Atatürkçüler neden değişimin öncüsü değil!

Haberin Devamı

Facebook benim sık kullandığım ve sevdiğim bir sosyal medya aracı...

Sevdiğim, ilgilendiğim pek çok alanda sayfaları takip ediyorum.

Hayatla, gündelik gelişmelerle, teknolojiyle ilgili epeyce bilgi ediniyorum.

Facebook Twitter’a oranla daha yumuşak ve uygar bir yer, taa ki konu Atatürk olana kadar.

Türkiye’de en çok tekrarlanan isim herhalde Atatürk ismidir, öyle değil mi?

Herkes, her yerde Atatürk’ten söz eder.

Her konuşma Atatürk’ü biraz daha “putlaştırır”, biraz daha “heykelleştirir”, biraz daha “dondurur”, biraz daha “insanüstü bir hale getirir” ve bu önemli bir lideri biraz daha hayatın canlılığından koparır.

İşte Facebook tam böyle bir yer.

***


Diyarbakır’daki bayrak indirme olayından sonra Facebook’da yer gök bayrak ve Atatürk fotoğraflarıyla doldu...

Kimisi kendi fotoğrafı yerine koydu bunları, kimisi özlü sözler yazdı Atatürk’ten, kimisi de ‘buralar bizim yedirmeyiz’ edasıyla Atatürkçü olduğunu söyledi...

Bir anda “benim Facebook’um” benim bile düşman kaldığım bir yer haline dönüştü. Şunu açıkça söylemeliyim ki, Atatürk bir insandı.

Kısa boyluydu, sesi ince diye biliyorduk ama sonra öğrendik ki, o kadar ince değilmiş. İçkiden hoşlanırdı, sohbetten zevk alırdı.

Ve dünyada sömürgecilere karşı savaşıp başarıya ulaşmış ilk liderdi.

Atatürk bir askerdi. Mesleğinde çok da başarılı oldu.

Ama bir iktisatçı değildi.

Bir sosyolog değildi.

Bir hukukçu değildi.

Bir tarihçi değildi.

Bu dallara ilgi gösterirdi.

Ama Atatürk’ün bu alanlardaki her sözünün tartışılmaz gerçekler olduğunu iddia etmek, öncelikle bilimi inkâr etmek anlamına gelir bence.

Ve bilebildiğimiz kadarıyla da Atatürk bilimin inkar edilmesine karşıydı.

***


Atatürk’ün Türkiye’yi bağımsızlığına kavuşturduktan sonra en önemli amacı bu ülkeyi gelişmiş Batılı ülkeler düzeyine çıkarmaktı.

Atatürk’ün bu isteği gerçekleşti mi sizce?

Biraz batılı zevklerimiz oldu, biraz batılı görüntümüz oldu ama Batılılaşamadık... Batı’nın demokrasisine, hukukuna, özgürlüğüne sahip olamadık.

Bunun günahı öncelikle kimde peki?

Bunun günahı özellikle Atatürk’ü putlaştıranlarda. Çağdaş uygarlık seviyesine insanla değil de putla varmak isteyenlerde.

***


Atatürk’ün amacı açıkça belliydi.

O sıralar yeterli kadrolar da bulunmuyordu bunun için.

Atatürk’ün de bu amaca hangi yoldan ulaşacağı konusunda çok aydınlık çizgisi yoktu.

1919 yılına göre Atatürk’ün düşünceleri ilericiydi. Ama Atatürkçülük 2014 yılının tutuculuğu oldu.

Kürt meselesini, barış sürecini ya da demokrasi sorununu çözmeye kalktığınızda Atatürk’ü bir kalkan gibi kullananlar karşınıza dikiliyor.

Hem de ne dikilme...

En yakın arkadaşınla bir daha görüşmemek üzere küsebilirsin bu uğurda...

***


Atatürk çok önemli işler gerçekleştirdi, evet... Ama bütün insanlar gibi hata da yaptı.

Atatürk’ün bir heykel değil bir insan olduğunu kabul etmeliyiz artık.

Atatürk’ün anısına gösterilebilecek en büyük saygının, onu hatalarıyla severek, onu bir put olmaktan kurtarıp bir bağımsızlık lideri olarak çocuklarımıza anlatmak olduğunu düşünüyorum.

Facebook arkadaşlarım Kürtlerle ilgili her olayda Atatürk fotoğrafı koyarak Atatürk’ün istediği seviyeye bu ülkeyi getirebilirler mi sizce?

Hiç sanmıyorum...

***


Atatürk monarşiden cumhuriyete geçilmesini sağlayarak büyük bir değişimin öncülüğünü yaptı.

Peki öyleyse neden Atatürkçüler bugün değişimin öncüsü değil?

Neden demokrasinin ve özgürlüğün yerleşmesinin öncülüğünü yapamıyorlar?

Neden bu kadar tutucu ve ‘gerici’ kaldılar?

Bence her yere Atatürk resimleri koymadan önce bir de bunu tartışmak gerekiyor.

Belki hepimiz için bu daha yararlı sonuçlar verir.

DİĞER YENİ YAZILAR