz kültürü.
Bodrum çıkışlı Yunan Adaları rotaları
KUZEY DODOKANES: (Bodrum, Kos, Leros, Lipsi, Patmos, Kalimnos, Bodrum)
1. GÜN. Bodrum limanında tekneye biniş. Akşam yemeği ve geceleme limanda veya yakın bir koyda.
2. GÜN. Öğleye doğru Kos'a varış. Teknede öğle yemeği sonrası şehirde dolaşabilir, Asklepion'u - Kaleyi veya Müzeyi gezebilirsiniz. Şehrin güneyindeki Empros - Hamamları'nın sıcak suyunda yüzmek de bir başka seçenek. Akşam yemeği ve geceleme Kos limanında.
3. GÜN. Öğle saatlerinde Leros adasına varış. Xerokampos'da bir yüzme molasından sonra Lakki veya doğudaki Agia Marina limanına giriş. Leros Adası -çok sükür- bir turizm cenneti olarak tanınmıyor ve bu nedenle de geleneksel yapısını önemli ölçüde koruyabilmiş. Öğleden sonra ve akşam saatlerinde kiralayacağınız bir motosikletle veya yaya olarak adayı gezebilirsiniz.
4. GÜN. Erken saatlerde yola çıkış. Lipsi adasında kahvaltı ve yüzme molası. Öğle saatlerinde Arki Adası'na varış. Bu bölge de kitle turizminin şerrinden kendini koruyabilmiş sakin bir köşe.
5. GÜN. 13. yy.'dan kalma Sen Jan manastırının hakim olduğu bir tepenin altındaki Patmos limanına varış. Hıristiyan geleneğinde önemli yeri olan adada gezebileceğiniz birkaç büyük manastır var. Tüm adaların ortak özelliği olan güzel koylar ve otantik köyler de eksik değil Patmos'da.
6. GÜN. Bugünkü hedefimiz Kalimnos (Kilimli) Adası. Yüzyıllardır süngercilikle geçinen adalıların bazılarının bir zamanlar oldukça iyi para kazandıklarını adanın merkezindeki bazı zengin konakları ispatlıyor.
7. GÜN. Sabah kahvaltı sonrası yola çıkarak Turgutreis’den Türkiye’ye giriş yapıp son gecemizi Gümüşlük veya Bodrum’a yakın bir koyda geçireceğiz.
8. GÜN. Kahvaltı sonrası Bodrum'da tekneden ayrılış.
Normal Mavi Yolculuk rotalarına oranla daha uzun süreler seyir yapılan bu turda (toplam yaklaşık 180 deniz mili / 20 saat) hava şartlarına bağlı program değişiklikleri olabilir.
Adalara genellikle öğle saatlerinde varılır. Çoğu adada uygun fiyatlarla motosiklet ve/veya araba kiralama imkanı vardır.
Göcek - Kekova - Göcek
1. GÜN. Göcek limanında öğleden sonra tekneye biniş. Mürettebatla tanışma, tura ve tekneye ilişkin bilgiler. Tercihe ve misafirlerin varış saatlerine bağlı olarak limanda ya da yakın koylardan birinde geceleme.
2. GÜN. Sabah kahvaltı sonrası Ölüdeniz'e doğru hareket. Ahşap yatların plajın içine kadar girmeleri yasaktır. Sandallarla plaja çıkartıldıktan sonra, akşam üzerine kadar burada deniz ve kumdan faydalanma imkanı. Akşam yemeği ve geceleme Gemiler Adasında.
3. GÜN. Sabah erken saatte hareket ve yaklaşık 3,5 saatlik bir seyirle Kaş limanına varış. İstege bağlı olarak burada serbest zaman veya yakındaki koylardan birine geçiş. Geceleme ve akşam yemeği Karaloz'da.
4. GÜN. Sabah kahvaltı sonrası Kekova'ya varış. Yemek ve yüzme molası. Daha sonra Demre'ye hareket. Buradan sandalla kıyıya çıkıp, antik Myra'yı, Noel Baba kilisesini ve harabeleri gezme imkanı. Geceleme bu civarlardaki Gökkaya'da.
5. GÜN. Sabahleyin Kalkan'a hareket. Buradan araç ile Patara, Letoon, Xantos turu yapma imkanınız var. Geceleme Kalkan limanında veya Yeşilköy'de.
6. GÜN. Sabah kahvaltısından sonra Beştas Koyuna doğru hareket. Yemek ve yüzme molası verdikten sonra Fethiye'ye doğru hareket. İsteyenler buradan minibüsle Kayaköy'e gidebilir veya kaya mezarlarını ziyaret edebilir.
7. GÜN. Bugün Göcek koylarına geri dönüyoruz. Kurdoğlu Burnunu geçip, Ağalimani'nda ilk yüzme molasını vereceğiz. Göcek'e varmadan önce son durağımız Hamam Koyu. Akşam üzeri Göcek'e varış.
8. GÜN. Kahvaltı sonrası Göcek limanında tekneden iniş.
Kişiye Özel Turlar için Sedventure: 0212 230 03 36
Halka Açık Turlar için : Setur: 0216 444 0 738
FOTOGRAF DÜNYASINDAN :
Swarovski Optik – Swarovision EL Dürbün Serisi
Çoğumuzun dünyanın en önemli kristal markalarından biri olarak tanıdığı Swarovski aynı zamanda dünyanın en önemli dürbün ve teleskop üreticilerinden de biri. Optik ekipman üretiminin en önemli unsurlarından olan temiz su ve havanın bulunduğu Avusturya’nın Tyrol bölgesinde bulunan fabrikasında dünyanın en kaliteli optiklerine sahip Swarovision EL serisi dürbünlerini üretiyorlar. EL serisi dürbünler taşıması ve kullanması çok rahat her türlü hava şartına dayanıklı çok şık tasarıma sahip. Ayrıca, uzun süreli gözlem yapılabilmesini sağlayan, gözü yormayan, yüksek kontrastlı ve ergonomik bir yapısı var. Swarovision EL Dürbün Serisiyle yaptığınız gözlemlerde, hayvanlar veya nesneler bir camın arkasında değil de sanki hemen önünüzdeymiş gibi bir gerçeklik hissine kapılıyorsunuz. www.fotopro.com.tr
Şakir Gökçebağ Sergisi
Plato Sanat, kariyerlerinin ortasındaki önemli sanatçıların çalışmalarını Portfolyo Serisi adı altında sergiliyor. Sanatçıların kavramsal ve biçimsel çalışmalarının sırasıyla sergileneceği Portfolyo Serisi'nin ilk sanatçısı ise Şakir Gökçebağ. Gökçebağ'ın eserleri 3 Nisan - 12 Mayıs tarihleri arasında Plato Meslek Yüksekokulu Balat Kampüsü'nde sergileniyor olacak. Sanatçının retrospektif özellikler taşıyan eserlerinin sunulacağı sergi, sanatçıya ve güncel sanata dair önemli bilgiler taşıyor. Günlük hayatta kullandığımız objeleri çözümleyerek bilgimizin 'göreceli' olduğuna dikkat çeken Şakir Gökçebağ, toplumu ve hayatı deneyimleme biçimlerimize alternatifler öneriyor. Plato Sanat Portfolyo Serisi 1 - Şakir Gökçebağ Sergisi, 3 Nisan - 12 Mayıs 2013 tarihleri arasında Plato Sanat, T.C. Plato Meslek Yüksekokulu Balat Kampüsü'nde ziyaret edilebilir.
Masmavi Bir Yaz Önerisi
Haberin Devamı