Geçen gece, uzun hatta çok uzun bir aradan sonra, televizyonda tartışma programlarına baktım...
Epeydir, iktidarı destekleyen akademisyenlerle gazetecilerin gerçekleri neredeyse tümüyle yok sayan, gördüklerimizin aslında gerçek olmadığını anlatmaya uğraşan, yaşanan olumsuz olaylar hakkında yorum yapmaktan “hep iktidarı eleştirmeyelim, muhalefeti de eleştirelim” diyerek kaçan, çok sıkıştıklarında da “ama halk bu iktidarı seçti” mazeretine sığınan tavırlarından yorulmuştum.
Ama MİT başkanı Hakan Fidan niye istifa etmiş, belki birileri akıllı bir şey anlatır hayaliyle kanallar arasında dolanmaya başladım...
Hayaller ve ümitler işte... Sanırım yıkılmaları için varlar, en azından bizim ülkemizde.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Hakan Fidan’ın istifasını olumlu bulmadığını” açıklamasından sonra AKP’lilerin ne söyleyeceklerine tam karar veremeyen şaşkınlıklarını gördüm sadece.
Fidan’ı destekleyecekler mi, karşı mı çıkacaklar bir türlü bilemiyorlar.
Onlar da cumhurbaşkanının “desteklemiyorum” sözlerinin gerçek bir karşı çıkış mı yoksa politik bir
manevra mı olduğunu kestiremiyolardı.
***
Anladığım kadarıyla şu anda Fidan olayının gerçeğini çok az insan biliyor.
Cumhurbaşkanının karşı çıkmasına rağmen Fidan’ın siyasete girebileceğine inanan pek yok gibi ama Erdoğan bu konudaki eleştirelerini ısrarla sürdürüyor.
***
İki ihtimal var herkesin de gördüğü gibi.
Ya bu “tasvip etmiyorum” sözleri politik bir manevra ya da Fidan, Erdoğan’ın tavsiyelerini dinlemeden AKP içinde bir kariyer arıyor ve bir anlamda cumhurbaşkanına meydan okuyor.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu tür bir “manevra” yaptığını pek görmedik, zaten ihtiyacı da olmadı.
AKP’ye tümüyle hakim, arkasında ciddi bir oy desteği olan bir lider olarak hep kendi istediklerini açıkça söyledi.
Eğer sözleri bir “manevraysa”, bilebildiğim kadarıyla ilk kez böyle bir “manevra” yapmak mecburiyetinde hissediyor kendini.
Bu, onun özellikle son dört yıl içinde ilk defa kendini manevra yapmak zorunda hissedecek kadar güçsüz gördüğü bir durum var demektir.
***
Yok bu sözler manevra değil de gerçekse, Babakan Davutoğlu ve Hakan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a rağmen böyle siyasi bir tavır alıyorlarsa, bu da AKP içinde ilk kez Erdoğan’a karşı bir meydan okuma olacak.
***
Her durumda, çok uzun zamandan beri ilk kez AKP’de bir liderlik zaafı ortaya çıkmış oluyor.
Son “yüce divan” oylamasında AKP’nin verdiği fireyi de düşünürsek, parti içinde bir şeyler olduğunu söylemek gerçekçi olur.
Doların 2.50’yi geçtiği, AKP içinde anlaşılmaz bir hareket yaşandığı, seçimlere de beş ay kaldığı bir zaman diliminde, bizim gibi kulis bilgilerine sahip olmayanların çıkartabileceği tek bir sonuç var.
2015 çok ilginç ve hareketli bir yıl olacak.
Daha önce görmediğimiz çok şey göreceğiz.