Haberin Devamı
Meclis Darbeleri ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı rapordan öğrendik ki “gizli” bir ordumuz daha varmış.
100 bin civarında sivil Özel Harp mensubu…
Özel Harp Dairesine bağlı sivil bir ordu…
100 bin “vatansever” yani onlara göre.
Özel eğitimlerden geçen, TSK’dan ayrı silah depoları olan (sanırım bu silahların kayıt dışı olduğunu söylemeye gerek yok) 100 bin kişi.
Ne ürkütücü değil mi?
Ne zaman ne yaptıklarını, kim olduklarını bilmediğimiz, “görevlerine” devam edip etmediklerine dair hiç bir fikrimizin olmadığı sivil vatanseverler.
Ülkelerini koruyanlar!
Ergenekon dediğimiz yapılanmanın “silahlıları”.
Kim onlar?
Hiç bilmiyoruz.
Güneri Civaoğlu’nda okudum, ona da Or rütbeli eski komutan bir dostu anlatmış…
‘ Devlet denenmiş güvenilir insan kullanır…
Devlet Abdullah Çatlı gibileri kullanmaz…
Çiftçidir,esnaftır,tamircidir,bir mesleksahibidir…
Onlar daima hizmete hazırdır…
Belirli kanallardan onlara yapacağı görev bildirilir…
Çiftçi ise traktörünü bırakır etrafa ‘yedek paraça alacağım döneceğim’ der ‘belki bir kaç gün de kalacağım’ der..
Görevini tamamlar…
Kimsenin ruhu duymaz.’
Harika değil mi?
O kadar çok vatanlarını seviyorlar ki kimsenin ruhunun duymasına bile ihtiyaçları yok ne yaptıkları konusunda!
Herşey gizli ve ‘kutsal’
Bütün cinayetler…
Bütün ölümler…
Ve çöken bir sistemin içine yuvalanan birileri, ısrarla ve hala Türkiyenin yeni bir sisteme geçmesini önleme kistiyor hala.
Peki kim bunlar?
Kimin emrindeler?
AK Parti iktidarı aslında bunlarla mı mücadele ediyor?
Yoksa bu insanların komutası artık sivil iktidarın elinde mi?
Hükümet, bu yüz bin silahlının kimliklerini ve görevlerini biliyor mu?
Hükümet, bu “silahlı vatan severlerin” kimliklerini ve görevlerini bilmiyorsa, “askeri vesayetin” bittiğinden, yarın başımıza yeni Ergenekon belalarının çıkmayacağından nasıl emin olacağız?
Hükümet bunların kimliklerini ve görevlerini biliyorsa, bu gizli orduyu hala neden görevde tutuyor?
Muhteşem Yüzyıl hakkındaki konuşmalarından fırsat bulduğunda başbakanın bu ürkütücü konular konusunda bir açıklama yapması gerekmiyor mu?
Muhteşem Yüzyıl, kimliklerini,görevlerini, kime bağlı olduklarını, amaçlarını bilmediğimiz “yüz bin silahlıdan” daha mı tehlikeli?
Askeri vesayet bu “gizli vatan severleri” kendi iktidarı için kullandı.
Askeri vesayet bitti diyoruz…
Ama bu insanlar hala görevlerini sürdürüyorsa, onları şimdi kim kullanıyor peki?
Ve ne amaçla kullanıyor?
Yine iki ‘küçük’ soru işte…
Muhteşem yüzyıl bu akşamdı değil mi?