Fethiye birbirinden enfes koyları ve lagünüyle ülkemizin en ayrıcalıklı tatil bölgelerinden biri.
Anlatmaya nereden başlanırsa başlansın bir yeri hep eksik kalacak, bahsedilirken nice güzelliğinden biri atlanacak, izahlarda bir köşesi unutulacak yerlerden biridir bence Fethiye. Görüp de beğenmeyenine rastlanmayan ve bir kere görmenin ise asla yetmeyeceği; yeşille mavinin, doğayla tarihin, medeniyetle geleneğin birbirine karıştığı, kaynaştığı nadir yerlerdendir; bir cennet köşesidir. Hâl böyle olunca da her yaştan insanın hem keyif aldığı hem de fazlasıyla hayran kaldığı bu toprakları, mutlaka görmenizi tavsiye ederim. İstanbul’dan Fethiye’ye ulaşmak için Dalaman Havalimanı’na, her gün pek çok sefer düzenleniyor ki bu seferlerin turizm sezonunun başlamasıyla çok daha sıklaştığını da belirtmeliyim.
1,5 saate yakın süren bu uçuşun ardından varılan Dalaman’dan, yaklaşık 50 km uzaklıkta bulunan Fethiye’nin merkezine ulaşmak içinse düzenli aralıklarla toplu taşımacılık yapan HAVAŞ’ın yanı sıra daha hızlı bir alternatif taksi.
Babadağ’a teleferik geliyor
Çevrimiçi bir rezervasyon kanalı olan Look Book Holiday’in daveti, marka ve güç birliği yaptığı Tatilsa’nın güvencesiyle bulunduğum Fethiye’ye, bu seyahatimde bir kez daha hayran kaldım. Look Book Holiday’in kurucusu Murat Mallı Bey’le yaptığım hoş sohbetlerin birinde ise Fethiye için çok önemli bir proje olan Babadağ’a teleferik yapılacağı haberini aldım. Belli ki Fethiye önümüzdeki yıllarda, başta yamaç paraşütçülüğü olmak üzere Türkiye’nin en önemli hava sporları merkezi hâline gelecek, şimdiden duyurulur. Fethiye’yi “deniz kum güneş” olarak görüp yalnızca yaz tatili yapılacak yerlerden biri olarak değerlendirirseniz buraya fazlasıyla haksızlık edersiniz. Elbette enfes koyları ve lagünüyle Fethiye, ayrıcalıklı tatil bölgelerinden biri. Fethiye’nin, Tunç Çağı’na kadar uzanan ve 30’dan fazla antik kenti günümüze kadar ulaşan Likya’nın önemli bir parçası olduğunu da hatırlatmalıyım.