Haberin Devamı
En çok, bu ülkede kim kime karşı onu anlamakta zorlanıyorum. Eğer anlarsam da çok şaşırıyorum.
Aslında ortada gözüken tablo çok basit, değil mi?
Türkler Kürtlere…
Kürtler Türklere…
Ulusalcılar dindarlara…
Dindarlar Kemalistlere…
Sünniler Alevilere…
Karşı.
Ama benim anladığım şu;
Türkler Türklere
Kürtler Kürtlere…
Dindarlar dindarlara…
Ulusalcılar ulusalcılara da karşı.
Birbirlerine benzerler arasında da çok şiddetli kavgalar oluyor bu memlekette.
Diyarbakır karıştı.
Polisler BDP’nin miting yapmasını engelledi.
Ak Parti, kendisi gibi halkın oylarıyla Meclis’e girmiş bir partinin miting hakkını elinden aldı, zorbalıkla üstelik.
Sünni Türkler, Kürtlere karşı.
Peki ama Güneydoğu’da sadece bunlar mı oluyor?
PKK’nın son zamanlarda yaptığı saldırılar medyada pek yer bulmadı ama PKK yol kesiyor, şantiye basıyor, adam kaçırıyor, araç yakıyor.
PKK bu şiddetiyle dikkat çekmeye çalışıyor olabilir…
Ama bunun altında barışı istemeyen, daha doğrusu Öcalan’a karşı Kürtler varmış gibi geliyor bana bazen .
Mikroskobik bir çalışmaya gerek yok, biraz dikkatli bakınca barışı Türkler Kürtler beraber engelliyormuş gibi dursa da Öcalan her muhatap gösterildiğinde ardından büyük PKK saldırıları yaşanması pek tesadüf gibi görünmüyor doğrusu.
Bu işin uzmanları tarafından cevaplandırılması gereken soru, “Kandil’le Öcalan’ın arasının gerçekten iyi olup olmadığı”sorusu bence.
Sanki Kürtler Kürtler’e karşı.
Ama bir tek onlar mı?
Cemaat AK Parti kavgası da ayrı…
Hiçbir şey bilemeseniz bile şu şaşkınlık yerleşir yüzünüze olanları duyduğunuzda, ‘bunların hepsi dindar değil mi…’
Ama Kürtler’in Kürtler’e yaptığını, dindarlar dindarlara yapıyor anlatılanlar doğruysa.
Ne zaman Ak Parti zorda kalsa, ardında Cemaat varmış gibi biri iz bırakıyor yayınlanan yorumlar.
Tabii, Cemaat’i fişleyip devletten dışlayanın Ak Parti olduğunu okumak da aynı şaşkınlığı yaşatıyor.
Birbirine benzeyenlerin kavga etmesi kadar,ezilenlerin de birbirini ezmesine çok sık rastlanır bu memlekette…
Aleviler Kürtler’in dil hakkını savunmaz…
Kürtler Aleviler’in din hakkını görmezden gelir…
Sanatçılar sanatı sadece tiyatro zanneder…
Tersanede ölen işçiyle kimse ilgilenmez…
Herkes birbirinin yasağını destekler, hepsi kendisine uygulanan zulümden bahseder.
Mesela ben özellikle Silivri’de olanların birbirleriyle ilgili ne düşündüklerini merak eder dururum…
Ulusalcılar içinde de hiç duymadığımız kavgalar olduğuna eminim.
Şimdi siz Genelkurmay eski başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un en çok kime kızdığını merak etmez misiniz mesela?
Hepimiz birbirimize karşıyız.
Karşıyız karşı olmasına da insan merak ediyor, peki ama neden?
Galiba padişahlık sistemi yıkıldı ama padişahlık zihniyeti yıkılmadı.
Herkes padişah olmak istiyor.
Padişah olmak için de bütün haklara sahip olmak yetmiyor, diğerlerinin de hiçbir hakka sahip olmaması gerekiyor.
Onun için de herkes bir yandan kendi hakkını almak için, bir yandan da diğerlerinin hakkını almaması için uğraşıyor.
Bu kendinden biri olsa bile…
Kimse hakkını alamıyor.
Kimse kimseye hakkını vermiyor…
Üstelik herkes hak ettiğinden fazlasını istiyor…
Eee, kavga da hiç bitmiyor tabii.