Karşı cinse yanaşamayan insan türü de tehlikede..

Haberin Devamı

Soyları tehlikede olan canlıları korumaya alan Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın sayın yöneticilerini “bunalımdaki genç erkek nesli” hakkında uyarmak isterim..

Olay güzel.. Duyarlılık tavan yapmış..

Çok da güzel bir kampanya hazırlanmış.. Adı da “Türkiye’nin Canı Kampanyası..”

Amaç, Türkiye’de bulunan ve soylarının devamı tehlikede olan yüz otuz dört canlı türü için bir şeyler yapmak..

Öncelik, anladığım kadarıyla, yunus, orfoz balığı, saz kedisi, deniz kaplumbağası türlerinde..

Onları Akdeniz foku, kelaynak, Nil kaplumbağası, sürmeli kız kuşu, uludoğan, dikkuyruk gibi canlılar izliyor..

Gerçi yaban koyunu ile eşeği de tehlike altındaymış ancak ben kişisel olarak böyle bir endişe taşımadığımın altını çizeyim..

***


Eşeğin ve koyunun yabanisine bir şey olmaz..

Bir kere koyunluk genimize geçmiş.. Eşeklik desen hakeza.. Performansımıza hakikisi bile şaşar..

Bu canlılar diyelim ki yok olup gitti.. Dünya durdukça kültürlerini bünyemizde yaşatırız..

Yine de Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın bu gibi türleri koruma çabasına kulak vermek lazım..

Bu türlerden birkaçı eksildiği zaman dünya daha ıssız bir yer olacak..

İki eksik var

Doğal hayatı Koruma Vakfı’nın çabaları dört dörtlük lakin iki önemli eksiği var..

Bir.. Yüz otuz dört türün varlığını korumayı amaçlayan “Türkiye’nin Canı” kampanyasında hedef kitle kim?

İki.. Bu konuda gönüllü olan aktivistlerin seçimi doğru mu?

Birincisinden başlayayım..

Ben Güney Afrika Ulusal Parkı’nda kendi kendine güneşlenen timsahları, bozuk para atarak taciz eden profesör görmüş bir kişiyim..

Bozuk para timsaha işler mi demeyin..

Bizim profesörün gözleri sekiz derece miyoptu.. Gözlük camları soda şişesinin dibi gibiydi..

Artık o gözlüklerle nasıl nişan aldıysa, attığı bozuk parayı, beş metrelik sürüngenin tam gözüne denk getirdi.. Canı yanan timsah selameti suya kaçmakta buldu..

Bu, “hedef kitle..” denen skalanın içinde yer alanlardan bir okumuş..

“Eğitim şart..” klişesini bizzat tekzip ediyor..

Bunun bir de okumamışı var ki “Ozon tabakası delindi!” dediğinde “deliği görmek için” havaya bakıyor.. Üzerinize afiyet bir de “Dış düşmanlarımız yapmıştır..” deyip fikir beyan ediyor..

Gelelim kampanyanın yürütücüsü olan gönüllü aktivistlerin seçimine ve çalıştırılmasına..

***


Bunlar genç, üniversite çağında çocuklar..

Genellikle lüks alışveriş merkezlerinin içinde stant kurup, geleni geçeni “Türkiye’nin Canı kampanyasına” destek olmaya davet ediyorlar..

İlgilenen olursa hangi türlerin tehlikede olduğuna dair ayaküstü brifing veriyorlar.. Bağış topluyorlar.. Buraya kadarı iyi..

Ancak bu aktivistler, sokağa salınmadan önce, vakıf içi eğitimden geçirilmedikleri için yanlış insanlar üzerinde mesai yapıyorlar..

Nasıl mı? Soyları tehlikede olan hayvan türlerini ancak marka giyen, manken gibi güzel kızlar tarafından kurtarılacağına inanarak..

Resmi rapor..

Doğal hayatı Koruma Vakfı beni de gönüllüsü saysın ve bu yazıyı “faaliyet izleme raporu” niyetine değerlendirsin..

Yer Kanyon nam alışveriş merkezinin zemin katı..

Kampanyanın standı tam ortalarda bir yere kurulmuş..

Standın başına da turuncu anorak giyip, kendilerine “AKUT fedaisi” süsü veren iki delikanlı dikilmiş..

Oğlanlar önlerinden gelip geçen kalabalıktan sadece “karşı cinsten” olanlarla ilgileniyorlardı..

O katta yürüyüş yaptığımdan iki saate yakın hâllerini seyrettim..

Şöyle şık giyimli, havalı bir genç kız gördüler mi ikisi birden üzerine seyirtip “Soyu tükenen canlılar için bir şey yapmak ister misiniz?” diye soruyorlardı..

Evli barklının, çocuğunun elinden tutmuş olanın, özellikle orta yaşa yaklaşmış olanların yüzüne bile bakmıyorlardı..

Çaresizce bir “karşı cinsle sosyalleşme” gayreti seyrettirdiler bana..

***


Kampanya gönüllüsü iki gencin iş başındaki hâllerinden çıkardığım kadarıyla bu oğlanların soyları tehlikede olan türleri salladığı filan yok..

Öncelikle kendi türlerini tehlikede buluyorlar..

Kampanya bahane! Bunlar resmen karşı cinsle sosyalleşerek, bireysel üremelerini garanti edecek bir arayış içindeler..

Sırf niyetlerini test etmek için “Ben de gönüllü olmak istiyorum, biraz bilgi verseniz..” diyecek oldum..

Oğlanlardan biri “İnternete gir.. Orada hepsi var..” deyip beni savdı..

Yüzde yüz haklı çıkmaktan dolayı yüzüme oturan geniş bir sırıtma ile yanlarından uzaklaştım..

DİĞER YENİ YAZILAR