Bir anda ekranın karşısında afallayıp, kalmışım...
“Ben ne kadar cahilmişim” diye hayıflanmışım...
Valide Türk Dili ve Edebiyatı’ndan mezun bir edebiyatçı...
Peder Arapça’nın yanısıra Osmanlıca dilinden profesörlük tezi vermiş bir muhterem...
Eh biz de Mülkiye’si, Basın Yayın’ı derken az mürekkep yalamadık bu ahir ömrümüzde...
HHH
Ekranın karşısında öylece kilitlenmişim söze...
Ekrandaki dizilerin birinde, bir bebek görüyorum...
Anne, sütü olmadığı için bebeği emziremiyor, bunu dert ediyor...
O arada sanıyorum ki polis komiseri rolündeki baba, çocuğu için o benim hiç duymadığım telkinde bulunuyor;
“Analı babalı peygamberli büyür inşallah...”

***********

Daha birkaç gün önce, Medyafaresi sitesinin sahibi Kubilay Tümen kardeşimin eşi Hande dünya tatlısı bir erkek çocuğu dünyaya getirdi...
İkisi de benim yanımda çalışmış can dostlarım...
Sabah sabah erkenden ayaklandım ki aman doğumu kaçırmayayım.
Allah korusun bir sorun çıkarsa elimden ne gelirse artık, birşeyler yapayım...
Doğum şükür rahat geçti, bebek sağlıklı doğar doğmaz Kubilay fotoğrafını cep telefonuma mesajladı...
O sevinçle telefon açtım...
Genlerimden, Türkçe bilgimden, gördüklerimden bu durum için bildiğim tek cümleyi söyleyiverdim:
“Allah analı babalı büyütsün...”
Meğer yanlış biliyormuşum...

***************

Sonradan “Kollama” adını taşıdığını öğrendiğim diziyi izleyince, görüyorum ki bizim “Allah analı babalı büyütsün” sözünün artık bir geçerliliği yok...
Yeni yaşam biçimimizde bebeklere şöyle diyeceğiz;
“Analı, babalı, peygamberli büyür inşallah...”
Bu bir dizinin repliği...
Hani öylesine ağızdan çıkmış bir söz değil...
Senarist, yönetmen, yapımcı bunun böyle söylenmesine karar vermişler...
Peki neden?..
“Allah analı babalı büyütsün...” sözü Allahsızlık mı aşılıyor?..
Niye bu sözün yerine ulusal bir televizyon kanalında yeni deyimler bilinçlere ve beyinlere aşılanıyor?..
Allah’ın analı babalı büyüttüğü çocuk, peygambersiz mi olacak, bundan mı endişeleniliyor acaba?..

**************

Ağaçlara bakmaktan orman görülmüyor...
Artık bu görüntüler, haberler, yazılar yeni Türk medyasının replikleridir...
Türkiye’nin medyası, artık sahip ve sermaye değiştirdi, değiştiriyor...
Ağaçlara bakmaktan ormanı göremiyor kimse dediğim bundandır...
Önce Sabah-ATV’nin patronu Dinç Bilgin medyadan çekildi...
Star televizyonu ve gazetesinin sahibi Uzan’lar basından uzaklaştı...
Son olarak Show’un eski, Cine5’in son sahibi Erol Aksoy’un da medyadan uzaklaşacağı görülüyor...

**************

Yerlerini alanlar, yeni iktidarın şöyle veya böyle yakınındakilerdir...
Medya büyük ölçüde değişiyor...
Söylemler değişiyor...
Hayata bakış değiştiriliyor...
“Allah analı babalı büyütsün” sözü bile, “Analı babalı peygamberli büyüsün” biçiminde revize ediliyor...
“Allah analı babalı büyütsün” derken herhalde kimsenin içinden “peygambersiz büyüsün” demek geçmiyor...
Böyle bir saçmalık olabilir mi?..
Allah, peygamberimizi kapsamıyor mu?..
Peki niye durup dururken bu vurgu değişikliği?..
HHH
Türkiye’de birileri sanki özellikle birşeyler söylemek istiyor...
Söylemek istediklerinin Allah’a inançla bir ilgisi yok...
Tüm bu olanlardan sonra hala bazı entel dantel zirzoplar, Cumhuriyet’in demokratik olmadığını, ceberrut olduğunu söyleyip, yazıyorlar...
O entel zirzop takımının ibret belgelerini saklıyorum...
Bir gün yüzlerine vurulacak o belgeler..
Merak etmesinler...
Hayatla ve Cumhuriyet’in insanlarıyla bu kadar aşağılıkça alay etmenin bir bedeli olsa gerek...