Bu mevsimde İstanbul’da küçük bir hafta sonu kaçamağı yapmak için en ideal yer adalar... Ben de adını ve hikayesini duyduğum anda etkilendiğim Heybeliada’daki “Perili Köşk”e gitmeye karar verdim... Otelin yöneticisi Ece Hanım beni gülümseyerek karşıladı.
Valizimi odama bıraktıktan sonra koşarcasına aşağıda beni bekleyen müthiş, kahvaltı masasına oturdum. Bal, ceviz, kaymak, bir sürü peynir çeşidi, yumurta ve kızarmış ekmek... “Perili Köşk”ün kahvaltısı benden tam not aldı. Kahvaltının ardından Türk kahveleri yapıldı. O sırada otelin sahibi Doğan Olguner, tüm sorularımı yanıtlamak için istekli bir şekilde yanıma geldi. Adından, nasıl otel olmasına karar verildiğine kadar
her şeyi konuştuk. İşte size Perili Köşk’ün hikayesi...
Nasıl Perili oldu?
Mimar Ekrem Olguner, 1952 yılında Heybeliada Sanatoryum‘unu (Akciğer Hastalıkları Hastanesi) inşa ederken aldığı arazi üzerine, hastanenin inşaatından kalan zamanlarında şu an “Perili Köşk” olarak faaliyet gösteren evi yapmış. Başlarda yazlık olarak kullanılan eve, ailede yaşanan kayıplar nedeniyle uzun yıllar gidilmeyince bina, neredeyse kullanılamaz bir hale gelmiş. Ve Heybeliada çocukları bu eve ‘’Perili Köşk” adını vermişler. Ekrem Olguner’in oğlu Doğan Olguner’in evi defalarca yaşanabilir hale getirme çabaları sonuç vermeyince, Doğan Bey’in oğlu, Ozan Olguner, ailesine evi otele çevirmenin daha doğru olabileceğini söylemiş. Ve otel için gerekli olan izinleri almaya başlamış. Kardeşi Can Olguner ile birlikte tadilata başlayan Ozan Bey, konu otel için isim bulmaya gelince yıllar önce çocukların evleri için taktıkları “Perili Köşk” isminin uygun olabileceğini düşünmüş.
Neler yapabilirsiniz?
* Sahilde biraz yürüdüğünüzde sol tarafınızda fayton durağını göreceksiniz. Nostaljik faytonlar eşliğinde ada turu yapabilir, yürümeyi tercih ettiğiniz takdirde ise sahil şeridinden adayı etraflıca dolaşabilirsiniz.
* Kızılçam ormanlarının içerisindeki yürüyüş yolunda huzur dolu yürüyüşler yapabilir, ağaçların altında tahta masalarda kitap okuyabilirsiniz.
* Ormanın içerisinden yürüyüşünüze devam ettiğinizde tarihi değirmeni göreceksiniz. Sağ tarafınız ise muhteşem manzarası ile fotoğraf karesinden farksız...
* Heybeliada’da sahil yolunu tercih etmeyip adanın sokaklarında dolaşmak isterseniz, meydandaki Atatürk heykelinin karşısındaki yokuştan yürüyün. Sol tarafınızda adanın kilisesi sizi karşılayacak.
* Heybeliada’ya sabah giderseniz karakolun karşısındaki pastaneden mutlaka adanın meşhur ponçik‘ini almalısınız.
Her oda deniz veya orman manzaralı
Heybeliada’daki Perili Köşk 5 oda ile hizmet veriyor. Önümüzdeki aylarda odaların sayısını 9’a çıkartmayı planlayan Olguner ailesi, aynı zamanda tam bir hayvansever. Bu nedenle Perili Köşk’e evcil hayvanlarınızla gönül rahatlığıyla gidebilirsiniz. Her odası, deniz veya orman manzarası gören bu otel, aynı zamanda birçok değerli müzisyene de ev sahipliği yapıyor.
Mekandaki konukların yaz kış demeden oturabilecekleri geniş sahnesi ile Perili Köşk’te açıldığı ilk aylardan itibaren İlham Gencer, İmer Demirer ve Gülcan Altan dinleyicileri ile buluşuyor. Bu sahnede Olguner ailesinin de performansını izlemek mümkün. Doğan, Ozan ve Can Olguner eşsiz müzikleri ile size unutulmaz bir akşam yaşatabilir.
Perili mantıyı yemeden dönmeyin
Perili Köşk’te kahvaltılar şahane ama akşam yemekleri de bir o kadar doyurucu ve güzel. Özellikle Perili Mantı’ye denemenizi tavsiye ederim. Kırmızı şarap eşliğinde, ızgara soğan, kızarmış patates, közlenmiş biberle birlikte sunulan antrikot da lezzeti ile sizi şaşırtabilir.
Nasıl gidilir?
Kabataş veya Bostancı’dan vapur seferleriyle ulaşım sağlanan adalara, Bostancı İskelesi’nin yanından kalkan özel motorlarla da gidebilirsiniz.
İletişim bilgileri
Telefon: 0216 351 87 10
e-mail: info@perilikosk.net
www.perilikosk.net
Heybeliada Perili Köşk’te tatil
İşte Perili Köşk´ün hikayesi...
Haberin Devamı