Bu aralar şubat kendini unutmuş halde...
Öylesine sade, öylesine çarpıcı bir güzelliği var ki günlerin...Ne kış, ne bahar, ne yaz, kendi ilan ettiği bir mevsimde sanki şubat...
Sakin, sessiz, büyüleyici.
İnsan, bu durgun güzelliğe istekle boyun eğiyor.
***
Başka bir duyguya ihtiyaç duymuyor sanki... Bir sevinç bile istemiyor belki yanında...
Öylece ılık bir şubat bütün dünyaya yetermiş gibi...
Hiçbir duygu olmasın, hiçbir bir düşünce geçmesin aklından istiyor insan.
***
Yanından geçenlere gülümserken bile bir an durup konuşurlarsa diye endişe basıyor içini.
Bütün varlığından, geçmişinden, hayallerinden bir anlığına da olsa vazgeçmek… Bu sükuneti bozacak her kıpırtıdan kaçınmak istiyor...
Ruhun durgun bir su gibi…
Hiçbir şey olmamanın, hiçbir şeye ihtiyaç duymadan kendin olmanın muhteşem sükuneti..
***
Şu içinden geçtiğimiz mevsimsiz günler insanı olduğu her şeyden soyuyor sanki...
Tanrı’nın armağanı gibi...
Herkes gibi benim de en çok kurtulmak istediğimden, kendimden kurtarıyor beni...
İçimde dolaşıp duran, birbiriyle çatışan, beni bazen eğlendirip bazen yoran bütün o ‘ben’ler susuyor.
İçim tam da istediğim gibi ıssız kalıyor...
Kendi ıssızlığını da özlüyor insan bazen...
Hatta çok özlüyor.
***
Kendimiz olmayan öyle büyük bir kalabalık var ki içimizde…
Öyle de olmak zorunda…
Boğulan bebekler, ölen gençler, ağlayan anneler, kederli babalar… Çatışma sesleri, şehit cenazeleri, yıkılmış mahallelerden korkunç resimler…
Her yerden ruhumuza akıyor...
O acıyı, kederi paylaşmamak mümkün mü?
***
Bir yandan kendi kalabalığımız, birbiriyle çatışan isteklerimiz, hayallerimiz, hayal kırıklıklarımız...
Olmak istediklerimiz, olmaya zorlandıklarımız, olduklarımız…
Bir yandan dünyanın kalabalığı…
Bazen bir mahşer yeri gibi oluyor içimiz.
***
Kendimizden, hayatdan yorulduğumuz zamanlar oluyor.
Kendinden, kimliğinden, bütün hayattan soyunmak istiyorsun.
Mevsimsiz bir gün gibi olmak istiyorsun…
Bir anlığına, bir günlüğüne bile olsa bu sükunete bırakmak istiyorsun kendini...
***
Mevsimsiz bir günde, dingin bir ruh…
Biraz sonra geçeceğini bilsen de…
İyi geliyor insana işte...