Birkaç gündür gerçekten
bahar havası var sanki dışarda... Güneş bir yaz günü gibi ısıtıyor bazen..
Renkler, ışıklar öyle bir
ahenkle salınınıyor ki insanı neredeyse huzursuz ediyor bu
güzellik kış gününde.
***
Park’ta dolanıyorum,
insanlara ağaçlara bakıyorum...
Hatta bir ağaçlara, bir
insanlara bakıyorum...
Tuhaf iki canlı türü diye
aklımdan geçiyor, birbirine hiç benzemeyen iki kudretli
canlı türü...
***
Doğanın entresan bir
cömertliği ve tekdüzeliği var insanı sarsan, öyle değil mi?
Hep aynı şeyi hep aynı
güzellikte yapabiliyor...
Mesela o ağaç her defasında o en güzel çiçeği açıyor.
Sürprizsiz ama her defasında
aynı çarpıcı güzellikle yapabiliyor bunu...
***
İnsan doğaya bakınca çok şey
görüyor aslında hayatla ve kendisiyle ilgili...
Biz asla ağaçlar gibi olamıyoruzhayatımızı ne olursa olsun aynı
sakin güzellikte yaşamaya devam edemiyoruz...
Bir ağacın kendini bildiği gibi
biz kendimizi bilip güvenmiyoruz...
Her fırtınada önce hayata
sonra kendimize güvenimizi kaybediyoruz...
Ama şu baktığım ağaç öyle mi,
neler geliyor başına yine de sırası geldiğine o en güzel çiçeği açıyor.
***
Her şey o ahenkte saklı sanırım, doğanın bir ahenki var bizim ruhumuzda hiç olmayan.
İçine doğduğu tabiatı değiştirmek isteyen tek canlı biziz herhalde...
Sanırım tüm huzursuzluğumuzun, mutsuzluğumuzun ve muhteşem başarımızın sebebi de bu, sahip olduğumuz koşulları asla kabul edemeyişimiz...
***
Babam söylemişti bir keresinde, ‘ahengi bozmak
için yaratıldık biz, hayatımızda ahengi nasıl bulabiliriz ki?’
Doğanın sahip olduğu ahengi istesek de
yaratamıyoruz gerçekten...
Onun sahip olduğu
tekdüzeliğin mükemmeliyeti
yok bizde...
Çünkü güzel de olsa
tekdüzeliğe karşı bizim ruhumuz...
İnsanoğlu hayatı kendine
verildiği gibi kabuletmek için değil onu değiştirmek için yaratılmış.
Bunu yapabildiği için gelişiyor.
Bunu yapabildiği için mutsuz
oluyor.
***
Sanırım sır da tam burada işte...
Biz doğanın da, Tanrı‘nın da
huzursuz parçasıyız...
Belki de ağaçlardan o tekdüze
mükemmelliğin gücünü öğrenmemiz gerekiyor...
***
Bunları düşünürken birden
daha önce okuduğum o öğüdü hatırladım, iki kolunuzu açın ve bir ağaca sarılın, huzur bulursunuz
Ağaçların enerjisi insanların enerjisini dengeleyip arttırıyormuş...
Ve güneşli bir kış gününde
önce çoraplarımı çıkarıp toprağa bastım sonra da gözüme
kestirdiğim en güzel ağaca sarıldım...