RS Servis CEO'su Ünal Ünaldı, ikinci el pazarının hareketlendiği günlerde, şimdiye kadar dikkat çekilmemiş "boya takıntısı" hakkında önemli açıklamalar yaptı. 2000'lerin başı itibariyle ikinci el pazarında ortaya çıkan "boyasız araç" konusunda çok yanlış bir algının oluştuğunu söyleyen Ünaldı, trafikteki araç yaşının 12,8 olduğunu ve boyasız araç bulmanın çok zor olacağına, boyasız araçlara da fahiş fiyat etiketleri konulduğuna değindi. "Ekspertiz firmalarının son 10 yılda piyasada yaygınlaşması ile birlikte ikinci el araçlardaki güven problemi bir nebze olsun aşılmış durumda. Boyalı parça tespiti eskiden ustaların göz kararıyla ve meges kısımlarına dokunarak yapılırdı. Artık boya kalınlık ölçüm cihazlarıyla boya ve vernik kalınlıkları otomobil üreticilerinin boya kalınlığına göre ölçülüyor. Fakat özel ve yetkili servislerde yapılan boya, fabrika boya kalınlığından daha fazla olduğu için boyalı parça deniliyor ve satın alma değeri düşürülüyor, bu çok yanlış bir algı" dedi.
Boyalı araç daha değerli
Ülkemizdeki ikinci el alışkanlıklarıyla Avrupa ve ABD'deki alışkanlıkları karşılaştıran Ünaldı, ortalama 5 yaşındaki bir aracın doğa ve trafik şartları sebebiyle ilk günkü gibi görünemeyeceğini söyledi ve ekledi: "Zaman içerisinde kışın yollara atılan kimyasallar ve tuz ile iyotlu deniz havası ve güneş boyanın en kötü düşmanlarından. Birçok aracın boyası 7 yılın ardından bu sebeplerle paslanır, matlaşır. Paslanmış, matlaşmış, çizikler içindeki bir araca Avrupa'da ya da ABD'de alıcı bulmak çok zorken, bizde tam tersi bu araçlar daha değerli gibi bir algı yaratılıyor. Oysa standartlara uygun şekilde boyanan bir araç yenilenmiş, temizlenmiş olur ve bahsettiğimiz topraklarda daha yüksek ikinci el değerine sahiptir. Bizim gibi yapılan boyaya 2 yıl garanti veren kurumsal firmalar tarafından boyanmış araçları, TSE belgeli, güvenilir ekspertiz firmaları tarafından ekspertizi yapılmış olması şartıyla rahatlıkla satın alabilirsiniz."