‘3 saatlik deney sırasında sadece 3 kişi, çöp kutusunun hemen yanında duran plastik şişeleri yerden alıp çöp kovasına attı.’ Düzce’de yapılan çevre bilinci deneyinden...
Bir koca vinç kılıklı kamyon sırf hareket olsun diye caddenin birini boydan boya kapatmıştır. Kapatmakla kalmamış ortalığı o koca, hantal zift sarısı bedeninden sızan mazotla kaygan bir zemin haline getirmiştir. Bizim gibi insanlar için kaygan zemin zaten bildik bir şeydir de, sahicisi oldu mu çaresiz kaldığımız durumlar da mevcuttur. İşte o noktada bir kadın elinde telefonuyla o mazotun üzerine ayağı değdiği anda belini sertçe yere vuracak biçimde düşüverir.
Acı içinde kıvranır. Bu esnada onu kaldırmaya giden gençten kız (3 kişi bile değil, bir tek odur yardıma giden) diğerlerini canhıraş biçimde yanına çağırır ve kadını usulca, hep birlikte yerden kaldırırlar.
Bu esnada olayı dikiz aynasından seyreden vinç kılıklı kamyonun şoförü, gözlerini başka yerlere dikmiş, sanki bu olaya o neden olmamış gibi buz gibi bir suratla mesaisini yapmanın küstah gururunu yaşamaktadır.
Bunu yine fark eden genç kız olacaktır. Az önce düşen kadını oradan geçen bir doktorun eline teslim ettikten sonra sıranın kamyon şoförüne geldiğini anlar. Aslında kamyon şoförü de bunu sezmiştir. Öyle ki camını usul usul kapar. Genç kız bunu görünce daha da ısrarcı olur ve gider adamın, her kimden kaptıysa o meymenetsiz suratına -yüksek makamındaki böbürlenen insanlık dışı suratına- ‘bir dakika bana baksana’ diyerek işe başka bir ivme kazandırır. Kamyondan bozma vinç, vinçten bozma kamyon şoförü gözlerini kaçırmaya devam eder. Hayatında belki de ilk defa olarak kendine bakan bir dişinin bakışlarını reddederken aklından neler geçirdiği meçhul falan değildir. Genç kız bu hali okur, okur ama yine ısrarcıdır. ‘Baksana bana’ der ‘Bana bi baksana! Az önce senin sorumsuzluğun yüzünden bir kadın belini kırıyordu.’
O esnada başka bir şey olur. Sokaktan geçmekte olan başka bir adam gülerek kamyon şoförüne seslenir: ‘Sen de haklısın birader!’
Bu sefer genç kız bu yeni lanetli adama çevirir bakışlarını. ‘Az önceki olaya tanık olanlardan mısınız?’ Yeni adam aynı sırıtık yüzle ‘Hangi olay?’ diye sorar. Ve genç kız bir kez daha ona döner ve ‘bilmeden konuşma Bey Amca’ der. Bey Amca, ne zaman amca olduğunu çözmeye çalışırken genç kız tekrar ana hedefi olan şoföre döner ve ‘bekliyorum’ der.
Yaptığın işteki sorumsuzlukla yüzleşmeni
Küstahlığınla yüzleşmeni
Sonradan görme bu halinle yüzleşmeni
Maçoluğunla yüzleşmeni
İnsanlığınla yüzleşmeni
Vasatlığınla yüzleşmeni
Haksız gururunla yüzleşmeni
Komplekslerinle yüzleşmeni
Bu dünyaya sunduğun çöplüğünle yüzleşmeni
Her şeyi çöpe çeviren halinle yüzleşmeni
Plastik makamınla yüzleşmeni
Yerle ve gökle, dünyevi olanla ve olmayanla, düz ve eğri olanla yüzleşmeni....
‘Bekliyorum, bekliyorum’ der. Genç kızın yüzündeki ifadenin resmi adı sabırdır. Günlük yaşamdaki adıysa bilinç.