Vip Turizm’in davetlisi olarak gittiğim Dubrovnik’te her şeyin güzelliğinin yanı sıra örnek olabilecek bir turizm pazarlaması dikkatimi çekti.
Kente her gün en büyük yolcu gemileri akın akın geliyordu. Kentin içinde ise hemen her gün farklı bir aktivite yapılıyordu; konserler, tiyatro ve havai fişek gösterileri... “Eski bir kenti yaşayan bir mekan olarak sunmak işte ancak bu kadar güzel başarılabilir” diye düşündüm.
Adriyatik kıyılarının en güzel ülkelerinden biri Dubrovnik. Aslında Dubrovnik için güzel demek çok fazla anlam ifade etmiyor. Bir cennet tasviri yapmanız gerekse bunu Dubrovnik ile anlatabilirsiniz. Dağlardan denize dimdik inen kayaların üzerine kurulu, bahçelerin içine saklanmış evleri, mavi ile yeşilin birbirine karıştığı berrak bir denizi ve tarihi dokusunu yaşamla buluşturmuş haliyle Dubrovnik tam da tatil yapılacak bir yer. Belki de bu nedenle tüm dünyanın olduğu gibi Türk turistlerin de ilgisini fazlasıyla çekiyor. Hatta diyebilirim ki, son zamanların en trendi ülkelerinden biri haline geldi. Üstelik Türkler de vizesiz girebiliyor.
Dubrovnik güzel olmasına çok güzel bir ülke. Ancak tarihine bakıldığında kaderi çok parlak görünmüyor. Yakın zamanda yaşanan savaşla yerle bir olmuş görüntülerini izlerken insanın içi burkuluyor ama yine de Dubrovnik halkı çok kısa zamanda yaralarını sarmış ve toparlanmış görünüyor. Bu toparlanmada UNESCO’nun katkıları da büyük olmalı ama turist olarak gittiğiniz bu ülkede kendinizi dünyanın çok ayrıcalıklı bir coğrafyasında buluyorsunuz, bu kesin.
Ben de VIP Turizm şirketinin davetlisi olarak gittim Dubrovnik’e. İyi ki gitmişim çünkü oradaki dört gün boyunca kendimi çok iyi hissettim.
Surların üzerinde tur atın
Özellikle kentin, eski şehir bölümü başlıbaşına zamanı durduran ve sizi neredeyse Orta Çağ’a götüren bir yer. Surlarla çevrili eski kente, Pile, Ploce, Peskarija ve Ponta kapılarından dört değişik noktadan giriliyor. 1991 yılında yaşanan savaştan sonra bozulan yapısı aslına uygun olarak yeniden yapılmış eski kentin adı Stari Grad. Şehri çevreleyen surlar üzerinde para ödeyerek (10 Euro) gezebiliyorsunuz ve buradan aslında hem Dubrovnik kıyılarını, hem de surların içindeki eski kenti izleyebiliyorsunuz.
Surların üzerinde bulunan kafeler de ayrıca keyif veren mekanlar. Eğer Dubrovnik’e giderseniz eski şehri çevreleyen surların üzerinde tur atmayı sakın ihmal etmeyin. Surlardan indikten sonra bir kahve içip dinlenmek isterseniz eski kentin ortasından geçen ana cadde, Stradun üzerinde bulunan Orlando Kafe’ye gidin. Size sunulan mükemmel hizmet karşısında şaşıracaksınız. Kafenin garsonu sizin bir gün önce içtiğiniz kahveyi, hangi kurabiyeyi beğendiğinizi bile hatırlayıp size ondan ikram etmeye çalışacak, şaşırmayın. Yine aynı cadde üzerinde istediğinizi yiyebileceğiniz birçok restoran bulacaksınız. Merdivenlerle kalenin yukarısına doğru yükselen kentin gizli kalmış bir çok köşesi olduğunu fark edeceksiniz. Eğer fotoğraf çekmeyi seviyorsanız bu keşif harika olacak. Dubrovnik’de eski şehrin dışına çıktığınızda göreceksiniz ki, bir kent istenirse tertemiz olabilir. Trafik kuralları da çok net. Kimse kuralları çiğnemiyor. Bir araç kiralayıp Adriyatik kıyılarını gezebilir, güzel sahillerde denize girebilirsiniz. Araç kiralama günlük 54 Euro’dan başlıyor.
Deniz ürünleri yiyip, şarap içebilir, zeytinyağı, lavanta satın alabilirsiniz
Alışveriş
Dubrovnik alışveriş açısından çok ucuz bir yer değil. Ancak yine de alınabilecek ucuz hediyelik eşyalar var. Mesela, lavanta torbaları çok fazla üretimi yapılan ve satılan ürünler. Yakın bölgelerde lavanta tarlaları olduğu için lavanta çok satılıyor ve kokusu büyüleyici. Şarap kesinlikle alınmalı. Ayrıca mandalina reçeli de satın alabileceğiniz yerel ürünler arasında. Kentte zeytinyağı da dahil olmak üzere zeytinin her türlü ürünü mevcut. Zeytinyağı ve ürünleri alınabilir.
Gezilecek yerler
Lokrum Adası
Dubrovnik’e en yakın ada Lokrum’a çok rahat gidebilirsiniz. Limandan kalkan tekneler 10 dakika içinde adada oluyor. Adada ayrıca bir göl ve manastır da var. Kısa bir gezi için Lokrum ideal. Ada dışında kentin içinde gezip görebileceğiniz mekanlar arasında; Dubrovnik Katedrali, ST. Blaise Kilisesi, Franciscan Manastırı da bulunuyor.
Konaklama: Dubrovnik’te denize kıyısı olan beş yıldızlı oteller de var. Ancak bence eski şehire yakın pansiyonlar ve üç yıldızlı oteller de kalmak için ideal hizmet veriyor.
Kuşatmada kayıp büyük
Dubrovnik, bir şehir devleti olarak kurulmuş. Ancak sonrasında, Osmanlı’da dahil olmak üzere pek çok imparatorluğa vergiler ödemek durumunda kalmış. Napolyon’un ülkeyi işgaline kadar cumhuriyetle yönetilmesine rağmen sonrasında Avusturya-Macaristan monarşik rejiminin parçası haline gelmiş. 1918 yılında Yugoslavya Krallığı’na, 1945’te Yugoslavya Sosyalist Cumhuriyeti’ne katılmış. Hırvatistan’ın bağımsızlık savaşı sırasında şehir, Sırp-Karadağ kuşatmasında çok büyük kayıplar vermiş.
En iyi restoran şehir dışında
Dubrovnik’de yemek denildiğinde insanın aklına gelebilecek en önemli şey tabii ki, deniz ürünleri. Burada birçok restoranda deniz ürünlerinin neredeyse tümünü bulmanız mümkün. Yani ne isterseniz var diyebilirim. Ayrıca pizza ve makarnalar da şahane ve en önemlisi Dubrovnik şarapları günün her saatini ayrı bir şölene dönüştürebilir, unutmayın. Hırvatlar çok iyi şaraplar üretiyorlar. Dubrovnik’in en iyi restoranlarından biri eski kentin dışında bulunan Nautia ve diğeri de eski kentin içindeki Proto. Bu iki restoranda da deniz ürünlerinin tadına varabilirsiniz.
Dubrovnik’e
gitmek için
www.vip.com.tr
Tel: 444 78 47
VIP Turizm- Cumhuriyet Cad. 173 Harbiye 34373
İstanbul
Adriyatik masalı Dubrovnik
Adriyatik kıyılarının en güzel ülkelerinden biri Dubrovnik
Haberin Devamı